En sevdiğiniz iç çamaşırınız sihirli bir şekilde her sabah kalkmadığınız eve göç etmiştir.
Aynısı seçilmiş pantolonlarınız için de geçerli.
Ve çalışmanız için kesinlikle gereken tüm önemli dökümanınız için de.
Eşyalarınızı gittiğiniz her yere yanınızda taşımanız gerekir.
Patronunuzu etkilemenin kolay bir yolu: Çantanızdan kalem yerine yanlışlıkla tanga çıkarmak. 5. Veya bunun yerine, sevdiğiniz her eşyanızdan ikişer adet alırsınız.
Güle güle zor günler için biriktirdiğiniz paralar. 6. Beğenmediğiniz banyo ürünleri ile yıkanmak zorunda kalmak.
Özellikle de sevgiliniz bir erkekse. 7. Sevilmeyen ev arakadaşlarını saymıyoruz bile.
Kendi evinizin kirasını ödemeye devam ederken sevgilinizin evinde çok fazla zaman geçirdiğiniz için suçluluk hissetmek.
İşe gitmek için her gün bir rota belirlemek zorunda kalmak.
Ve kesin işyerinize sizin evinizden daha uzak bir yerde oturuyorlardır.
O değerli uyku saatlerinizi unutun. 11. Senin evine mi gidelim benim evime mi tartışması. Çok tanıdık geldi değil mi?
Başlarda tatlıca başlayıp hızla savaşa dönüşen bir tartışma. 12. Evcil bir hayvan istiyorsunuz ama ona bakmak için yeteri kadar kendi evinize gitmeyeceğinizi biliyorsunuz.
Veya belki birkaç çiçeğiniz öldü.
Buzdolabınızı doldurup sonra da onları tazeyken yeme fırsatını kaçırmak.
Ve bu yüzden istediğinizden daha fazla kere dışarıda yemek veya eve sipariş vermek.
Sevgilinizin evini temizlemek ama kendi evinizin işlerinin aynen duruyor olması.
Ama hepsine değer, çünkü isterseniz gidebileceğiniz sonuçta size özel kendi yeriniz, "eviniz" var.
Ve onunla tekrar görüşene kadar özlem ve heyecan duyabilirsiniz.