Ella Clarke sezaryen sırasında acil bir histerektomi (rahim alma ameliyatı) geçirdi.
Doktorlar tarafından ilaçla uyutuldu ve o sırada kan pıhtıları oluştu.
Pıhtıları fark eden doktorlar organı kesme kararı aldı.
Ella hastanenin komada olduğu süre içerisinde yeterli kontrolleri yapmadığını iddia ediyor.
Doğum yapmak için hastaneye giden sekiz çocuk annesi bir kadın, sezeryandan altı gün sonra uyanıp her iki bacağının da kesildiğini görünce yaşadığı travmayı anlattı.
İngiltere'nin Torquay, Devon bölgesinden 31 yaşındaki Ella Clarke, sezeryan sonrası kendine geldiğini sanarken, doktorlar kendisine beş gün boyunca uyutulduğunu ve bacaklarını kestiklerini açıkladılar.
Ella ve partneri 32 yaşındaki tamirci Ian Ross, Ella'nın tekerlekli sandalyeye mahkum kalmasından sonra gelecekte nelerin beklediği konusunda endişeliler.
"Bebeğimi doğurmak üzere hastaneye gitmek hayatımın en güzel anlarıydı. Ama onun yerine dünyam karardı. Okul görüşmelerine giden, ailesiyle bahçede koşup oyunlar oynayan aktif bir anneydim. Şu anda ise tam tersiyim. Bir daha asla çocuklarımın peşinden koşamayabilir veya yanlarında ayakta duramayabilirim. Hiçbir insan bu deneyimi yaşamamalı, çünkü bu kolaylıkla önlenebilir bir şey."
Ella Torbay ve Güney Devon Ulusal Sağlık Hizmetleri Vakfına karşı yasal yollara başvurmak için bir avukat tuttu.
Her zaman geniş bir aile istediğini söyleyen Ella, şu anda 13 yaşında olan ilk çocuğu Abbie'yi 18 yaşındayken o zamanki çocukluk aşkından yaptı.
İlişki bitince Ella 2005'te şimdiki eşi Ian ile tanıştı. Bir sene sonra çift çıkmaya başladı ve büyük bir aile istediklerine karar verdi.
Sezeryan operasyonu sırasında çok kan kaybeden Ella acil bir histerektomi ameliyatı geçirdi ve beş kere kan verildi, ardından ilaç verilerek suni olarak komaya sokuldu.
Fotoğrafta Ella doğumdan sonra diğer çocukları 7 yaşındaki Heidi, 8 yaşındaki Holy ve 18 aylık Freddie ile beraber görülüyor.
Çift ilişkilerindeki dokuz sene sonunda, 2015'te altı çocuk sahibiydiler. 8 yaşındaki Holly, 7 yaşındaki Heidi, 5 yaşındaki Blossom, 4 yaşındaki Oakley, 3 yaşındaki Izzy ve 2 yaşındaki Freddie.
"Bebek yapma makinesi gibiydim, ama ailemizin büyümesini seviyorduk. Yedi harika çocuğumuz vardı ve birbirine çok bağlı bir aileydik. Ian harika bir baba ve çocuklarına çok düşkün. 2010'da evlenme teklif ettiğinde çok mutlu oldum."
Zaten büyük bir aileye sahip olmalarına rağmen Ella daha fazla çocuk sahibi olmaya karşı değildi.
"Doğum kontrol kullanmayı bırakmaya karar verdik ve hamile kaldım, sonra yine hamile kaldım. Aktif bir anne olmayı ve çocukları yüzmeye, parka ve maceralı doğa yürüyüşlerine götürmeyi çok seviyordum."
2015'te Freddie'nin dünyaya gelmesinden sadece sekiz ay sonra yine hamile kaldı.
"Sabah bulantılarım başladı, gebelik testi yaptım ve pozitif çıktı, 4 haftalık hamileydim. Çok sevindik. Dürüst olmak gerekirse hep böyle devam edebilirdim. Anne olmayı ve çocukların peşinden koşmayı seviyorum. Bu duygu dünyadaki en güzel duygu. İnsanlar bu kadar büyük bir aile kurduğumuz için çılgın olduğumuzu düşünüyorlardı ama biz daha mutlu olamazdık."
Eğer dikkat edilmezse bu durumun doğum sırasında fazla kanamaya yol açıp sorun oluşturabileceğini ve sezeryan gerekebileceğini söylediler.
Ella, hamilelik süresince takip edildi ve doktorlar zamanı geldiğinde sezeryan olmasında karar kıldılar.
"18 yaşımda ilk çocuğumda travmatik bir doğum gerçekleştirdiğim için diğer doğumların hepsini benim tercihimle sezeryan oldu. Ama bu sefer tıbbi nedenlerden dolayı sezeryan olmam gerektiği söylendi. Plesenta previa durumunu yaşadığım ilk doğumdu ama sezeryan konusunda gergin değildim, artık profesyonel olmuştum."
Normal bir hamilelik süreci geçiren Ella, 36. haftada kanama başlayınca Torquay'daki Torbay Hastanesine kaldırıldı.
Doktorlar bebeğin iyi olduğunu ama sezeryan vaktinin geldiğini söylediler.
"Hiç endişe duymuyordum, sadece küçük kızıma kavuşacağım için heyecanlıydım. Ian'la beraber sekiz çocuğumuzla birlikte çıkacağımız tatilin planları yapıyorduk."
2015'in Aralık ayında Winter Rose, 2,86 kilo ağrılığında dünyaya geldi. Ama doğumdan yarım saat sonra Ella çok kan kaybetmeye başladı.
Geçmişte sezeryan geçirmiş kadınlarda yaygın olarak görülen plasenta accreta adındaki komplikasyonun ortaya çıkmasıyla 6 litre kan kaybetti.
Bu durumlarda plasenta, uterus duvarında büyüyor ve önceki sezeryan ameliyatlarından yara kaldığında uterus duvarına yapışıyor. Bu durum kanama riskini yükseltiyor ve hatta diğer organlara da zarar verebiliyor.
Doktorlar plasenta accreta durumlarında annenin hayatını kurtarmak için yapılan acil bir histerektomi ameliyatı yaptı.
Ardından Ella ilaçlarla uyutuldu ve yoğun bakıma alındı. Bu durum kanda pıhtılaşma gibi probelmlere yol açabildiği için prosedürün ardından hastanın 24 saat boyunca her saat kontrol edilmesi gerekiyor.
"Ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Sezeryana alınmıştım ve ardından işler kötüleşmeye başlayınca hemen ilaçlarla uyutulmuştum. Bu durumda bacaklarda kan pıhtısı oluşumu görülmesinin yaygın olduğunu şu an biliyorum, bu yüzden beni her saat kontrol etmeleri gerekiyordu."
Ama Ella, doktorların onu kontrol etmeyi unuttuğunu ve durumun farkına varılmadan önce altı saat geçtiğini iddia ediyor. O noktada, yani durum fark edildiğinde bacaklarındaki damarlar tıkanmış ve kan dolaşımı durmuştu, dizinden aşağısına kan gitmiyordu.
Ella her iki bacaktaki kan dolaşımını tekrar başlaması için hızla ameliyata alındı.
Ama artık çok geçti, dokularından ölümcül olabilecek zehirli toksinler yayılıyordu. Eğer doktorlar hızlı davranmazsa vücudun diğer bölgelerine de yayılabilir ve kalbi durabilirdi.
İşte o noktada doktorlar her iki bacağın da dizden aşağısını kesmeye karar verdiler. Bu karar, Ella'nın hem hayatını kurtaracak hem de sonsuza kadar değiştirecek bir karardı.
Doktorlar durumu Ian'a anlattı. Ian ne kadar şok olmuş ve yıkılmış da olsa doktorlara Ella'nın hayatını kurtarmak için ne gerekiyorsa yapmalarını söyledi.
Sekiz saat süren ameliyatın ardından Ella yoğun bakıma alındı ve beş gün sonra uyandırıldı.
"Uyandığım anı hatırlıyorum. Sezeryandan uyanıyorum sanıyordum. Güzel kızımın bana kucağıma verilmesini bekliyordum. Beş gündür uyutuluyor olduğum hakkında hiçbir fikrim yoktu."
"Ama onun yerine doktorlar bana sezeryanda oluşan komplikasyonlar nedeniyle her iki bacağımın da dizden aşağısını kestiklerini söylediler. O sırada ilacın etkisinde olduğum için durumu tam kavrayamadım. Ama Winter Rose kollarıma verildiğinde kısıtlanmış geleceğim gözlerimin önünden geçti. Yanaklarımdan gözyaşları süzülüyordu ve Ian bana sarılıyordu. O da ağlıyordu. Kafamda dolu soru vardı. Ama küçük kızım getirilip kollarıma verildiğinde hepsi bir anlığına yok oldu."
2016'nın Mart ayında Ella protez bacaklara kavuştu.
"Aktif bir anneyken bir anda tekerlekli sandalyeye bağımlı bir anneye dönmüştüm. Ağlamadan duramıyordum. Beş yaşındaki çocuğum üzerime battaniye serili değilken bana bakamıyordu çünkü korkuyordu."
Ella ve Ian, Torbay Hastanesinden cevaplar istedi ve görüşme ayarlandı.
Çifte hastanenin hatası konusunda bilgi verildi ve özür dilendi.
"Sonunda özür dilenmişti ama beş ay geç kalmışlardı. Bakmam gereken sekiz çocuk var. Bu bizi tahmin edebileceğinizden daha fazla etkiledi. Çocuklarımdan biri her hastaneye gidişimde korkuyor, başka bir organımı daha kaybedeceğimi düşünüyor. Düşüncesiz bir hata bana çok pahalıya mal oldu. Bir daha asla iki ayağımın üzerinde duramayacağım ve bu beni korkutuyor. Kan kaybının risklerini biliyordum ama üç gün donra bacaklarım olmadan uyanacağımı asla beklemiyordum."
Ella, eğer doktorlar kendisini saatlik olarak kontrol etseydi şu anda iyi durumda olacağını ve diğer her anne gibi yeni doğan bebeğiyle oynuyor olabileceğini düşünüyor.
"Ama artık eski halimin bir gölgesi gibiyim, çocuklarım bana sarılmaya korkuyor çünkü bacaklarım onları korkutuyor.
Artık aşağı kattaki oturma odasında yatıyorum ve protez bacaklarla yürümeye alışmaya çalışıyorum ama bu gerçekten zor."
Torbay ve Güney Devon Ulusal Sağlık Hizmetleri Vakfından bir yetkili, bu kondua şunları söyledi:
"Sayın Ella Clarke'ın acısını paylaşıyoruz. Kapsamlı ve ayrıntılı bir soruşturma yürütüyoruz ve şu anda daha fazla açıklama yapmak için uygun bir zaman değil."
2016'nın Mart ayında Ella protez bacaklara kavuştu.
"Aktif bir anneyken bir anda tekerlekli sandalyeye bağımlı bir anneye dönmüştüm. Ağlamadan duramıyordum. Beş yaşındaki çocuğum üzerime battaniye serili değilken bana bakamıyordu çünkü korkuyordu."
Ella ve Ian, Torbay Hastanesinden cevaplar istedi ve görüşme ayarlandı.
Çifte hastanenin hatası konusunda bilgi verildi ve özür dilendi.
"Sonunda özür dilenmişti ama beş ay geç kalmışlardı. Bakmam gereken sekiz çocuk var. Bu bizi tahmin edebileceğinizden daha fazla etkiledi. Çocuklarımdan biri her hastaneye gidişimde korkuyor, başka bir organımı daha kaybedeceğimi düşünüyor. Düşüncesiz bir hata bana çok pahalıya mal oldu. Bir daha asla iki ayağımın üzerinde duramayacağım ve bu beni korkutuyor. Kan kaybının risklerini biliyordum ama üç gün donra bacaklarım olmadan uyanacağımı asla beklemiyordum."
Ella, eğer doktorlar kendisini saatlik olarak kontrol etseydi şu anda iyi durumda olacağını ve diğer her anne gibi yeni doğan bebeğiyle oynuyor olabileceğini düşünüyor.
"Ama artık eski halimin bir gölgesi gibiyim, çocuklarım bana sarılmaya korkuyor çünkü bacaklarım onları korkutuyor.
Artık aşağı kattaki oturma odasında yatıyorum ve protez bacaklarla yürümeye alışmaya çalışıyorum ama bu gerçekten zor."
Torbay ve Güney Devon Ulusal Sağlık Hizmetleri Vakfından bir yetkili, bu konuda şunları söyledi:
"Sayın Ella Clarke'ın acısını paylaşıyoruz. Kapsamlı ve ayrıntılı bir soruşturma yürütüyoruz ve şu anda daha fazla açıklama yapmak için uygun bir zaman değil."
Dünyada doğum yöntemleriyle ilgili son durum nedir?