HABER

Sezer, KKTC için destek istedi

Sezer, KKTC için destek istedi

İSTANBUL (İHA) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, İslam ülkelerinden KKTC için destek isteyerek, "Kıbrıs Türklerinin dünya ile bütünleşmesine olanak tanınmalı" dedi.

Cumhurbaşkanı Sezer, İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) Ekonomik ve Ticaret İşbirliği Daimi Komitesi'nin (İSEDAK) The Marmara Oteli'ndeki 21. toplantısının açılış oturumuna katıldı.

Üye ülkelerin temsilcilerinin katıldığı oturum, Kuran'ı Kerim okunmasıyla başladı. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ile Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Doç. Dr. Abdüllatif Şener'in de hazır bulunduğu toplantıda söz alan Cumhurbaşkanı Sezer, "İslam Konferansı Örgütü üye ülkelerinin ilgi ve desteğiyle İSEDAK, 21 yıldır çalışmalarını kesintisiz sürdürmüştür. Ülkelerimiz arasında ekonomi ve ticaret ilişkilerimizin geliştirilmesi ve dünyadaki ekonomik gelişmelerin değerlendirilmesi açısından önemli bir uluslararası düzlem niteliği kazanmıştır. Ulaşım ve iletişimin geliştiği, karşılıklı etkileşimin hızla arttığı küreselleşen dünyada ülkelerimiz arasında ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi ve işbirliği gereksinimi giderek yoğunlaşmaktadır. Üye ülkelerin İSEDAK çalışmalarıyla ilgili alanlarda etkin ve sonuç alıcı çalışmalar ile uluslararası boyut ve ölçütlerdeki somut tasarıların yaşama geçirilmesi ve güçlü destek vermeleri ortak dileğimizdir" dedi.

Sezer, 2004 yılında reel olarak yüzde 5,1 oranında büyüyen dünya ekonomisinin 2005 yılında da yüzde 4,3 oranında genişleyeceğinin, 2006 yılında bu düzeyi koruyacağının tahmin edildiğini söyledi. 2004 yılında yüzde 10,3 olan dünya mal ve hizmetler ticareti hacmindeki artışın 2005 yılında yüzde 7 olarak gerçekleşeceğinin hesaplandığını ifade eden Sezer, "Dünya ekonomisinde geçen yıl yaşanan önemli gelişmelere koşut olarak, İslam Konferansı Örgütü üyesi ülkelerinin ekonomileri 2004 yılında yüzde 5,7 oranında büyümüştür. Bununla birlikte dünya nüfusunun yüzde 22'sini oluşturan İKÖ üyesi ülkelerin dünya gayrisafi gelirinden aldığı pay yüzde 5, dünya ticaretinden aldığı pay ise yalnızca yüzde 8'dir. Bu veriler dünya ekonomisindeki genişlemeden İKÖ ülkelerinin daha yüksek pay alabilmesi ve daha ileri gönenç düzeyine ulaşması için işbirliğini yoğunlaştırmak ve etkinleştirmek zorunda olduğunu açıkça göstermektedir. Bir İSEDAK tasarısı olan 'İKÖ üyesi ülkeler tercihli ticaret sistemi çerçeve anlaşması' kapsamında ticaret müzakereleri birinci turu Türkiye'nin ev sahipliğinde Antalya'da başarıyla gerçekleştirilerek tercihli tarife protokolü hazırlanmasını mutlulukla karşılıyor ve bu İSEDAK toplantısında söz konusu protokolün ilgili taraflarca imzalanmasını bekliyoruz" diye konuştu.

"TURİZMİN ÖNEMİ GİDEREK ARTIYOR"

Cumhurbaşkanı Sezer, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ekonomik gönenç arayışlarında turizm kesiminin önemi giderek artmaktadır. 1950'li yıllarda tüm dünyada yılda 25 milyon olan turist sayısı, günümüzde 716 milyona yükselmiştir. Dünyada turizmden elde edilen gelir ise, yıllık 536 milyar dolara ulaşmıştır. Turizm kesimi 207 milyon kişiye iş sağlamakta ve bu sayı dünya istihdamının yüzde 8'ini oluşturmaktadır. İKÖ üye ülkelerinin dünyadaki turizm pazarlarından yalnızca yüzde 6 oranında pay alması yeterli değildir. 21. İSEDAK toplantısında İKÖ üyesi ülkeler arasında ekonomik işbirliğinin artırılmasında turizmin rolü konusunun ayrı bir gündem maddesi altında tartışılacak olmasını anlamlı ve yerinde buluyorum."
Konuşmasında açlık sıkıntısına dikkat çeken Sezer, "Bugün 1 milyarı aşkın kişiyi pençesine almış olan yoksullukla savaş her türlü çabayı göstermek, önümüzdeki en zorlu sınavlardan biridir. Uluslararası toplum olarak günlük geliri 1 doların altında ve açlık tehlikesiyle karşı karşıya bulunan dünya nüfusunu 2015 yılına kadar yarıya indirmek öncelikli hedefimizdir. Kalkınmaya ve yoksulluğun ortadan kaldırılmasına elverişli bir ortamın hem ulusal hem de küresel düzeyde yaratılması için kararlılık göstermeli, kalkınma ve yoksullukla savaşım hedefleri doğrultusunda özel kesim ve sivil toplum kuruluşlarıyla güçlü ortaklıklar geliştirmeliyiz. Bu amaçlara ulaşmak için evrensel değerlerle uyumlu, demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları, iyi yönetişim, saydamlık, hesap verme yükümlülüğü, kadın-erkek eşitliği, şiddetin kabul edilmezliği gibi ilkeleri temel alan, daha iyi ve özgürce işleyen siyasal ve ekonomik yapıları oluşturmak önemli görevlerimiz arasındadır" açıklamasında bulundu.

Sezer, İKÖ üye ülkeleri borsaları arası işbirliğinin önemini vurgulayarak, "Geçen yıl aralık ayında başta Endonezya olmak üzere bölge ülkelerini sarsan depremin yaraları henüz sarılmadan, dost ve kardeş ülke Pakistan'da meydana gelen ve büyük can kaybına yol açan deprem yıkımı hepimizi derinden üzmüştür. Pakistan halkına bir kez daha başsağlığı dilemek istiyorum. Pakistan halkının bu zor gününde, her zamankinden çok desteğe ihtiyacı bulunmaktadır" diyerek, üye ülkeleri Pakistan'a yardıma çağırdı.

Cumhurbaşkanı Sezer, Türkiye'nin 3 Ekim'de AB'ye üyelik görüşmelerine başladığını, bu gelişmenin İslam dünyasında ilgiyle izlendiğini ve olumlu karşılandığını söyledi. Türkiye'nin AB'deki konumunun, İKÖ üyesi ülkelerin AB ile ilişkileri yönünden olumlu katkılar sağlayacağını belirten Sezer, "AB ile bütünleşme yolundaki Türkiye'nin İKÖ üyesi ülkelerle olan derin tarihsel ve kültürel bağları, bu dönemde yükselerek sürecektir. Türkiye'nin üyeliğinin AB'nin kültürel çeşitliliği, hoşgörü ve işbirliği yaklaşımını güçlendireceğini düşünüyoruz. İKÖ 2004 yılında İstanbul ve New York'ta, 2005 yılında ise Sanaa'da Müslüman Kıbrıs Türk halkına uygulanan yalıtıma son verilmesi için güçlü çağrılarda bulunmuştur. Son olarak 24 Eylül 2005 tarihinde New York'ta düzenlenen İKÖ dışişleri bakanları yıllık koordinasyon toplantısında örgütün bu konudaki kararlı tutumu bir kez daha ortaya konulmuştur. Örgütün uluslararası toplum önündeki saygınlığının ve inandırıcılığının korunabilmesi yönünden üye ülkelerin bu kararları uygulama yönünden somut adımlar atmalarını bekliyoruz" dedi.

KKTC İÇİN DESTEK İSTEDİ

Sezer, İslam ülkelerinden KKTC için destek isteyerek, "24 Nisan 2004'te yapılan halk oylamalarında barış ve uzlaşma için olumlu oy vermiş olan Kıbrıs Türk halkının süre gelen yalıtılmışlığına artık son verilmelidir. Kıbrıs Türklerinin dünya ile bütünleşmesine olanak tanınmalı, mali ve siyasal yönden kendilerine yardımcı olunmalıdır. Doğrudan ulaşım, ticaret, yatırım, turizm, kültür ve spor temasları başta olmak üzere her alanda ilişkiler geliştirilmelidir. Bölgesel ve uluslararası barış için öncelik taşıyan konuların başında Orta Doğu dengelerinin vazgeçilmez öğesi olan Irak'taki durum gelmektedir. Köklü bir tarihsel dönüşüm geçirmekte olan Irak'ta bugün yaşanmakta olan acı ve sıkıntıları yürekten paylaşıyoruz. Irak'ta en kısa zamanda ulusal birlik ve bütünlüğü koruyacak, ülkede hukukun üstünlüğünü sağlayacak, ülke varlıklarının hakça paylaşımını gerçekleştirecek, kendi halkı ve uluslararası toplumla barışık bir yönetim kurulmasını bekliyoruz" diye konuştu.
Irak halkının tüm kesimleriyle temas halinde olduklarını anlatan Sezer, Irak halkına siyasal sürece etkin biçimde katılmaları ve oy kullanmaları yönünde çağrıda bulundu. Irak'ta tüm kesimleri içerecek geniş tabanlı ve yaşayabilir bir uzlaşı temelinde çoğulcu, demokratik ve insan haklarına saygılı bir anayasal düzen kurulmasının Türkiye'nin en içten dileği olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Sezer, sözlerini şöyle tamamladı:

"İçinde bulunduğumuz yıl, önce şubat ayında İsrail ve Filistin ulusal yönetimi arasında ateşkes ilan edilmesi, eylül ayında ise İsrail'in Gazze Şeridi'nden ve Batı Şeria'nın bir bölümünden çekilmesinin tamamlanması, İsrail-Filistin uyuşmazlığının çözümü yolundaki umutları canlandırmıştır. Bölgemizde hakça kalıcı ve kapsamlı bir barışın sağlanabilmesi için İsrail-Filistin uyuşmazlığının BM Güvenlik Konseyi'nin 242-338 ve 1397 sayılı kararları temelinde çözümlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. 1397 sayılı karara yanslıyan İsrail ve Filistin'in güvenli ve tanınmış sınırlar içinde yan yana yaşamalarının sağlanması ereğine bağlı kalınması önem taşımaktadır. Bu bağlamda dörtlü grubun ortaya koymuş bulunduğu yol haritası doğrultusunda görüşmelerin yeniden başlatılmasına öncelik verilmelidir. İçinde bulunduğumuz aşamada başta İKÖ üye ülkeleri olmak üzere tüm uluslararası toplumun Filistin reformlarına, Filistin halkının yaşam koşullarının iyileştirilmesine ve Filistin ekonomisinin canlandırılmasına destek vermesi ivedi bir gereksinimdir. Türkiye bu doğrultuda sağlaya geldiği katkılarını kurumsallaştırılmış bir çerçevede sürdürecektir. Aralık ayında Suudi Arabistan'ın ev sahipliğinde Mekke'de İKÖ olağanüstü doruk toplantısı yapılacaktır."

En Çok Aranan Haberler