Tüm dünyada artan fosil yakıt kullanımının atmosferdeki karbondioksit miktarını son 50 yılda yaklaşık 2 katına çıkardığını ve yerkürede sıcaklığı arttırdığını kaydeden Doç. Dr. Cihad Dündar, bozulan çevre ve iklim şartları ile ozon tabakasındaki incelmenin de sıcaklıkları arttırdığını belirtti. Dündar, "Her geçen yaz geçmişe göre biraz daha sıcak, kurak ve öldürücü olmaktadır. Bu son derece vahim bir durumdur. İnsanlarımız dikkatli olmalıdır" dedi.
Sıcaklığın ne denli hızlı arttığını buzul çağından sıcak çağa geçiş arasındaki ısı farkıyla, sıcak çağa geçtikten sonra artan ısıyı karşılaştıran Dündar, "Buzul çağından sıcak çağa geçişte 4 derece fark olmuş. Fakat sıcak çağa geçildikten sonra yerküre ısısı 0.5 derece artış göstermiştir. Devam ederse buzullar eriyecek ve yeryüzünün tamamı 1.5 metre suyla kaplanacak. Artan sıcaklardan ve haliyle sıcak çarpmalarından kurtulmanın yolu devletlerin kafa kafaya verip fosil yakıtlardan uzaklaşması, su, rüzgar gibi alternatif enerji kaynaklarına yönelmesi olacaktır. İnsanoğlu, bırakın bunu yapmayı tabiatın akciğerleri olan ormanları da yokederek kendi sonunu hazırlamaktadır" diye konuştu.
Bugün gelinen noktada dünyanın sular altında kalmaması için insanoğlunun arayış içinde olduğunu ifade eden Dündar, "Şu anda yapmamız gereken ise çarpıcı sıcaklara çarpılmaktan korunmaktır. Her birey önlemini almalıdır" uyarısında bulundu.
ACİL TANI VE TEDAVİ ŞART
Sıcak çarpmasının; vücut sıcaklığının hızlı bir şekilde 40 derecenin üzerine çıkmasıyla, dalgınlık, oryantasyon bozukluğu, bazen komaya kadar gidebilen tıbbi acil bir durum olduğunu vurgulayan Dündar, "Belirtisi ise kişinin cildinin sıcak ve kuru olmasıdır. Kişinin hayatının devamı hızlı bir şekilde tanı konulup tedavi edilmesine bağlıdır. Genellikle beyin hasarına bağlı ölümle sonuçlanır. Hastalarda ilk belirti güçsüzlük, dalgınlık ve sersemlikle başlar. Özellikle yaşlılar vücut direncinin düşüklüğü nedeniyle daha çabuk ve sık etkilenirler. En fazla risk altında olanlar da kronik kalp-damar ve akciger hastaları, akıl yetmezliği veya parkinsonu olanlardır. Bunun dışında; sosyal izolasyon altındakiler, alkol kullananlar, antidepresan, antiallerjik ve çoklu ilaç kullananlar sıcaklardan çabuk etkilenir" şeklinde konuştu.
Sıcak çarpmasından korunmak için sıcak havalarda mümkün olduğunca güneş altında kalınmaması gerektiğine işaret eden Dündar, zorunlu olmadıkça sokağa çıkılmamasını ve ev veya işyerinin sürekli havalandırılmasını istedi. Dündar, "Mümkünse klima kullanmak, sıvı kaybını azaltmak için su, meyve suyu, soda gibi sıvı içecekler almak, sokağa çıkıldığında teri emebilen pamuklu açık renkli giysiler giymek, şemsiye veya geniş kenarlı şapka kullanmak, aşırı efor gerektiren sporlardan, uzun yürüyüşlerden kaçınmak ve sık sık dinlenmek için ara vermek faydalı olur" dedi.
Yaz mevsimlerinde özellikle yaşlı bireylere daha çok özen gösterilmesi gerektiğine de dikkat çeken Dündar, "Kronik hastalığı olanlar, sıcaktan çabuk etkilenenler ve yaşlı bireylerle diğer aile fertleri biraz daha fazla ilgilenmeli. Bu kişilerin genel durumunda bir bozulma hissedildiğinde en yakın sağlık kurumuna götürülmeleri faydalı olur. Ayrıca, sıcak çarptığında; birey sıcaktan alınıp serin ve gölgeli bir yere taşınmalı. Elbiseleri çıkarılıp ıslak bir bezle vücudu silinmeli, Başına soğuk kompres uygulanmalı, ateşi düşürülmeye çalışılmalı. Devam ederse sağlık kuruluşuna başvurulmalı. Bu arada, konunun ihmale gelmeyeceği asla unutulmamalı. Zira; sıcak çarpmasından geçen yıl Fransa'da 65 yaş üstü 4 bin 500 kişi hayatını kaybetti" diye konuştu.