RTÜK'ün talebi üzerine Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği (Türk PDR-DER) tarafından hazırlanan rapora göre, aile, kadın ve şiddet eksenli
programlar, çocuk ve gençlerin ruh sağlığını ve gelişimlerini olumsuz yönde etkileyebiliyor.
RTÜK'ün "Televizyon Programlarındaki Şiddet İçeriğinin, Müstehcenliğin ve Mahremiyet İhlallerinin İzleyicilerin Ruh Sağlığı Üzerindeki Etkileri" başlıklı kitapta yer alan rapora göre, aile ve kadın eksenli programlarda toplumun yoksulluk durumunun ve duygularının kötüye kullanıldığı, aile içi olumsuz ilişkilerin teşhir edilerek çocukların ve gençlerin ruh sağlığının olumsuz etkilenmesine neden olunduğu belirtiliyor.
Bu tür programlarda kadının küçük düşürüldüğü, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin körüklendiği ifade edilen raporda, bu yayınlar nedeniyle kız çocuklarında karşı cinse ilişkin olumsuz bir tutumun gelişebileceği, bu tutumun da gençlerin gelecekte kuracakları aile ilişkilerini olumsuz etkileyebileceği kaydediliyor.
Raporda, sözü edilen programlarda aile içi olumsuzlukların açıkça ortaya konulması sonucunda, çocuk ve gençlerin kendi öz anne-babalarına olan temel güven
duygularının sarsılabileceği uyarısında bulunuldu.
Raporda, şiddet eksenli programlarda çocuk ve gençlere olumsuz rol modelleri sunulduğu, bunun toplumda ve özellikle okullarda şiddet olaylarının artmasında
etkili olabileceği belirtiliyor.
Raporun, sonuç kısmında şiddet eksenli programların, çocuk ve gençlerin kimlik gelişimlerini olumsuz etkileyebileceği değerlendirilmesi yapılıyor.