Sigorta sektörü, gücünü artırıp tüketici adedini artırmayı öngörüyor. Bu minvalde 2023 hedefleri belirleyen sektör, prim üretimini de 6-7 kat artırmayı amaçlıyor.
Hazine Müsteşarlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği (TSRŞB) ile Sigortacılık Eğitim Merkezi (SEGEM) tarafından organize edilen Ulusal Sigorta Sempozyumu başladı. 'Sigorta Sektörünün Dünü, Bugünü, 2023 Hedef ve Beklentileri' temalı sempozyumun açılışına Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Dr. Ahmet Genç, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Ender Yorgancılar ve TSRŞB Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Su katıldı.
Sempozyumda söz alan Mustafa Su, Türkiye'nin sigortada arzu edilen yere gelemediğinden yakındı. Su, "Türkiye ekonomisi dünyaya bakıldığında 16-17'nci sırada fakat sigorta sektörümüz 37'nci sırada. Bunun temelinde sigorta bilincinin tam olarak oturtulamaması yatıyor. Bireyin eğitim alabilmesine imkân tanıyan kurumlar, aile ve okuldur. Okulda sigorta müfredata dâhil edilmediğinden, anne ve babalar duyarlı olmadığından sigortayı öğrenme tesadüflere bağlı kalmaktadır. Artık geleceğini sigorta ile teminat altına almak toplumu oluşturan tüm bireylerin en temel hakkıdır. Bu anlamda eğitim alanına odaklanmak, küçük bir müdahalede bulunmak yeterlidir." dedi.
Sigorta sektörünün 2023 için büyük hedefler belirlediğini bildiren Su, şunları kaydetti:
"2023 yolunda sigorta sektörünün tüm tarafları olarak birbirimizi rakip değil ortak olarak göreceğiz. Bu bağlamda sigorta sistemi ile ilgili reformları hayata geçirmeliyiz. Hizmeti veren ve alan bakımından sistemi basit hale getirmeli, tüketicye daha yakın olmalı, sektöre girişi kolay kılmalıyız. Rekabeti zedelemeden ilke ve kurallar oluşturmalıyız. TSRŞB yönetimi olarak en büyük arzumuz sigorta prim üretiminin Gayri Safi Milli Hâsıla’ya oranının gelişmiş ülkeler seviyesinde olması, bu olamıyorsa yaklaşmasıdır. Bizlerin görevi, şartları hedefleri yakalamada yönünde değiştirmektir. Burada kamu otoritesinin yanımızda yer alacağı, sektöre omuz vereceği kanaatindeyiz. "
Ulusal Sigorta Sempozyumu çerçevesinde yapılan basın toplantısında gazetecilerin 2023 hedefi ile ilgili sorularını da cevaplayan Mustafa Su, "Burada mevzuatın yanında Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ve hayat dışı branşı ele alınıyor. Anılan fasıllar halledilirse şu an yapılan üretimin 6-7 katını öngörüyoruz. Diğer yandan dünya ortalamasını yakalamak için prim tabanında 5-6 kat daha fazla prim üretmemiz gerekiyor. Dünya ortalamasına geldiğimiz takdirde şu an 8 milyar dolar ise zannediyorum o zaman 50 milyar dolar üretebiliriz." ifadelerini kullandı.
Aynı basın toplantısında sigorta sektörünün görünümü sorulan Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Dr. Ahmet Genç ise "Sektörde daha alınacak aşama çok. Gelinen aşamada OECD ülkelerinde primlerin Gayri Safi Milli Hâsıla’ya oranı yüzde 8. Bu oran gelişmekte olan ülkelerde yüzde 2,2 iken Türkiye'de yüzde 1,3. " açıklamalarında bulundu.
YORGANCI: SİGORTA SEKTÖRÜNÜN ÖNÜNDE ÖNEMLİ FIRSATLAR VAR
Sigortacılardan büyük ilgi gören Ulusal Sigorta Sempozyumu’nda ekonomiyi değerlendiren TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Ender Yorgancılar, Türkiye’nin son senelerde milli geliri ve ihracatını önemli oranda artırdığını vurguladı.
Avrupa'nın 2008'den bu yana büyük bir buhranla karşı karşıya olduğuna işaret eden Ender Yorgancılar, "Ortadoğu ülkelerinde de siyasi çalkantılar görülüyor. Hakikaten ateş çemberinde yüzde 8,5 büyüdük. Bu büyümenin kaynağı özel sektörün yatırım ve harcamaları oldu. Avrupa'da bunalımdan beri 5 milyon istihdam kaybı olurken Türkiye’de 3 milyon eleman alımı yapıldı. Şu an Avrupa'nın önemli ekonomilerindeniz. İtalya ve Çin arasında en fazla üretim ve ihracat yapan ülke konumundayız. Ürettiğimiz mallar İngiltere Kraliyet Sarayı'nda dahi kullanılıyor. Toyota'nın otomobilleri en az hata ile Türkiye'de üretiliyor. Bu kalite ile 200 ülkeye 20 bin tür ürünü ihraç eder haldeyiz." dedi.
Türkiye'nin hem bölgesinde hem dünyada önemli bir konuma geldiğini belirten Yorgancılar, şöyle devam etti:
"Artık ülke olarak daha büyük hedeflerimiz var. 2023'te dünyada ilk 10 ekonomiden biri olma ihracatı 500 milyar dolara çıkarma öngörülerimiz. Kuşku yok en çok ticaret yapan, en çok gelir elde eden, en çok alıp satan ülkeler sigortacılık sektörü ilerliyor. Çünkü risk alıyorlar. Riskin olduğu yerde gelir vardır, riskin olmadığı yerde gelir yoktur. Tabii üretici ya da tüketici ya da tüccar tek başlarına risk almaları mümkün değil. Sigortacılık burada devreye giriyor. Bireylerin riskini paylaşıyor. Risk baskısını aşağı çekiyor. Ticaret hayatının devamına imkân tanıyor. Sigorta sektörü kara değil riske ortak.
Sigortacılık sektörünün olmadığı yerde risk daha az olur. Çünkü daha az üretim ve satım vardır. Son tahlilde hedefimiz ilk 10 ülkeden biri olmak; onun ile sigorta sektörünü süratle büyütmeliyiz. 15 sene içinde sektörlerimiz en az 2 kat büyüyecek. Tabii sigorta ihtiyaçları da artacak. Burada önemli olan sektörün nerede, ne şekilde ve hangi sorumluluklarla rol alacağıdır. Önümüzde çok önemli bir alan, çok önemli bir fırsat var. Bu sektör toplumun tüm kesimleri için mühim."
Yorgancılar, Türkiye'nin deprem hattında bulunduğundan buna mukabil sigorta sistemini güçlendiremediklerinden söz ederken; "DASK'ta sigortalı oranı yüzde 20. Bu alana hemen yönelmeliyiz. 6 ay evvel Van depremi oldu, sonrasında manzara aynı. İnsanlar mağdur çünkü deprem sigortasında arzu edilen yere gelemedik. " diye dert yandı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz