Şike Davasında Dosya Mütalaa Için Savcılığa Gönderildi

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 6 sanığın yeniden yargılandığı dava ile haklarındaki hükümler Yargıtay tarafından bozulan 31 sanığın yargılandığı dava dosyalarının birleştirilmesiyle "Futbolda şike" davası tek dosya üzerinden görülmesine devam ediliyor. İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Saat 10.00'da başlayan duruşmaya tutuksuz sanıklar Serdal Adalı, Tayfur Havutçu, Haldun Şelman, Bülent Uygun, Ahmet Çelebi katılırken, Aziz Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu diğer 29 tutuksuz sanık katılmadı.

BİLİRKİŞİ: TFF ÖZEL HUKUKA SAHİP ÖZERK BİR KURUM
Mahkeme Başkanı Ahmet Civelek, şike iddiasına konu olan maçlarla ilgili gözlemci, hakem ve temsilci raporları ile TFF'nin resmi kurum olup olmadığı hakkında uzman hukukçu bilirkişi raporunun da mahkemeye ulaştığını açıkladı. Rapora göre, Prof Dr. M. Refik Korkusuz tarafından 25 Mayıs 2015 tarihinde mahkemeye gönderilen rapora göre, Türkiye Futbol Federasyonu'nun, resmi kurum olmadığı, özel hukuka sahip özerk bir kurum olduğu belirtildi.

TANIKLAR ÇOĞU GELMEDİ
Tanık olarak çağrılan Göksel Gümüşdağ, Lütfi Arıboğan, Abdullah Avcı, Ali Parlak ve Pınar Tapan, duruşmaya katılmadı. Dönemin Beşiktaş Kulübü yöneticilerinden Cengiz Zülfikaroğlu ise tanık olarak duruşmaya geldi. İlk olarak Zülfikaroğlu'nun ifadesi alındı.

ZÜLFİKAROĞLU: "BEŞİKTAŞ KESİNLİKLE ŞİKEYE TEVESSÜL ETMEDİ"
Beşiktaş'ın o dönem İstanbul Büyükşehir Belediyespor'da oynayan İbrahim Akın'la şike anlaşması yaptığı iddiası üzerine tanıklık yapan Cengiz Zülfikaroğlu, "Teknik direktörümüz Tayfur Havutçu Nisan 2011'de yerli oyuncu eksikliğinden bahsetti. Transfer listemizde İbrahim Akın ve Samsun'dan Kemal vardı. Önce Almanya'daki oyunculara baktık. Bu arada Bursa'ya gittik. Gazetelerde İbrahim Akın ile Galatasaray'ın ilgilendiği haberleri çıktı. Biz de menajerinin kim olduğunu araştırdık ve ulaştık. Menajer Yusuf Turanlı, tatile çıkacağını ve Bursa'da görüşebileceğini söyledi. Beşiktaş'ın kamp yaptığı otelde 10 dakika görüştük. Görüşmede ben ve Serdal Adalı vardı. Adalı, menajere ancak Holosko'nun takasıyla Akın'ı alabileceklerini söyledi. Asıl istediğimiz oyuncu Samsunlu Kemal'di. Menajer buna yardımcı olabileceğini de söyledi. Adalı, Akın için para konuşmadı, önce kulübün takasa razı olup olmayacağını öğrenmeleri gerektiğini söyledi. Yusuf Turanlı ile hiç para konuşmadık. Zaten bir transfer görüşmesi değildi, bilgi alma amaçlıydı. Görüşmeler, sezon bitiminden 1.5 ay önce falandı, yani İstanbul Büyükşehir Belediyespor ile kupa finalinde ile rakip olacağımız daha belli değildi. Kupa finaliyle ilgili de menajerle hiç konuşma olmadı" diye konuştu. Bu görüşmelerde kesinleşen bir durum söz konusu olmadığı için Başkan Yıldırım Demirören'e bilgi vermediklerini anlatan Zülfikaroğlu, bir avukatın "O dönem Beşiktaş'ın şikeye ihtiyacı var mıydı? sorusu üzerine "Beşiktaş kesinlikle şikeye tevessül etmedi" şeklinde konuştu.

BÜLENT UYGUN: AYRILDIĞIM EŞİMİN İFTİRA İÇERİKLİ MESAJLARINI DAHİ DELİL OLALARAK KULLANDILAR
Cengiz Zülfikaroğlu'nun ardından, sanıklardan Bülent Uygun ifade verdi. Uygun, ifadesinde Türkiye'nin başarılı yeni jenerasyon hocalarından biri olduğunu belirterek, dönemin Buca'daki emniyet müdürünün kendisine kumpas kurduğunu ileri sürdü. Uygun, "Buca'daki emniyet müdürü, gözaltına alınan menajerlere 'İstediğim ifadeyi ver 2.5 milyon tazminat alırsınız' demiş. Ben de bunu duyunca telefonda birilerini arayıp biraz salladım. Meğer telefonlarım dinleniyormuş. Ayrıldığım eşimin iftira içerikli mesajlarını dahi delil olalarak kullandılar. Kamuoyunda itibarsızlaştırdılar. 8 ay içeride yattım" diye konuştu.

BÜLENT UYGUN: "AZİZ YILDIRIM'I SEVMEM..."
Teşvik iddialarını reddeden Uygun, Eskişehir teknik direktörüyken Ali Kıratlı'nın kendisine Trabzon'dan Eskişehirli oyunculara 1,5 milyon dolar teşvik parası geleceği yönünde söylentiler olduğunu söylediğini anlattı. Teşvik primi gelmesi durumunda ya kaptana, ya da Trabzonlu olan oyunculara gelebileceğini söylediğini belirten Uygun, “Bu olayda teşvik primini engellemeye çalışmamı şike gibi gösterdiler" diye konuştu. Sedat Peker ile de yargılandığını ve bundan onur duyduğunu ifade eden Uygun, Aziz Yıldırım'la da yargılandığını ancak kendisini Fenerbahçe’ye teknik direktör olarak layık görmediği için sevmediğini söyledi. Sivasspor'u çalıştırdığı dönemde şampiyonluğa oynadıklarını belirten Uygun, “Şike yapacak olsam Sivas'ı şampiyon etmek için yapardım" diye konuştu.
Uygun, şike yapıldığı iddia edilen Sivas-FB maçı öncesi kimseyle görüşmediğini de ifade etti. Savunmasının ardından Trabzonspor avukatı Uygun'a, iddia edilen teşvik parasının Trabzonlu oyunculara gelebileceğini söylediğini hatırlatarak o dönemde Sivasspor'da Trabzonlu oyuncu olup olmadığını sordu. Uygun, Batuhan Karadeniz'in oralı olduğunu daha sonra da Trabzonspor'a transfer olduğunu belirtti. Bunun üzerine Trabzonspor avukatı, Batuhan Karadeniz'in İstanbullu olduğunu, babasının da Beşiktaş'ın eski kalecisi olduğunu kaydetti. Uygun da “Bir görüşmemizde babası Trabzonlu olduğunu söyledi. Oğlunun özel hayatıyla ilgili taleplerde bulundu. Kimlik bilgilerini soramam" dedi. Daha sonra avukatların beyanları alındı. Sanık İskender Alın'ın avukatı Ali Rıza Dizdar, Mahkeme başkanına gözlemci raporlarını bilirkişiye göndermemesini bu konuda mahkemenin inceleme yapıp karar vermesini istedi.

KARAR: TANIKLAR ZORLA GETİRİLECEK
Duruşmada daha sonra avukatlar taleplerini söyledi. Taleplerin ardından mahkeme ara kararlarını açıkladı. Sanıklar ile aileleri ve avukatlarıyla yaptıkları görüşme kayıtlarının dosyadan çıkarılmasına karar veren mahkeme heyeti, davetiyeye rağmen tanık olarak gelmeyen Göksel Gümüşdağ, Abdullah Avcı, Ali Parlak, Lütfi Arıboğan hakkında zorla getirilmelerine karar verdi. Mütalaa hazırlaması için dosyayı savcıya gönderen mahkeme, Şike iddiasına konu olan maçlarla ilgili gözlemci, hakem ve temsilci raporlarının bilirkişi tarafından incelenmesi talebini ise reddeti. Duruşma erteledi.