Yıldırım’ın açıklamasından satırbaşları şöyle:
“Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nda bekleyen karar, seçimlerden sonra uygulamaya kondu ve İstanbul Başsavcılığı’na gönderildi. Kanunda yapılan değişiklikler nedeniyle hangi mahkemelerin bakacağı tespit edilemediği için, buradaki Adalet Komisyonu HSYK’ya sordu.
-Bizim iki talebimiz var; birincisi infazın durdurulması, diğeri de yeniden adil bir yargılama yapılması. Bunun için mahkemenin belirlenmesi gerekiyor. Ankara’dan cevap bekleniyor. İkinci bir dava da Anayasa Mahkemesi’nde devam ediyor. Beklentimiz, kısa bir zaman içinde bir karar vermesi.
-3 Temmuz’dan bugüne kadar ne söylediysem, bunların gerçekleştiğini Türkiye’deki herkes görüyor. ‘Bu bir siyasi davadır, şike davası değildir’ dedik. Kanun bile bizim tapelere göre hazırlanmıştı. Kanuna göre düşünce bile suçtu.
-Aynı hadiseleri 17 ve 25 Aralık’ta Türkiye yaşamıştır. İnsanların tapelerle suçlanamayacağı yönünde kanun çıkarılmıştır. 3 Temmuz’da Özel Yetkili Mahkemeler’de yargılananlar, sadece Fenerbahçe değil, Ergenekon, Balyoz, Oda TV, KCK, Casusluk Davası, Cüppeli Ahmet davasında yargılananlar tapelerle suçlanmıştır.
-Yargıtay, tapeleri delil kabul etmiş ve 25 Aralık’tan sonra çıkan kanunu dikkate almayarak, benim ve arkadaşlarımızın bazılarının suçlu olduğuna dair karar vermiştir. Şunu bilin; biz haklıyız, şike yapmadık. Yapsak da bunu memnuniyetle, açıkça söylerim, korkmam. Çünkü Fenerbahçe’ye hizmet için yapmışımdır.
Türkiye’de suç değildi
-O tarihte de şike ve teşvik Türkiye’de suç değildi. CAS davasında bile Gençlerbirliği-Fenerbahçe maçı teşvik olarak geçmektedir. O tarihte Türkiye’de şike ve teşvik yok. Polis fezlekelerine göre bu suç olduğu için UEFA, Tahkim Kurulu, Disiplin Kurulu ve CAS bu maçı kabul etmektedir.
-CAS’ın kararı açıklandığında Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu, ben olayım olmayayım, gerekeni yapacaktır. Avrupa’ya gitme ümidimiz vardır. ‘Gideceğiz’ demiyorum ama böyle bir ümidimiz vardır.
-Benim durumuma göre, arkadaşlarıma, ‘Şu şöyle yapsın, bu böyle yapsın demem’ dedim. Fenerbahçe’nin tüzüğü var, orada ne yazıyorsa onu yerine getirmelerini rica ettim. ‘Şu başkan olsun, bu şöyle olsun’ diye karışmam.
-Herkes Fenerbahçe’de babadan oğula bir şey geçeceğini zannediyor ama bu böyle değildir. Önümüzdeki süreçte 4. yıldızı takıp bırakmış bir başkan olmayı arzu ederim.”
-Üniversiteye müracaatımızı yaptık. Forma reklam görüşmelerimiz devam ediyor. Türk Telekom ile anlaşmamız sona erdi. Reklam alma arayışlarımız devam ediyor. Bazıları bize uygun gelmiyor. Bazıları da her şeyde olduğu gibi önlenmeye çalışılıyor ve önleniyor. Baskılarla önleniyor açık ve net. YÖK’e gidiyor müracaat ediyorsunuz, şartların hepsini yerini getirmeye çalışıyorsunuz, getiriyorsunuz, eksikleri tamamlıyorsunuz. Maalesef baskılarla oluşmuyor. Ne dediğimi anlıyorsunuz. Açıkça söylemiyorum davalar devam ediyor.