Davaya bakan İstanbul Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından talep edilmesi üzerine hazırlanan bilirkişi raporu mankemeye ulaştı. Üç kişilik heyet tarafından hazırlanarak mahkemeye gönderilen raporda, "Oldukça fazla olan hatanın bir araya gelmesiyle geminin o güne kadar batmamış olması mucizedir" denildi.
Şile açıklarında 1 Kasım 2017'de batan gemiye gereğinden fazla yükleme yapıldığı bilgisine yer verilen raporda, "Gemiye fazladan yükleme yapılmıştır. Batacak olması kaçınılmazdı. Gemi, yaşı ve kondüsyon açısından hilesiz, doğru işlemlerden geçmiş olsaydı ani batma ve ölümlere neden olmazdı. 7 kişilik listeyle kalkan gemide 9 kişinin olduğu tespit edildi" ifadeleri yer aldı.
Gemide kaptan ve tecrübeli denizcinin olmadığı belirtilen raporda, "Tecrübeli denizciler olmuş olsaydı filikayla karadan sadece 7 mil uzaklıkta olan gemiden kurtulmaya teşebbüs edebilirlerdi. Ancak yetkin kimsenin olmaması, geminin kaptansız olması, 02.00-03.00 sıralarında herkesin derin uykuda olması dolayısı ile teşebbüs dahi edilememiştir. İş işten geçmişti. Gemi işletmecisini yanı sıra liman iradeleri de olan biteni görmedi veya görmek istemedi. 7 ölü 2 canın kaybın oluşmasına çanak tuttu" denildi.
Raporda, "Kaptan 29 seferde de görevinin başında yoktu. Hukuk dışı ehliyet kullanma, kiralama işine göz yummanın faydası olmadığı gibi benzer kaza ve ölümlerin önüne de bir an önce geçilmelidir. Açık seçik görev ihmali vardır. M/V Bilal Bal gemisinin 4 aylık Türkiye limanları arasında yapmış olduğu seferlerdeki Overload yükleme, eksik personel, yük konusundaki dikkatsizlik ve gemi her ne kadar eski, bakımsız olsa da eğer kontrol mekanizması iyi çalıştırılsaydı 7 ölü 2 kayıplı müessif kazanın meydana gelmesi kolayca olmaz, elim kaza sonrası bir çok aile geçim derdi, babasız evlat yetişmesine maruz kalmazdı. Bu durumda her tarafıyla hatalarla dolu olaylar yaşamamış ve ülke insanın ölmesine sebep olunmazdı. Hataların merkez noktası para hırsından kaynaklanıyor. Söz konusu batma hadisesinin kök müsebbibi, parasız, sermayesiz, zor bir iş olan gemi işletme işini üstlenen Cevat Çavuşoğlu'dur" denildi.
Raporda, "Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından ehliyetleri iptal edilen Kaptan Refik Telci, çarkçıbaşı Ali Doğan ve yağcı Sabri Yıldırım kazanın ve sistemin işleyişi sebebiyle hiç beis görmeksizin gemide çalışmadan ehliyetlerini kullandırmışlar, neticesinde idari yaptırım olarak ehliyetleri geçersiz hale gelmiştir" denildi.
Raporda sanık Sabri Yıldırım, Kartal'da gemiden ayrıldığı için tali kusurlu bulundu. Para karşılığı ehliyetini kullandıran başmakinist Ali Doğan, kaptan Refik Telci, geminin ortağı Cevat Çavuşoğlu asli kusurlu bulundu.
Ünye Liman Başkanlığı görevlisi Oktay Ferhat Uçar, gemiye liman çıkış belgesi düzenleyen Gemlik Liman Başkanlığı memuru Yücel İmren, diğer şüpheli Enes Caner tali kusurlu, şüpheli Faik Avcı ise kusursu bulundu.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 27 Ekim 2017 tarihinde Gemlik Limanı'ndan hareket eden Bilal Bal isimli kuru yük gemisinin 1 Kasım 2017 tarihinde 03.53'te Şile açıklarında battığı, geminin kaptan Refik Telci ile baş makinist Ali Doğan'ın yokluğunda kalkış yaptığı belirtiliyor.
Kaza nedeni ile gemi mürettebatından Nihat Küçük, Onur Aşkın Küçük, Cüneyd Yedican, Mahir Sanayır, Nedim Ali Cem, Hüsamettin Yazıcı ve Mert İlkmen'in cesetlerine ulaşıldığı, Engin Selçuk ve Vedat Odabaşı'nın cesetlerine ulaşılamadığı belirtilen iddianamede, aralarında gemi kaptanı Refik Telci ve baş makinist Ali Doğan'ın da bulunduğu 8 kişi için, "Taksirle birden çok kişinin ölümüne neden olmak" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları isteniyor.
Kaynak: DHA