Şili'de Pazar günü yapılan başkanlık seçimlerinin birinci turunu siyasi yelpazede sağ ve solun en uçlarındaki iki aday önde tamamlamış görünüyor. Hiçbir aday yüzde 50'nin üzerinde oy alamadığından sonucu ikinci tur belirleyecek.
Devlet başkanlığı için yedi aday yarışıyordu.
Sandıktan oyların yüzde 28'ini alan aşırı sağcı eski Kongre üyesi Jose Antonio Kast önde çıktı.
19 Aralık'ta yapılacak ikinci tur başkanlık seçimlerinde rakibi, oyların yüzde 25'ini alan eski solcu öğrenci lideri Gabriel Boriç olacak.
Jose Antonio Kast, Şili'nin şimdi özgürlük ve komünizm arasında bir tercih yapmak durumunda kalacağını söyledi.
Kast'ın vaatleri arasında ülkeyi 1973'de seçilmiş sosyalist hükümete karşı yapılan askeri darbeden 1990'a kadar yöneten general Augusto Pinochet'nin diktatörlük rejimiyle getirilen düşük vergi politikalarına geri dönüş de var.
Solcu aday Boriç ise eğitim ve sağlık hizmetlerinin devlet tarafından herkese ücretsiz sağlanmasını vaadediyor.
Güney Amerika ülkeleri arasında siyasi istikrar ve ekonomik büyüme örneği olarak gösterilen Şili'nin imajı 2019'da başlayan kitlesel hükümet karşıtı gösterilerle sarsılmıştı.
Yaşamı felce uğratan gösterilerden sonraki bu ilk genel seçim ve başkanlık seçimlerinde, seçmenler iki çok farklı gelecek vizyonu arasında tercih yapmak durumunda kaldı.
Önde giden iki aday arasındaki siyasi uçurum aynı zamanda ülkedeki sosyal gerilimler ve siyasi kutuplaşmanın da bir yansıması gibi.
Şili'de Pazar günü yapılan oylamada yeni devlet başkanının yanısıra, 155 üyeli Temsilciler Meclisi ile 50 üyeli Senato'nun 27 sandalyesi ve bölgesel yönetimler için de oy kullanıldı.
Seçimler 2019 ve 2020 yıllarında ülkeyi saran kitlesel hükümet karşıtı gösterilerin ardından yapılması bakımından önem ve değişim umudu taşıyor.
Göstericilerin taleplerinden biri General Augusto Pinochet'nin ülkeyi askeri diktatörlükle yönettiği dönemden kalan anayasanın değiştirilmesi, yeni bir anayasa yapılması idi.
2021'in Mayıs ayında yeni anayasayı yapacak Kurucu Meclis seçildi ve Temmuz ayında yeni anayasa taslağı üzerinde çalışmaya başladı.
Tasarlanan değişiklikler arasında yerli halklar ve farklı toplumsal cinsiyetlerin haklarının güvence altına alınması ve yerlilerin doğal kaynaklara erişim hakkının tanınması da var.
Bütün bunlar seçim kampanyasındaki tartışmalara da damgasını vurdu.
Yerli halkların taleplerinin gündemi getirildiği gösterilerin en yoğun olduğu eyaletlerde polisle yerel halk ve göstericiler arasında çıkan olaylardan sonra 12 Ekim'den itibaren Olağanüstü Hal ilan edilmişti.
Birinci turda sandıktan ilk iki sırada çıkan 55 yaşındaki aşırı sağcı aday Jose Antonio Kast ile 35 yaşındaki solcu aday Gabriel Boriç, 19 Aralık'da yeniden yarışacak.
Ülkenin eski askeri diktatörü Augusto Pinochet'ten övgüyle söz eden Kast, rakipleri tarafından "diktatörlük yanlısı bir aşırı sağcı" olarak niteleniyor.
Kast'ı Brezilya'nın aşırı sağcı devlet başkanı Jair Bolsonaro'ya benzetenler de var.
Kast, anayasanın değiştirilmesine karşı çıkıyor, suçla mücadelede ve 'yasa dışı göç' konularında sert adımlar atacağını söylüyor. Güneyde yerli halkın taleplerini gündeme getirmek için dev gösteriler yaptığı ve şu anda Olağanüstü Hal rejimi uygulanan La Araucania eyaletindeki olaylara sert bir şekilde müdahale edeceğinin işaretlerini veriyor.
Siyasi yorumcular bu vaatlerin, 2019 ve 2020'deki gösterilerde ortaya çıkan kargaşa sahneleri, ardından yaşanan yağma olaylarından endişelenen bir çok Şililiye cazip geldiğine dikkat çekiyor.
Buna karşılık gelecek ay Kast'ın rakibi olacak Gabrial Boriç gençliği, dinamizmi ve sol politikalarıyla, ilerici reformlar ve yeni bir anayasadan yana Şilililer tarafından destekleniyor.
Boriç'in ekonomik vaatleri arasında ise devletin ekonomik hayattaki rolünün genişletilmesi, özel emekliliğin yerine kamu emekliliğinin getirilmesi, büyük şirketlerin ve en zenginlerin vergilerinin artırılması, sağlık ve sosyal yardım bütçesinin artırılması var.
Şilili bazı yorumcular bu başkanlık seçimini bir tür "kuşaklar arası savaş" diye de niteliyor ve Kast'ın orta ve ileri yaş gruplarına Boriç'in ise gençlere seslendiğini söylüyor.
Ancak sınıfsal açıdan bakıldığında ilginç bir şekilde, kamuoyu yoklamaları aşırı sağcı Kast'ı destekleyenlerin büyük çoğunluğunun alt sosyoekonomik kesimlerden ve kırsal bölgelerden, Boriç'e oy verenlerin çoğunun ise kentli orta ve daha üst ekonomik sınıflardan olduğunu ortaya koyuyor.