YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Şimşek: Tl'nin Reel Olarak Orta-Uzun Vadede Değer Kazanma Ihtimali Yüksek

- Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, piyasalardaki oynaklığın, ABD'den gelecek verilere göre artıp, azalabileceğine dikkat çekerek, "Ama TL aşırı değerli değildir;

- Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, piyasalardaki oynaklığın, ABD'den gelecek verilere göre artıp, azalabileceğine dikkat çekerek, "Ama TL aşırı değerli değildir; TL'nin reel olarak orta-uzun vadede değer kazanma ihtimali yüksek" dedi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Forum İstanbul 2015, Kritik Eşik: Açılım ve Dönüşüm Zamanı Konferansı'nın ikinci gününde yaptığı açılış konuşmasının ardından toplantıya katılanların sorularını yanıtladı.

Mehmet Şimşek, dolar kurundaki yükselişte Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler arasında negatif ayrıştığının sorulması üzerine, "Sadece içeriye bakınca sanıyoruz ki dışarıda her şey güllük gülistanlık. Bir yıl içerisinde dolar euroya karşı, hatta son 6 ay, 8 ay içinde nereden nereye geldi. 1.35’lerin üzerinde, 1.06-1.05’lere kadar geldi" dedi ve ekledi:

"Seçim tartışmaları bir miktar da olsa gerginlik yaratabiliyor"

"Bunu görmezlikten gelmeyelim. Tabi ki bir seçim var, seçim tartışmalarının getirdiği bir miktar da olsa, bu tartışmalar bir tedirginlik yaratabiliyor. Ama biz hiçbir zaman kısa vadeli olaylara yaklaşmadık. Ben hala şuna inanıyorum, Türkiye’de bankacılık sektörü sapasağlam, kamu maliyesi en iyi ülkelerden bir tanesiyiz, kamu borç dinamikleri açısından en güçlü ülkelerden bir tanesiyiz. İstihdam yaratma kabiliyetimiz açısında gelişmekte olan ülkelerden bir tek Kolombiya bizden daha iyi, gelişmekte olan ülkeler arasında ikinci sıradayız, gelişmiş ülkelerden daha iyiyiz. İstihdam yaratma, bankacılık sektörünün sağlığı, kamu maliyesi, borç dinamikleri… Geriye ne kalıyor? Cari açık; cari açık daralıyor, enflasyon düşüyor. Tabi daha kat edeceğimiz mesafe var."

"Türk Lirası hangi modeli kullanırsanız kullanın aşırı değerli değildir"

Sözlerini, “Piyasadaki oynaklık Amerika’dan gelecek verilere göre, oradaki politikanın şekillenmesine göre artabilir de, azalabilir de" diyerek sürdüren Şimşek, "Ama şunun altını çok rahat bir şekilde çizebiliriz; Türk Lirası hangi modeli kullanırsanız kullanın aşırı değerli değildir" dedi ve şu değerlendirmeyi yaptı:

"Türkiye’nin makro ekonomik temelleri son derece sağlamdır. Siyasi istikrara ve reform programıyla Türkiye yüksek büyüme patikasını oturtacaktır. Böyle olması halinde de Türk Lirası’nın reel olarak orta-uzun vadede değer kazanma ihtimali son derece yüksektir. Sadece bunu söyleyebilirim. Sanki sadece Türkiye’de bir fırtına varmış gibi bir tartışma var. Ama ben bunun çok sağlıklı olmadığı kanısındayım. Türkiye son birkaç ayda ilave biraz etkilendiyse, onun temelinde, arka planında, Türkiye ondan önce birkaç ayda girişlerin yoğun olmasından kaynaklanıyor. Ben yıllarca bu işi yönettiğim için üç aşağı, beş yukarı bu çerçevede görüyorum."

"Başkanlık sisteminin aslında içeriğini tartışsak... iyi bir sistem olduğu görülecektir"

Şimşek, başkanlık sistemi konusunda uluslararası reyting kuruluşlarının negatif değerlendirmeleri olduğunun anımsatılması üzerine de, “Başkanlık sisteminin tartışması zaman alır. Ama iki temel prensip var, bu bütün ülkeler için geçerlidir. Yönetimde istikrar hakikaten önemli, siyasi istikrardan kast ettiğimiz hakikaten siyasi istikrar, diğeri de temsilde adalet. Başkanlık sisteminin aslında içeriğini tartışsak, bu hususların en iyi şekilde yaşama geçirilmesini sağlayacak bir modeli tartışsak, aslında bunun iyi bir sistem olduğu görülecektir. Türkiye ne zaman yönetimde siyasi istikrarı yakaladıysa gerçekten reform yapmış, başarmış" dedi ve ekledi:

"Türkiye bu deneyimleri yaşadığı için yüzde 10 barajını getirmiş"

"Başkanlık sistemini bunu sağlar. Niye? Nihayetinde bir aday gelir yarışır, yüzde 50 çoğunlukla başkan olur. Kendi kabinesini kurar, 5 yıl boyunca icraatını yapar. Meclis’te bunun denetimini, yasama fonksiyonunu devem ettirir. Temsilde adalet konusu, şu anda tartışılan bir konu. Şimdi yüzde 10 baraj var. Halbuki başkanlık sistemi olsa, bu yönetimde istikrar kaygıları giderileceği için… Yani yüzde 10 barajı neden geldi? 1970’li yıllara gidin neden geldiğini görürsünüz. 1970’li yıllarda Türkiye çok partili koalisyonlar, sık sık değişen hükümetler nedeniyle iflas etti Türkiye. 70’li yılların sonunda iflas etti. Aslında 2000’li yılların başında da fiilen iflas etti. Türkiye bu deneyimleri yaşadığı için yüzde 10 barajını getirmiş."

"Türkiye bu deneyimleri yaşadığı için yüzde 10 barajını getirmiş"

“Başkanlık sistemine giderseniz, yönetimde istikrarı sağlayacağınız için, o zaman temsilde adaleti sağlamak, o kaygıları aşmak çok daha rahat olacaktır” diyen Şimşek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ben reyting kuruluşlarının bu konuyla ilgili bir kaygısı olduğuna inanmıyorum. Reyting kuruluşları bu güne kadar bize sisteme ilişkin bir kaygı ifade etmedi. Tam aksine en çok hassasiyetle piyasaların üzerinde durduğu siyasi istikrardır. Çünkü siyasi istikrarsızlığın geçmişteki faturalarını herkes iyi biliyor. Siyasi istikrarsızlık olunca, rekabet popilizm üzerine oluyor. Bugün olduğu gibi. Biz mesela o rekabetin içinde yokuz. Dolayısıyla ben reyting kuruluşlarında, piyasalarda veya yatırımcılarda başkanlık sistemine ilişkin kaygı olduğuna inanmıyorum. Tam aksine başkanlık sistemi yönetimde istikrarı sağlar, hatta temsilde adaletin önünü de rahat bir şekilde açar diye düşünüyorum."

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler