Türkçe'de yabancı kökenli olan, farklı dillerden gelip zaman içinde aldıkları eklerle değişim göstererek Türkçeleşmiş birçok kelime yer alır. Yabancı kökenli kelimeler çoğu zaman farklı alanlarda ya da bilim dallarında kullanılan terimlerdir. Bunlardan biri de tıp alanında yer bulan, Fransızca'dan dilimize gelmiş olan sintigrafi kelimesidir.
Sintigrafi tıp alanında kullanılan bir terimdir. Kişilere enjeksiyon yolu ile ya da ağızdan çok düşük miktarlarda ve belirli oranlarda verilen radyoaktif maddelerin tüm vücuda yayılması ile organların incelenmeye alınmasını sağlayan bir test türüdür.
Bu testi uygularken aç ya da tok olma zorunluluğu yoktur. Ancak önemli olan testten önce ve sonra hastanın bol su tüketmesidir. Kişinin sabit kalması da testte yapılan çekimin kaliteli olabilmesi için son derece önemlidir.
Türkçe sözlüklerde sintigrafi tıp dilinde, Fransızca kökenli ve isim türünde tek bir tanımla yer alır. Bu tanıma göre sintigrafi gama ışını yayan radyoaktif bir izotopun organizma içerisindeki yolunu izleyebilme temeline dayanan teşhis yöntemi demektir.
Sintigrafi türleri kişilerin rahatsızlıklarına göre farklı çekim yapılması ile çeşitlilik gösterir. Örnek olarak kalp sintigrafi, kalp odaklı yapılacaksa, kalp kasının kan akışı durumunu ve işlevini değerIendirme amacı ile yapılır. Farklı amaçlarına yönelik olan sintigrafi türlerinden bazıları şunlardır:
Sintigrafi çekimi öncesi genel olarak özel bir hazırlık yapılmaz. Fakat bazı durumlarda hasta belirli bir süre aç kalabilir veya ilaç kullanımı kısıtlanabilir.
Sintigrafide hastaya ilk olarak radyoaktif madde verilir ve bir süre beklenir. Çünkü madde tüm vücuda yayılmalıdır. Daha sonra hasta, gama kamera adı verilen özel bir cihazın altına veya içine yerleştirilir. Bu cihaz, radyoaktif maddeden yayılan ışınları algılar ve görüntü oluşturur. İşlemin toplam süresi ortalama olarak 20-45 dakika arasında değişiklik gösterir. Sintigrafi sonrası çok su içmek ve sık idrara çıkmak gerekli ve önemlidir.