HABER

Şırnak'ta hayat normale döndü

ŞIRNAK (İHA) - Şırnak'ta 2 kız çocuğunu öldürdüğü, 6 kız çocuğuna da tacizde bulunduğu iddiasıyla tutuklanan şahsa linç girişimi sırasında çıkan olaylardan sonra şehirde hayat normale döndü.

Olaylar hakkında makamında basına açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Ertak, şiddetle bir sonuca varılamayacağını ifade etti. Olaydan duyduğu üzüntüyü dile getiren Ertak, "Şırnak'ta beklentimiz olmayan böylesi acı bir olayın gerçekleşmesinden dolayı üzüntülerimi belirtmek istiyorum. Hayatını kaybeden arkadaşımıza Allah'tan rahmet, ailesine baş sağlığı diliyorum" dedi.

Şiddet olaylarının tasvip edilecek yanı olmadığını ifade eden Ertak, şöyle konuştu: "Bütün bu olan bitenlerin ardından aslında öyle birilerinin ifade ettiği gibi, 'linç kültürü' denen oldukça geri, demokrasiyle, barışla, kardeşlikle bağdaşmayan böylesi bir kültürün benimsenecek bir tarafı olmadığını düşünüyorum. Her ne kadar geçmiş aylarda medyadan izlediğimiz kadarıyla benzeri bir takım linç girişimleri olduğunu gördük. Ben bunların ülke barışını olumsuz etkilediğini düşünüyor, dolayısıyla böyle bir kültürü benimsemenin asla savunulacak bir tarafı olmadığını belirtmek istiyorum"

OLAYLARIN BÜYÜMESİNDE CİDDİ BİR İHMAL VE TAHRİK VAR

İnsanların toplanmaya başladığı andan itibaren şahsın oradan derhal uzaklaştırılması gerektiğini söyleyen Başkan Ahmet Ertak, şöyle konuştu: "Ben, Şırnak'ta gelişen böylesi bir olayın nedenlerinin sadece bir şahsa indirgenecek bir durum olmadığını düşünüyorum. 22 yıllık bir zaman dilimi içerisinde bölgede iç çatışmayı, sürekli yanıbaşımızda, dağlarda, ovalarda, bayırlar ve yaylalarda insanların hayatını kaybetmesini, kuşkusuz yöremizde yoğun göçün de beraberinde getirdiğini biliyoruz. Bir taraftan göç bir taraftan ekonomik anlamda insanlar için istihdam alanları olmaması, bir stresi, bir tedirginliği, bir kaygıyı sürekli besler hale geldi."
1999 - 2000 yılları arasında Türkiye'de çatışmasız bir ortamın geliştiği haberleriyle bölge insanı ve Şırnak halkının büyük bir nefes aldığını anlatan başkan Ertak, şöyle konuştu: "Bölgede kan ve gözyaşı çok görüldü, büyük olaylar yaşandı ama bundan böyle huzur, güven ve her şeyden önce kardeşlik kültürünün gelişmesi beklentisi var. Böylesi bir insana karşı neden Şırnak halkı toplu bir tepki göstermedi, gibisinden tahrikler var. Bu, hemen hemen her çevrede konuşulan durumlardı."

OLAYDA SİYASİ DÜŞÜNCE ARAMAK YANLIŞ

Belediye başkanı olarak olayları yatıştırabileceği düşüncesiyle kalabalığın arasına girdiğini ancak başarılı olamadığını anlatan Ertak, sözlerine şöyle devam etti: "Bunun siyasi bir boyutu da kendini hissettirmiyor. Çünkü Şırnak'ta her siyasi çevreden insanlar oraya toplanmış ve dolayısıyla insanlar bağırıyor, haykırıyor ve adeta her tarafı yıkmaya başlıyor. Tam o esnada ben de gittim. Belediye başkanı olarak belki teselli edebilirim, teskin edebilirim diye düşünerek aralarına girdim. Ama bu kontrolsüz güç içerisinde, bırakın dinlemeyi oraya gidip de doğrudan doğruya onları bu tepkiden vazgeçirmeye çalışan insanın da aslında sanki bu kişiden yana gibi değerlendirildiğinin öne çıktığını gördüm ve oradan ayrılmak zorunda kaldım. Ama boş durmadık, gerek muhtarlarımızla gerek emniyet müdürümüz ve gerek halkın öncüleriyle yoğun bir temas trafiğine geçtik. Kuşkusuz, bu şiddet ortamları, huzur ve güvene kesinlikle kaynaklık etmemiştir."
Herkesin sağduyu ve metanetle sorunlara yaklaşması ve bu çerçevede bir tutum sergilemesi gerektiğini anlatan Belediye Başkanı Ertak, sözlerine şöyle devam etti: "Sivil toplum örgütlerimizin, muhtarlarımızın, kurum amirlerimizin, valimizin bu noktada bu çevrelerle diyaloglarının biraz daha fazla olması gerekir. Birlikte hareket etmek, bütün olayların önünü alır diye düşünüyorum. Şırnak bir daha bu tür olaylarla karşılaşmasın, insanlar bu tür olaylara muhatap olmasın. Aynı zamanda bu tür şeylere kaynak olabilecek davranışların itinayla ortadan kaldırılması gerekir."

Sadece yol ve okul yapmanın insanları yönlendirmediğini, geleceğe sevk etmediğini anlatan Ertak, "Bugüne kadar kentimizde birçok defa mitingler, gösteriler ve etkinlikler düzenlenmiş ve olaylar karşısında tepkiler de ortaya çıkmıştır. Fakat hiçbir zaman bir cam dahi kırılmamıştır. Tabii ki, insanların sağa sola taş ya da sopalarla, kapıları, pencereleri kırması tasvip edilecek bir davranış değil. Zaten böyle bir olayın mantığı da yanlıştır. Böylesi bir kirliliğe bulaşmış bir şahsı halk nezdinde teşhir etmek ya da bir şekilde onu cezalandırmaya yeltenmek doğru değil. Adalete ve yargıya teslim edilmiş bir insanın, bu tür hadiselere meydan vermemek için, Şırnak'ın dışında yargılanması gerekir diye düşünüyorum."

En Çok Aranan Haberler