YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Sırrı Sakık, Diyarbakır Emniyet Müdürü'nün Sözlerini Değerlendirdi

BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven'in açıklamalarına yönelik, "Türkiye'de çok alışık...

BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven'in açıklamalarına yönelik, "Türkiye'de çok alışık olmadığımız bir ses. Türkiye'nin aslında bu seslere ihtiyacı var. Zaten acıları ortaklaştırabilirsek, çözülemeyecek hiçbir sorunumuz da yoktur" dedi.

BDP Muş Milletvekili Sakık, Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven'in "Dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz" yönündeki açıklamalarına ilişkin Meclis'te gazetecilerin sorularını cevapladı. Emniyet Müdürü Güven'in bir özeleştiri ve vicdan muhasebesi yaptığını belirten Sakık, "Türkiye'de çok alışık olmadığımız bir ses. Türkiye'nin aslında bu seslere ihtiyacı var. Zaten acıları ortaklaştırabilirsek, çözülemeyecek hiçbir sorunumuz da yoktur. Herkes bu vicdani muhasebeyi yaparsa, özellikle Diyarbakır'dan yükselen bu sesi Parlamento burada seslendirebilirse, acıları ortaklaştırabilirse, gözyaşlarının renginin farklı olmadığını, annelerin, babaların acılarının farklı olmadığını tespit edebilirsek, çözülemeyecek hiçbir sorunumuz yok" dedi.

Sakık, bir daha 'keşke'lere yer vermemek için gereğini yapmak gerektiğini söyleyerek, "Bunun için siyaset dünyası var. Siz eğer Kürtlerin demokratik haklarını vermiş olsaydınız bu keşkeler yaşanmayacaktı. Sayın Emniyet Müdürü'nün bir özeleştirisi de var, faili meçhullerden köy yakmalara. Yani bütün cinayetlerden, uygulanan politikalardan dolayı devlet adına bir özeleştiride bulunuyor. Demek ki orada acı dolu yıllar yaşandı, hukuksuzluklar yapıldı. Şimdi sadece geçmişe takılarak geleceğimizi inşa etmeyeceğimizi düşünüyorum. Onun için bir helalleşme dönemi yaşanmalıdır" diye konuştu.

Diyarbakır Emniyet Müdürü Güven'in acıları ortaklaştırmaya çalıştığını kaydeden Sakık, "Bunun gereğini de Parlamento yapmalıdır. Yeniden bir toplumsal sözleşmeden bahsediyoruz, yeni bir anayasadan bahsediyoruz ama bunun gereğini yapmıyoruz. Sayın Başbakan, 2071 yılından bahsediyor. Yani 1071'i esas olarak bunu söylüyor. Evet 1071, Alparslan'ın Malazgirt'ten bu coğrafyaya girdiği tarihtir. Ama geldiğinde orada kadim bir halk yaşıyordu. Dili, kültürü olan bir halk yaşıyordu. Aradan bin yıl geçmiş ve bu halk hala kendi dilini, kültürünü, kimliğini yaşayamıyor. Bunu hayata geçirebilmek için de çocukları dağda ölüyor" ifadelerini kullandı.

Sırrı Sakık, AK Parti kurultayından da büyük beklentilerinin olduğunu ancak bu beklentilerinin bir karşılığı bulunmadığını söyledi. "Kapalı kapılar ardında bu görüşmeler devam ederse, emin olun ki 2071 vizyonu o zaman hayat bulur" diyen Sakık, "Kürtçe savunma gibi projeler yeni açılım süreci olarak değerlendiriliyor. Bu konuda görüşünüz nedir?" şeklindeki soru üzerine de, "Kürtler turist değil ki. Allah aşkına biz turist miyiz, bize tercüman bulacaklar. Biz bu toprakların sahipleriyiz. Bizim bir dilimiz var ve kültürümüz var. Bize savunmada, kamuda tercüman bulmak, abesle iştigaldir. Kürtler ana diliyle eğitim görmek istiyor, yasalar ve anayasa düzeyinde kendisini güvence altına almak istiyor. Bu gök kubbe altında söylenmeyen bir şey kalmadı. Bizimle oturup Anayasa’yı, Siyasi Partiler Kanunu'nu, Seçim Kanunu'nu bir bütün olarak konuşabilirsiniz; ama silahı da silahlı güçlerle konuşabilirsiniz" şeklinde konuştu.

"ALLAH KİMSEYE EVLAT ACISI YAŞATMASIN"

Sakık, oğlunun vefatına yönelik eski Başbakanlardan Tansu Çiller'in kendisini taziye için aradığını doğruladı. Herkesin bir köprü oluşturduğunu dile getiren Sakık, "Sayın Cumhurbaşkanı'ndan Sayın Başbakan'a, sayın eski başbakanlara kadar ismini anamayacağım o kadar çok kişi aradı ki. Buradan bir köprü olabilir. Evet Sayın Çiller de bunlardan biriydi, Sayın Ağar da bunlardan biriydi. Evet, şaşırdım. Çünkü 1994 yılında bizi burada polise teslim eden, acı dolu yıllar yaşamamıza neden olan, o dönemin mimarlarıydı. Beni ararken de sesi bayağı boğuktu. Ağlamaklı bir sesle aradı. O dönem bize bu süreci yaşatan kendisidir. Sürekli parlamentoda o dönemin faillerini aramak istiyorsanız, faili meçhullerden köy yakmalara kadar bir bütün olarak, adres olarak gösterdiğim Çiller'di. Demek ki bir vicdan muhasebesi yaparak beni aradığında, evet beni şaşırtmıştır. Ama ben tekrar Türkiye'nin bütün halklarına teşekkür ediyorum. Ciddi bir birlik oluşturdular" ifadelerini kullandı.

"İlk kez konuşuyorsunuz, o acının yaşandığı anlara ilişkin, o geceye ilişkin bizimle paylaşmak istedikleriniz var mı?" sorusuna ise Sakık, "Allah kimseye bu tür acıyı yaşatmasın. Sosyal medyada bize karşı ırkçı söylemlerde bulunan, nefret suçu işleyenlere karşı da Allah kendilerini bu şekilde cezalandırmasın. Kendilerine, çocuklarına bu acıyı yaşatmasın. Allah ıslah etsin diyorum" cevabını verdi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler