14 yaşındayken Afrika’daki bir mülteci kampından Amerika Birleşik Devletleri’ne taşınan Nyakim Gatwech farklı fiziksel görüntüsüyle girdiği her ortamda dikkatleri çekiyordu. Bu durum çocukluğu boyunca yaşıtları tarafından dışlanmasına neden oldu. Gatwech’in en büyük hayali ise yaşadığı tüm zorluklara rağmen model olmaktı.
Nyakim, çocukluğunu Afrika'daki bir mülteci kampında geçirdi. Annesi, Sudan'da devam eden savaş nedeniyle henüz Nyakim doğmadan ülkeyi terk etti. Ablası göçten hemen sonra vefat etti ve erkek kardeşi ise uğradığı bıçaklı saldırı nedeniyle hayatı boyunca yara izi taşıdı. Aile Amerika’ya taşındığında ise kısmen daha huzurlu bir yaşama adım attı.
Nyakim, özellikle okulda büyük bir baskı gördü. Her gece ağlayarak uyuyakaldı ve hatta cildini beyazlatmak istedi. Çünkü çevresinde bunu yapan birçok Sudanlı kadın vardı. Nyakim'in kız kardeşi cildini beyazlatmıştı ama Nyakim de istediğini söyleyince ablası izin vermedi. Ablasının " Sen sadece cildini beyazlatmayacaksın, aklını da beyazlatacaksın. Yaptım ve pişmanım" sözü Nyakim’in tüm hayatını değiştirdi.
Nyakim, dünyadaki herkesin benzerlikleri olduğu gibi farklılıkları da kabul etmesi gerektiğini vurguladı. Herkesin kendisini sevmesi ve saygı duyması için sosyal medyadan yaptığı paylaşımlarla ilham oldu.