Haziran seçimleri öncesinde sürekli olarak ''yolsuzluk vurgusu'', ''4 bakanın yargılanması'' ve ''AKP hükümetinin ülkeyi kaosa sürüklediği üzerinden siyaset yapan MHP, taze taze CHP'nin ''Terörü önleme komisyonu kurulsun'' teklifine AKP ile beraber hayır dedi.
Sürekli olarak HDP ile PKK organik bağları üzerinden iç siyasetine yön veren partinin yaptığını anlamak mümkün değil. Seçim önce 2 ay içinde neredeyse PKK Terör Örgütünden daha fazla tepki gösterdiği parti ile seçim sonrası sürekli olarak aynı tandansta hareket eden Bahçeli sadece seçmenini değil tüm türk halkını şaşırtıyor.
Son zamanlarda medyada çıkan Başbakan ve Cumhurbaşkanının farklı şekillerde hareket ettikleri iddiası en büyük sorun. Erdoğan Başbakanlık yaptığı zamandaki aktif yönetimi bırakmamakta çok ısrarlı. Eskisi kadar ekranlarda görmesek de aktif olarak kritik kararlarda tek başına hareket ediyor.
Partideki elitist kesimi tasfiye eden Kılıçdaroğlu her ne kadar seçimlerde AKP'nin gerisinde kalsa da halk tarafından sevilen bir lider. Ecevit'in dediği ''ortanın solu'' tanımını tam olarak hak ediyor gibi. AKP hariç diğer 2 parti le her türlü iş birliğine hazır olan parti ülkeyi ve halkı en çok düşünen parti görünümünde.
Bugün terör için verdikleri ortak hareket teklifinin kabul edilmesi PKK ve IŞİD terörüne karşı zor zamanlar geçirdiğimiz bu günlerde AKP ve MHP'nin oyları ile reddedildi.
Tarihe not düşmekte fayda var.
TSK'yı bu kadar pasizife ettikten sonra gün aşırı şehit haberi görmek halkta çok büyük etkiler gösteriyor lakin siyasiyeler öyle mi?
(ki ben bu yazıyı yazarken 1 polis şehit oldu)
Bir zamanlar çok övündüğümüz istihbarat teşkilatımız işini ne kadar iyi yapıyor? Bomba şüphesiyle aranan araçlar bile facebook'ta plakaları ile dağıtılırken, Suruç'ta ölen gençlere eylem düzenleyen canlı bombadan bile haberi yokken bu istihbarat bizi ne kadar koruyabilir?
Vatandaşlarımızı, askerlerimiz şehit eden bu terör örgütü kimin koruması altında? NATO ve ABD ile ittifak halinde girişimler olsa da İngiltere ve ABD'nin ''desteklediği'' konuşulan cani terör örgütüne karşı daha ne kadar sessiz kalınacak?
Eski arkadaş yeni düşman Erdoğan ve Esad'ın eski halleri olsa şu anki durumumuz böyle olur muydu?
IŞİD ile mücadelede -Cumhurbaşkanı sağ olsun- Suriye ile beraber mücadele ortak yürütülemiyor. İletişim ve istihbarat olmadığı için ordumuzun ne kadar sıkıntı yaşadığı belli değil mi?
Hümanist tavırları ile seçim zamanı bir çok seçmenin oyunu alan Selahattin Demirtaş'ın başkanlığındaki parti bazı dengesiz vekilleri yüzünden yara alıyor ve bunun farkında değil. PKK terör örgütünü destekleyici açıklamalar yapan vekiller zaten uzak durmayı tercih eden seçmeni daha da uzağa itiyor.
Öcalancı tavır değişmediği sürece kendi seçmeni dışındaki insanları etkilemesi pek zor görünen HDP'nin hakkını yemememiz gereken bir konu var; Bugün dokunulmazlıklarının kaldırılması için başvurdular...
Hükümetin kurulamadığı ve terör olayları ile erken seçime giden bir ülkeyiz. Bir çok soru olmasına rağmen cevap\cevaplar yok.
