Skandalın sorumlusu yönetim

ANKARA (İHA) - TBMM Sokak Çocuklarını Araştırma Komisyonu, Malatya Çocuk Yuvası'nda yaşanan dayak skandalını mercek altına aldı. Komisyon Başkanı ve AK Parti Siirt Milletvekili Öner Ergenç, olayın asıl sorumlularının yıllardır sadece "cek, cak"larla konuşan yönetim olduğunu söyledi.

Ergenç, çocuk yuvasında temizlik işçisi kadrosundaki kadınlara bakıcılık yaptırıldığını belirtti. Ergenç ayrıca, böyle şartlar altında yetişen çocukların ilerde sokak çocuğu olmasının da kaçınılmaz olacağını vurguladı. Malatya Çocuk Yuvası'nda yaşanan dayak skandalı, TBMM Sokak Çocuklarını Araştırma Komisyonu'nun da gündemine taşındı. Komisyon Başkanı Ergenç, olayın sadece Malatya ile sınırlı olmadığını açıkladı. Türkiye genelindeki birçok yetiştirme yurdunda zaman içinde benzer olayların patlak verdiğini belirten Ergenç, Malatya'daki skandalın bu olayların sadece küçük bir parçası olduğunu dile getirdi. "Bu çok üzücü bir olay. Ben şahsen, bu tip şeylerin olabildiğini tahmin ediyordum" diyen Ergenç, görüntüleri izlediğinde dehşete düştüğünü söyledi. Dayak görüntüleri izledikten sonra sabaha kadar uyuyamadığını ifade eden Ergenç, olayın şokunu hala üzerinden atamadığını bildirdi.

Olayın basit geçiştirilecek bir olay olmadığının altını çizen Komisyon Başkanı Ergenç, TBMM Sokak Çocuklarını Araştırma Komisyonu'nun hazırladığı raporda ciddi önerilerin yer aldığını hatırlattı. Türkiye'de sosyal hizmet politikalarının yeniden sorgulanması gerektiğini kaydeden Ergenç, bu çerçevede ilk etapta Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun (SHÇEK) hizmetlerinin yeniden sorgulanmasının önemli bir adım olacağını vurguladı. SHÇEK'in yeniden yapılandırılmasının artık bir zaruret olduğuna işaret eden Ergenç, şu tespit ve önerilerde bulundu: "Eğitimi olmayan bakıcılar çocuğun başına konuluyor. Bu kadınlar canavarca duygu içindeler ama neticede onu oraya koyanlar, bütün gece çocukların başında sabaha kadar bu kadınları bıraktıranlar, çocuğa böyle hizmet teslim ettirenler en az bu kadınlar kadar kusurludur. Cahil cühela insanlar bakıcı yapılıyor. Temizlik işçisi kadrosunda çalıştıran bu kadınlar, bu çocukların başına getiriliyor. Böyle bir şey olur mu? Sistem yanlış. Kurumda personel sıkıntısı var. Öncelikle bu giderilmelidir. Bunun için sözleşmeli personel çalıştırmalıdır. Ancak bu personel mutlaka nitelikli olmalıdır. Bakıcılar, eğitim görmüş, üniversite mezunu veya kız meslek lisesi mezunu kişilerden seçilmeli."

Ergenç, bu konuların şimdiye kadar konuşulması ve plan çıkarılması gerektiğini de dile getirdi. "Bu dönem çözeceğiz, yapacağız döneminin konuşulacağı bir dönem değildir. Yaptık, düzelttik noktasında olunmalıydı" diyen Ergenç, işin başındakilerin özellikle bürokratların "cek'li cak'lı" ifadeler kullanmasının doğru olmadığını söyledi. Devletin içerisinde mutlaka bir koruma mekanizması olması gerektiğini ancak bunun farklı bir şekilde yapılandırılabileceğini belirten Ergenç, devletin çocukları ailesinden ayırmadan, aileye maddi destek sağlayabileceğini kaydetti. Ergenç, "Televizyonda çocuk yuvasının önüne gelen annenin 'Çocuğumu almak istiyorum' diye yetkililere seslenmesi çok dikkat çekiciydi. Kadın 5 çocuğundan ikisini bakamadığı gerekçesiyle yuvaya koymuş. Devlet çocuğu annesinden ayırmak yerine annenin yanında bırakarak, aileye maddi destek sağlayabilir. Çocukların anne şefkatiyle büyümesi çok daha sağlıklıdır" diye konuştu.

Ergenç ayrıca, dayak ve şiddet ortamında büyüyen çocukların psikolojilerinin mutlaka bozuk olacağını ve toplumda problemli çocuklar olarak yerlerini alacaklarını kaydetti. Ergenç, "Bu çocuklar topluma kazandırılacakları yerde topluma problem olarak yetiştiriliyor. Sayıları az da olsa buradan çıkan çocukların bir kısmı sokak çocuğu oluyor. Bu çok ciddi bir tehlikedir" uyarısında bulundu.