MADENDE İŞLER İYİYDİ
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde maden teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik'in ardından yine tutuklu olan İş güvenliği vardiya amiri Yasin Kurnaz'ın, çapraz sorgusuna geçildi. Ocaktaki risk analizlerini eksiksiz yaptığını ve işçilerle aynı ortamda, aynı malzemeleri kullanarak çalıştığını anlatan Yasin Kurnaz, "Ocağın önceki sahipleri Park Enerji firmasından farklı olarak, bu dönemde, iş güvenliğine önem verildi. Madene daha fazla eleman alındı. Onlara eğitim verildi. Malzemeler alındı ve emniyete önem verildi. Madende işler gayet iyiydi, bir sıkıntı yoktu" dedi.
ÇHD Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı'nın, sorularını yanıtladığı sırada ise, Yasin Kurnaz, şirketin yaptığı acil durum eylem planının, uygulandığını, yeni yolların yapıldığını, yön levhalarının asıldığını, doktorun bulunduğunu ifade etti. Ancak bu sırada Avukat Selçuk Kozağaçlı, olay anında sorumlulardan birisi olarak göründüğü acil durum eylem planında, görevinin olup olmadığını sordu. Yasin Kurnaz soruya, "Görevim yoktu" yanıtını verdi.
Mahkemeye verilen aranın ardından Yasin Kurnaz bu sefer, aynı konuyla ilgili olarak, "Kazadan yaklaşık bir ay önce, acil durum eylem palanında sorumlu yapılmışım. Haberim yoktu. Duruşmada öğrendim" dedi.
Ocak içerisinde genel tatbikat yapılmadığını, zaman zaman bölgesel tatbikatlar yaptıklarını bunları da işçilere anlattığını söyleyen Yasin Kurnaz, “Tüm madeni uyaran bir sistem yoktu. İletişim telefonlarla yapılıyordu. Telefonların madenciliğe uygun olup olmadığını, teknik bir konu olduğu için bilmiyorum. Ocaktaki çalışma zorluğu, S panosunun taban galerisi olduğu için kayaç baskısından oluyordu. Çok sık genişletilmesi gerekiyordu. Yoksa havalandırma sorunu yoktu. Ancak S panosunun oraya yeni havalandırma bacası olsaydı, iyi olabilirdi" dedi. Kurnaz, üretim için işçilere baskı yapılıp yapılmadığına yönelik soruya ise, hayır yanıtını verdi.
YÜKSEK SICAKLIK OLMADIĞI İÇİN ÖNLEM ALMAYA GEREK YOKTU
Yasin Kurnaz'ın ardından tutuklu son sanık olan İş güvenliği uzmanı ve vardiya amiri Hilmi Kazık'ın sorgusu yapıldı. Her bölgede sıcaklık değerlerinin ölçüldüğünü, ne kadar yüksek olursa olsun, iddia edilen derecelere hiçbir zaman sıcaklıkların çıkmamasından dolayı, önlem almaya da gerek olmadığını anlattı. Acil durum eylem planı belgesini görmediğini ve kendisine de görev tebliğ edilmediğini söyleyen Hilmi Kazık, “Olay tarihinden 11 ay önce iş güvenliği uzmanlığı belgesini aldım. Kaza günü de, iş güvenliğinde üzerime düşen görevi yerine getirdim. Kurtarma çalışmalarına katıldım" dedi.
MAHKEME BAŞKANI 30 ÖNEMLİ MAĞDURU DİNLEYECEĞİNİ AÇIKLADI
Tutuklu sanıklarının sorgularının tamamlanmasından sonra Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, duruşmayı 24 Ağustos pazartesi gününe erteledi. Mahkeme başkanı, 38 tutuksuz sanığın sorgularının tamamlanmasından sonra, Çarşamba gününden itibaren 162 mağdurdan olay zamanı ocaktan kurtulan anlatacaklarının önemli olduğuna inandığı 30 kişiyi, dinleyeceklerini açıkladı. Bu kişilerin zorla getirilmesi için kolluk kuvvetlerine de, yazı yazılacağını ifade eden Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, hem sanık hem de mağdur avukatların kendileri için önemli gördükleri tanıkları dinleyebileceklerini söyledi.
AVUKATLAR, AİLELERLE BİRLİKTE HAFTAYI DEĞERLENDİRDİ
Duruşmanın ardından davanın avukatları adına Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı, madenci aileleriyle birlikte basın açıklaması yaptı. 4 gündür süren duruşmaları değerlendiren Selçuk Kozağaçlı, "Ülkenin en önemli davasını takip ettiniz. Bir haftadır bir emek veriliyor. Yeni şeyler öğrendik. Bazılarını bizzat duydunuz, genel müdürlerinin ağzından. Yeni maden alanları açmak için, ihaleler için Tayyip Erdoğan'nın mitinglerine binlerce işçiyi götürdükleri öğrendik. Eğer bir işveren, siyasi parti mitingine yövmiyeyle adam taşıyorsa, onun madeni denetlenmez. İşte bunun için 301 insan öldü. Bir acil durum eylem planından hiçbir mühendisin haberi yok. Sahte tebliğ yazılarını tek bir planları yok. En ilkel, rezil yöntemlerle kömürü çıkarmışlar. Bizim kardeşlerimizin, dostlarımızın, kocalarımızın, sevgililerimizin ölmemesi için görevli olan güvenlik mühendisleri acil bir eylem planından haberi bile yok. İlk defa bizden duydular. İşte 301 insan, bundan öldü. Daimi nezaretçi olduğunu burada mahkeme başkanından öğrendi. İşte 301 insan bundan öldü. Bu kadar üretim artmasına rağmen tek bir güvenlik, havalandırma yatırımı yapmadıklarını gördük. Hiç utanmadan 30'a yakın mühendis, bir katliamın nedenini hala bulamadık diyorlar ama madeni önümüzdeki ay açmaya çalışıyorlar. 301 insanının katledildiği madeni açmaya çalışıyorlar. İşte 301 yeni insanın ölmesine bunun için izin vermeyeceğiz. İnsanlarımızı kardeşlerimizi, kocalarımızı, çocuklarımızı öldürtmeyeceğiz. Bu dava da bunun tescilidir. Asla davamızdan vazgeçmeyeceğiz, hesap sorulana kadar peşlerindeyiz" diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz