Son dakika: Akşener'den Bakan Nebati'nin sözlerine gönderme! "Tek seferde söylemek zor, Sayın Erdoğan söyleyebilir mi acaba"

Son dakika haberi: Yeni yasama yılına başlayan TBMM'de partilerin grup toplantıları da başladı. İYİ Parti yeni yasama yılının ilk grup toplantısını gerçekleştirdi. Akşener, grup toplantısındaki konuşmasında gündemdeki başlıklara ilişkin değerlendirmelerini paylaştı. Rusya-Ukrayna savaşındaki son gelişmelere değinen Akşener Putin'in ilhakına tepki gösterdi. Akşener İran'daki karışıklığa ilişkin de mesajlar verirken "Bizim için bu konu, dini veya siyasi bir tartışma değildir; vahşetin karşısında mağdurun yanında durmaktır" dedi. Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Yılbaşından sonra enflasyonun düşeceğine inanıyorum" sözlerini anımsatarak "Artık söz de veremiyor, kendisi de epistemolojik bir kopuş yaşadığından olsa gerek, sadece inanıyor" ifadelerini kullandı. Akşener konuşmasının devamında da Bakan Nebati'nin konuşmasına gönderme yaptı ve salonda alkışlar ile kahkahalar yükseldi.

"20 SEZONLUK DİZİNİN FİNALİ GELDİ"

Akşener'in konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

• 20 sezonluk gereksizce uzatılmış bir dizinin final sezonu gelip çattı. Hiç merak etmeyin, o sene bu sene. İyilerin şafağı artık ufukta görünüyor. Emin olun, çok az kaldı.

MÜZİSYEN ŞENER CİNAYETİNE TEPKİ

• Geçtiğimiz hafta Ankara'daki bir eğlence mekanında yaşananlar bu gerilimin sonucudur. Sanata ve sanatçıya düşman bir iktidarın yönettiği ülkemizde sırtını iktidara yaslayan herkes kendini her şeyin sahibi sanıyor. Onur Şener'e Allah'tan rahmet, ailesine ve sanat camiasına başsağlığı diliyorum.

"ERDOĞAN'IN BU CİDDİ TEHDİT KARŞISINDA ALACAĞI TAVRI MERAKLA BEKLİYORUZ"

• Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik özel askeri operasyon adı altında başlattığı haksız işgalin üzerinden 7 ay geçti. Güya başkent Kiev bir haftada alınacaktı. Rus ordusu Ukrayna topraklarında çamura saplandı. Bugün de ilhakı tanımıyoruz. Putin'in ilan ettiği kısmi seferberlik çerçevesinde askere alınacakların yurtdışına kaçmalarından da gördüğümüz üzere Rusya'nın uluslararası toplum tarafından kınanan bu saldırganlığını Rus halkı da desteklemiyor. Rusya nükleer silah kullanmakla tehdit etti. Bu tehdit ülkemiz ve dünya için de kabul edilemez. Uluslararası toplum bu çılgınlığa karşı artık daha somut ve net adımlar atmalıdır.

• Önümüzdeki seçime Putin'in desteğiyle girmeye niyetlenen sayın Erdoğan'ın da bu ciddi tehdit karşısında alacağı tavrı merakla bekliyoruz. Dış politikayı iç siyasete cirolama peşinde koşup seçim hesapları kovalayarak devlet yönetilmez. Biz tahıl koridoru konusundaki adımları elbette takdirle karşılıyoruz. Ancak savaşta bir komşu ülke olarak alacağımız pozisyonda liderlerin ahbaplıkları değil, ülkemizin menfaatleri esas alınmalıdır. Türk milleti Rus emperyalizminin yanına yedeklenecek bir algı malzemesi değildir.

"KENDİSİ DE EPİSTEMOLOJİK BİR KOPUŞ YAŞADIĞINDAN OLSA GEREK..."

• Sayın Erdoğan, bu millet yıllarca utanç anıtına bakmak zoruna kaldı, bırakıldı. Biz bugün senin yüzünden aynı utancın eşiğindeyiz. O gün milletimizin haysiyetine Ayestefanos anıtıyla vurulan pranga bugün senin 2024'e ötelemeye çalıştığın doğal gaz borcuyla canlanıyor.

• Tarihin en köklü medeniyetlerinden biri olan İran'da çağdışı baskı ve zulüm manzaraları görmek hepimizi derinden üzüyor. Bizim için bu konu, dini veya siyasi bir tartışma değildir; vahşetin karşısında mağdurun yanında durmaktır. Biz komşumuz İran'ın güçlü, mutlu ve huzurlu bir ülke, zengin olmasını, bağımsız bir ülke olarak görmek istiyoruz.

• Enflasyon kontrol altına alınamadı. Baktı olmuyor, bu sefer de "Yılbaşından sonra enflasyonun düşeceğine inanıyorum" dedi. Artık söz de veremiyor, kendisi de epistemolojik bir kopuş yaşadığından olsa gerek, sadece inanıyor. Bir seferde söylemek bayağı zor. Sayın Erdoğan söyleyebilir mi acaba?

"NEREYE VE NASIL GİTTİĞİ BELLİ OLMAYAN DÖVİZ MİKTARI 203 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ"

• İktidarın fantastik ekonomi modeli üzerinden tam 10 ay geçti. Nereye ve nasıl gittiği belli olmayan, rezervlerimizde olması gereken ama olamayan döviz miktarı 203 milyar dolara yükseldi. 'Bay kriz'e göre Türkiye'de her şey yolunda. Ona göre insanımız şükretmeyi, sabretmeyi bilmiyor. Diyor ki asıl yokluk Amerika'daymış, Amerikalılar, Almanlar açlıktan kırılıyormuş.

BAKAN NEBATİ'NİN SÖZLERİNİ ANIMSATTI! "GELİN TERCÜMESİNİ YAPAYIM"

• Bir de iktidarın gözbebeği Nebati Bakan var. Sağ olsun, gideni aratmıyor. Neşemiz oldu adam. Sabah kalkmak istemezsiniz bazen, bugün ne söylemiş diye bakıyorum, enerji doluyorum. Işıl ışıl dolar işaretli gözleri, muhteşem. Saray bürokrasisi saçmalama yarışına girer de ışıltılı gözler hiç geri kalır mı? Adeta yeni öğrendiği tüm kelimeleri aynı cümle içinde kullanmaya çalışan çocuklar gibi "Neo liberal ekonomi düşüncesinden epistemolojik bir kopuşu temsil eden heteredoks yaklaşım" dedi. İkinciyi okuyamam, okumadan hiç söyleyemem. "Günümüzde giderek ön plana çıkan davranışsal ekonomi ve nöro ekonomi ile daha fazla önem kazanmakta", bu ne demek? Gelin tercümesini yapayım. Aslında diyor ki "Biz bilgiden ve bilimden koptuk. Dünyada uygulanan tüm ekonomi metotlarını da reddediyoruz. Bizi artık ekonomistler değil, nörologlar... Buraya bir de psikiyatrist lazım.

SOSYAL MEDYA YASASINA TEPKİ: TWITTER GİDECEK, YERİNE "SARAY KUŞU" MU GELECEK?

• İYİ Parti iktidarına artık çok az kaldı. 1 Ekim itibarıyla iktidarın dezenformasyonla mücadele adı altında çıkardığı sosyal medya yasası yürürlüğe girdi. Sözümona internetteki yalan haberleri durdurmak amacıyla çıakrtılan bu yasada en çok merak ettiğimiz konu ise yasanın işleyeceği. Yalanı kim ayırt edecek, doğru nasıl bilinecek, hiçbiri belli değil. Twitter gidecek, yerine "saray kuşu" mu gelecek? YouTube gidecek, yerine "şahsımtub" mu gelecek? Dezenformasyon bahane, istibdat düzeni şahane. Şimdi de doğruları öğrenmemizi istemiyorlar.