Son dakika haberi: Ulucanlar Cezaevi'nde Yeni Anayasa Sempozyumu'na katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklama yaptı.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
"12 Eylül yönetiminin ülkemizin kalbine sapladığı en büyük hançer, üzerinde hala konuştuğumuz, tartıştığımız 1982 darbe anayasasıdır. Her ne kadar 23 kez değiştirilmiş olsa da elimizdeki metin hala bir darbe anayasasıdır. Değişikliklerin her biri önemlidir ama her değişikliğin bütünlüğü bozduğu da bir gerçektir.
10 yıl önce bir yeni anayasa çalışması başlattık. En geniş siyasi katılımlı bu çalışma muhalefetin yan çizmesi nedeniyle kaldı. Buna rağmen hedefimizden de vazgeçmedik. Anayasayı yeniden yazma teklifimiz muhalefetin uzlaşmaz tavrı nedeniyle hayata geçemedi.
Milletimizi hak ettiği anayasaya kavuşturma idealimizden hiç kopmadık. Ülkemizi yeni, sivil, demokratik, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasaya kavuşturma hedefimizden vazgeçmedik.
Geçtiğimiz yıl bir dizi çalıştay düzenledik. Diğer siyasi partilerle müzakereye esas olacak kendi anayasa metnimizi hazırladık. Muhalefet ise sürekli istismarını yapmasına rağmen somut adım atmaya geldiğinde ortadan kayboluyor. Yine aynısını yaptılar. Tutarsız ve anlamsız bir metni ortaya atıp kendi dünyalarına daldılar. Aslında onlara da hak vermemek elde değil. İttifaklarında ayrı kavga kendi içlerinde ayrı kavga.
Ama bizim milletimize hem sorumluluğumuz ve sözümüz var. Onun için gündemimizin ilk sıralarında yer almayı sürdürüyor. Bu sempozyumu da bu kararlılığımızın bir göstergesi olarak kabul ediyorum. Yeni anayasayı milletimize kazandırana kadar mücadeleyi asla bırakmayacağız.
Çok daha iyi bir anayasayı hak ediyoruz. Elbette anayasalar değişmez metinler değildir. Her anayasamızın kendi dönemlerine ilişkin ayrı hikayeleri vardır. Bize düşen görev Cumhuriyetimizin 100. yılında kendi hikayemizi yazıp, gelecek nesillere en büyük mirası bırakmaktır.
Türkiye Yüzyılı misyonunu hayata geçirebilmek için sadece altyapı ve vizyon yetmiyor. Tüm bunlara uygun yeni bir anayasa ihtiyacımızın olduğu bir gerçektir. Yeni anayasa metni sihirli bir değnek gibi Türkiye'yi bir masal diyarı haline getirmeyecektir.
Ülkenin ortak geleceğini, değerlerini, hak ve özgürlüklerini bir meşruiyet zemininde kuşatan yeni anayasanın Türkiye'ye çok şey katacağı açıktır.
Önemli olan anayasaları modern dünyanın güzel kavramlarıyla süslemek değil, uygulamalar ortaya koymaktır. Anayasa metinlerinin kısa veya uzun olmasını da böyle değerlendirmek gerekir. Bize düşen sistemi en sağlam, gerçekçi ve sürdürülebilir şekilde kurmaktır.
Bize lazım olan lafzı, ruhu ve hacmiyle milletimizin hayata bakışına ülkemizin birikimine ve hedefine uygun bir anayasa metnidir.
Dünya ve ülke şartlarına göre metni ne kadar değişirse değişsin bu anlayışın devam ettiği anayasayı ülkemize kavuşturmak istiyoruz. Meclis'teki tüm partilerle bunları görüşeceğiz. Yolumuza devam edeceğiz Olursa olur olmazsa olmaz. Bize düşen kapıları çalmak. Cumhur İttifakı olarak biz buna hazırız.
Buradan tüm siyasi partilere, sivil topluma, akademi mensuplarına sesleniyorum; en ideal anayasa metnini bulmak için gelin konuşalım, müzakere edelim ama bu süreçten kaçmayalım. Kimsenin bundan rahatsız olmasına gerek yoktur. Geçirdiği onca değişiklikle adeta 'yamalı bohçaya' dönen anayasayla yaşamaya devam etmek, siyaset için de ülke için de taşınması zor bir yüke dönüşmüştür.
İnsanı önceleyen, milletin çeşitliliğini ve zenginliğini yansıtan, toplumun gerisinde kalan değil, topluma dinamizm katan bir anayasa hedefliyoruz.
Türkiye olarak bugüne kadar nasıl Libya halkını yalnız bırakmadıysak, bu zor günlerinde de tüm imkanlarımızla kardeşlerimizin yanındayız."