Son dakika: Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, NTV canlı yayınında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Sözcü Kalın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın Rusya Devlet Başkanı Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy'le görüşeceğini açıkladı.
İbrahim Kalın'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;
Suriye ile yapılan toplantıların devamı gelecek. Biz baştan beri bu krizin daha fazla derinleşmiş savaşla değil, ancak müzakere yoluyla BM parametreleri çerçevesinde çözüleceğini söyledik. Ama rejim ayak diredi. Çeşitli bahanelerle Anayasa sürecini sabote etti, Astana sürecini tıkadı, Cenevre süreci adeta buharlaşmış oldu. Bizim temel kaygımız, savaşın devam etmemesi ve Suriye kaynaklı terör saldırılarının Türkiye'ye tehdit oluşturmaması ve insani krizin derinleşmemesi. Bu üç başlık açısından baktığınızda bizim perspektifimiz hala aynı, değişmedi.
Harekatlarımız olmasaydı, bölgede terör koridoru kurulacaktı. Suriye terör örgütlerinden temizlenmeli ve mülteciler için güvenli geri dönüş sağlanmalı. Suriye ile görüşmenin buraya yapacağı katkı bizim için önemli. Zaten kalkış noktamız da bu. Burada Türkiye'nin güvenlik kaygıları nedir. PKK'nın oradaki mevcudiyetidir, adı SDG olmuş,YPG/PYD olmuş önemi yok. Türk askeri orada olduğu için PKK devletinin kurulması önlendi. Biz o saptamayı yapmasaydık PKK orada Irak sınırından Akdeniz'e kadar bir terör koridoru haline getirecek, devlet, devletçik gibi bir şey ilan edecekti. Bunu da Amerikan bayrakları altında yapacaktı.
Bununla ilgili belirlenmiş bir takvim yok. Öncelikle belki savunma bakanı, istihbarat başkanımızın yaptığı toplantının takibi ve devamı mahiyetinde toplantılar olabilir. Dışişleri bakanımızın toplantısı olacak ama takvimi belli değil. Önümüzdeki aylarda bu alanda yeni toplantılar, görüşmeler olabilir. Görüşmelerin cumhurbaşkanları düzeyine çıkması için henüz daha yapılması gereken çok şey var. Bugünden bir şey söyleyemem, önümüzdeki üç ay içinde mi olur, altı ay içinde mi olur, olur mu olmaz mı... Şu anda bunu söylemek için erken, sürecin seyrine bağlı.
Suriyeli muhalifleri baştan beri destekledik, desteklemeye de devam ediyoruz. Muhalif derken, Suriye halkının bir parçası olduğunu ve Suriye'nin geleceğinde kilit rol oynayacak aktörler olduğunu hatırlatalım. Buradan negatif bir anlam çıkmamalı. Bunlar son tahlilde en temel demokratik hakları ihlal edilmiş insanlar ve öbür insanlar için mücadele eden Suriyeliler. Biz bugüne kadar Suriye muhalefetini hiç yüzüstü bırakmadık. Bugün Mevlüt (Çavuşoğlu) beyin onlarla yaptığı toplantı, onlara tekrar bu güveni vermek içindi. Biz onlarla her zaman temas halindeyiz. Onları ortada bırakmak söz konusu değil. Bütün bunların nasıl seyredeceği rejimin tavrına bağlı. Türkiye bir el uzattı, bu eli havada bırakmayacaklarını düşünüyoruz.