Son dakika haberleri... Fenerbahçe Spor Toto Süper Lig'in 37. haftasında evinde Karagümrük'le 0-0- berabere kaldı. Bu mücadeleyi spor yazarları kaleme aldı. Erman Toroğlu'nun yazdıkları ise sosyal medyanın gündemine oturdu.
ERMAN TOROĞLU
"Üst üste maçlar... Biri bitiyor biri başlıyor. Kalite yine yok.
Heyecan eh işte!.. Her şey belli... İkincilik hikayesi var. Onda da Fenerbahçe futbolcular 'beraberlik bize yeter, ne olur ne olmaz' deyip sağlama oynuyor. Ama seyirci memnun olmuyor! Tabii burada da futbolcular haklı... Hücuma gidersin bir kontra yersin, yanarsın. Hedefe ulaşıyorsan skoru koruyacaksın. Bu sonuçtan sonra Fenerbahçe'nin de ikinciliği kesinleşti. Haftaya da 3 ve 4. belli olacak.
Tuhaf bir ligi bitiriyoruz.
Federasyonuyla, kulüp yöneticileriyle, teknik direktörleriyle, futbolcularıyla ve özelikle hakemleriyle... Maalesef ama maalesef seneye yine aynı aktörleri seyredeceksiniz. Bu seneden iyi olacağını zannetmiyorum.
Masa başı çok olacak. Masada ve VAR'da kim kuvvetliyse onlar kazanacaklar. Ne kadar iddialı konuşuyorum değil mi? Tecrübelerime dayanarak söylüyorum. Keşke öyle olsa...
Çatır çatır bir lig olsa... Hakemlerin sahada, VAR'dakilerin televizyon başında sağı solu oynamasa...
Genel sekreter genel sekreterliğini yapsa, hukuk kurulu, tahkim kurulu, disiplin kurulu birbirlerine şeker atmasalar şöyle çatır çatır bir lig olsa... Maçları seyretmek için yarım saat önce televizyonun başına otursak. İnşallah bugünleri görebiliriz. Bana biraz uzak geliyor ama umarım yanılırım."
EMRE BOL
Fenerbahçe'de bazı oyuncular olmayınca makine bozuluyor.
Her oyuncu bir başkasının yaptığını yapamıyor. En güzel örnek ise Gustavo ve Nazım... Gustavo artık hücum özelliğini kaybetmiş durumda... Sadece kesmeyi, bozmayı düşünüyor. Hal böyle olunca Fenerbahçe'nin el freni oluyor!
Nazım ise bekte Osayi'nin yaptığının yarısını yarısını yapamıyor. Bu sefer diğer oyuncuların da dengesi bozuluyor.
Birlikte oynamaya alışkın takımın ayarlarını bozuyorlar.
Her şey bir yana dostlar; hiçbir anlamı olmayan bir karşılaşmayı, "kapalı gişe" oynamak çok ama çok önemlidir. İnanın herkese nasip olmaz. Fenerbahçe taraftarı önümüzdeki sezon bu alışkanlığını devam ettirirse takımın önünde kimse duramaz.
İrfan Can gerçekten çok özel bir oyuncu... Takımda transferiyle ilgili birçok oyuncu konuşuluyor.
Yönetimin ilk önceliği İrfan Can olmalı. Bu takımın aklı, kalbi, sarısı, laciverti İrfan Can olacak. Yaptığı ortalara, asistlere vuracak bir santrfor bulunursa İrfan'ın heykeli dikilir. Buna emin olun.
UĞUR MELEKE
Futbolun en ilkel gerçeklerinden biri şudur: “İyi futbol, iyi futbolcuyla oynanır.” Planınız ne kadar stabil olursa olsun, şemanıza-organizasyonunuza ne kadar sadık kalırsanız kalın, bir noktada çok temel bir aksaklık devreye girebilir. Ve elinizi kolunuzu bağlayabilir. Ona da “kalite” diyebiliriz en basit haliyle. Dün Fenerbahçe’nin yaşadığı sorunu en az sözcükle böyle ifade edebiliriz bence
AHMET ÇAKAR
Fenerbahçe ikinciliği garantilemek için çıkmıştı fakat son maça kaldı. Ligden düşmesi kesinleşen Yeni Malatya'yı yendikleri taktirde Konyaspor hangi sonucu alırsa alsın Fenerbahçe ikinci olacak. Büyük bir sürpriz olacağını sanmıyorum. Dün geceki maça baktığımızda Fenerbahçe'nin haftalardır başarılı olduğu sistemle başladığını görüyoruz. Önde basıyorlar, çabuk çıkıyorlar ama özellikle ilk yarıda fazla üretemediler. Bazı oyuncular üretken olmadıklarında veya pozisyona giremediklerinde Fenerbahçe duruyor. Mesela Serdar Dursun, mesela Rossi, mesela İrfan Can... Özellikle İrfan'dan çok şey beklenmesine rağmen bazı maçları iyi bazense etkili değil. Özellikle ilk yarıda Karagümrük pasla çıktı ve asla Fenerbahçe'nin oyunu domine etmesine izin vermedi. İkinci yarıda da Osayi'nin kaçırdığı gol var. Aynı Osayi ilk yarıda da Karagümrük defansının hatasından kaynaklanan pozisyonda önemli bir golü harcamıştı. Bu pozisyonlarda vuruş tekniği çok önemli. Her ikisinde de Osayi sert vuramadı. Tıpkı Rossi'nin ikinci yarıda yakaladığı pozisyon gibi. Top onun da sağ ayağına geldi ama bu ayağı etkili olamadığı için o da başarısızdı. Fenerbahçe daha hakim oynamasına rağmen Karagümrük'ün de önemli atakları var. Hele son dakikalarda Pesiç kafayı iyi vursa Fenerbahçe dün gece kaybederdi. Sonuca baktığımızda F.Bahçe için ikincilik sadece bir maç kadar uzakta. Halil Umut Meler genelde iyi ama bazen gereksiz kartlar gösteriyor. Mesela son dakikada Osayi'ye gösterdiği gibi. Kesin yanlış... Yine ikinci yarıda İrfan Can'a bir faul var, itiraz etti diye sarı kart çıkardı. Ama yine de Türkiye'nin en kalburüstü hakemlerinden biri.
GÜRCAN BİLGİÇ
Kadıköy'e eski günlerini yaşatan, Fenerbahçe taraftarının kendi gösterisini yaptığı bir maç izledik. Saha kenarındaki İsmail Kartal ve Volkan Demirel ile stat atmosferinin kendi duygusunu oluşturduğu ayrı bir de hikayesi vardı gecenin.
Son hafta maçında, üst düzey konsantrasyon ve mücadele ile oynayan iki takımın olması da günün "bonus" hakkı. "Bitti, gidelim" havasından uzak, iddiasından vazgeçmeyen teknik adamların ve oyuncular vardı sahada. Şampiyonlar Ligi'nin yolunu açmak için İsmail Kartal'ın öncelikli hedefi bir puan olmalıydı. Yine de İrfan Can'ı, üçüncü bölgede tutarak çift forvet gibi organize etti takımını. Mert Hakan'ın temposunun eksikliğini hissettiler her dakika.
Volkan Demirel, oyunun tempo kazanmasına izin vermeden, kanatlarını kapattı. Hızlı hücum için fırsat beklerken, Fenerbahçe'nin merkezdeki sıkıntısının da peşine düştü.
ÖMER ÜRÜNDÜL
Sezon sonu formalite maçı... Ama sanki sezon ortasında önemli bir puan mücadelesi gibi disiplinli, taktik savaşına sahne olan seyir zevki güzel bir karşılaşma izledik. Bana göre alışılmış dışı bu görüntünün bir numaralı nedeni stadı dolduran 50 bin seyirciydi. İlk yarı hemen hemen denk geçti. Biraz daha F.Bahçe oyunu kontrol ediyordu. Ama ofansif güç sınırlı idi. Tek net pozisyonu Osayi değerlendiremedi. Karagümrük ise ofansif girişimlerde daha verimliydi. Kaleci Altay iki çok önemli kurtarış yaptı. İkinci devrenin ilk 30 dakikasını F.Bahçe domine etti. Gol için bir hayli karşı kaleyi zorladılar. Ama Karagümrük'ün kompakt savunmasını pozisyonlara dönüştüremediler. Güzel bir verkaç sonucu Rossi de önemli bir pozisyonu harcadı. Son 15 dakikada ise oyunun kontrolünü Karagümrük eline aldı. Karşı kaleyi de ciddi bir şekilde tehdit ettiler. Gustavo'nun mükemmel şutunu, kaleci Viviano aynı güzellikte kurtardı. Sonuç değişmedi. F.Bahçe'nin dün çok etkili olamamasının tabii ki önemli bir nedeni vardı. Takımın temel direği Crespo'ya bir de fiziki açıdan iyi olan Mert Hakan'ın yokluğu eklenince son haftalardaki alışılmış orta saha dinamizmi doğal olarak kayboldu. 60 dakika Emre Mor ile Ferdi'nin aynı kulvardaki mücadelesini keyifle izledim. Emre Mor, büyük yeteneklerine ihanet eden bir genç. Ama galiba Volkan Demirel ona biraz iyi geldi. Karagümrük'te Pesic, Burak ve Caner Erkin çok iyi oynadılar. Volkan Demirel'i de kutluyorum. Ama bir eleştirim var; Ahmed Musa'ya 65 dakika nasıl tahammül ettin...