Irak'ın kuzeyindeki Gara bölgesine yapılan Pençe Kartal-2 Harekatı ile ilgili dün TBMM'yi bilgilendiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Gara şehitlerinin ailelerini Belçika numaralı bir telefondan arayıp, 'Deyin ki 'Buralar bombalanmasın' dediler. Ölümlerini de istismar etmeye çalıştılar" dedi. 24 Temmuz 2016'da Muş'tan kardeşinin düğün konvoyuyla memleketi Mardin'e dönerken Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan Gara şehitlerinden polis memuru Vedat Kaya'nın babası Şeyhmus Kaya, Pençe Kartal-2 Harekatı'nın başlamasının ardından Belçika, Almanya gibi birçok ülkeden tanımadığı kişiler tarafından aranıp, oğlunun devlet tarafından öldürüldüğü söylendiği ifade etti.
HDP binası önüne 5 Eylül 2019'da gelerek oğlu Vedat için oturma eylemine katılan Şeyhmus Kaya, kendisini arayan kişilerin sözlerine kanmadığını ifade ederek, şöyle konuştu: "Cumhurbaşkanıma, İçişleri Bakanıma, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanıma ve devletime teşekkür ediyorum. Oğlum 6 yıldır terör örgütünün elindeydi. Alçaklar benim çocuğumu şehit ettiler. Belçika'dan, Almanya'dan, diğer ismini sayamadığım birçok ülkeden beni arayıp, 'Senin oğlunu devlet öldürmüş. Devlet, jetlerle senin oğlunu bombardımana tutmuş. Öldürmüş' dediler. Ben bu alçakların sözüne kanmıyorum.
Bunlar şehitlerimizin kanında boğulacak. Bize çamur atmaya gerek yok. Biz onları tanıyoruz. HDP, PKK aynı sınıftaki insanlar. Bunlar utanmıyor. Bunları fitil fitil burunlarından getireceğiz. Güvenlik güçlerimiz, askerimiz, polisimiz bunların hakkından gelecek. Benim oğlumun kanı yerde kalmayacak. Ne mutlu bana ben şehit babasıyım. Bizi kandıramazlar. 6 sene benim oğlum orada kaldı, bunlara kanmadı. Kendi çizgisinden vazgeçmedi. Bak oğlum şehit oldu ve kendi toprağına döndü."
Şeyhmus Kaya, Gara'da şehit edilenlerin bombalamada ölmediğini ifade ederek, oğlunun cenazesi Malatya'da kendisi yıkadığın ve vücundan sadece kurşun izinin olduğunu söyledi. Kaya, "Ben Malatya'da, oğlumun cenazesini yıkadım. Kafasından vurulmuş. Bombalanmış olsaydı 10 parçaya ayrılırdı. Bu yalanlardan artık utanmalılar. Bunlar Kürt falan değil. Bunlar kimseyi temsil etmiyor. Herkesin bunu öğrenmesi lazım. Bunlar akıttıkları şehit kanında boğulacak. Köşeye sıkışmış. Hepsinin kökü kazınacak. Bunlar onların yanına kar kalmayacak. Ben HDP il binasında yaklaşık 2 sene durdum. 9 çocuğum vardı. 8 çocuğum kaldı. Her 8'ini de feda edeceğim. Oğlumun kanı yerde kalmayacak. Ben devletimin yanındayım. Hiç kimsenin şüphesi olmasın" diye konuştu.
(DHA)