Son dakika haberi: Omicron ile ilgili olarak bilim insanlarından peş peşe açıklamalar geldi. Ege Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zafer Kurugöl, Omicron'dan korunabilmek için 8,4 kat daha fazla antikora ihtiyaç duyulduğunu belirtirken Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, Omicron'a karşı 3'üncü doz çağrısında bulundu. İşte dakika haberinin detayları...
Ege Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zafer Kurugöl, son günlerde Türkiye’de de görülen koronavirüsün yeni varyantı Omicron ile ilgili değerlendirme yaptı. Bilinenin aksine Omicron varyantının Delta varyantından daha hafif seyrettiğine dair kesin bir kanıt olmadığını ifade eden Prof. Dr. Kurugöl, yeni varyanttan korunabilmek için klasik virüse kıyasla 8,4 kat daha fazla antikora ihtiyaç olduğunu belirtti. Prof. Dr. Kurugöl, önceden Covid-19'u atlatanların antikor nedeniyle virüse karşı koruyuculuğu yüksekken Omicron varyantı ile birlikte yeniden virüs kapma riskinin 5,4 kat daha arttığını açıkladı.
Prof. Dr. Kurugöl, "İngiltere'de 330 bin Covid-19 hastasıyla yapılan araştırma gösteriyor ki; Omicron'un Delta'dan daha hafif olduğuna dair kesin kanıt yok. Öte yandan Omicron'a karşı hastalığı geçirseniz de koruyuculuğunuz ancak yüzde 19'dur. Omicron varyantında iki doz aşılıysanız yüzde 20-24, üç doz aşılıysanız yüzde 80'e yakın koruyuculuk oluşuyor" dedi.
Omicron varyantının pandeminin seyri açısından olumsuz bir etkisi olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kurugöl, "Tam bir şeyler düzene girerken virüsün yapmış olduğu bu büyük mutasyon, birçok şeyi olumsuz etkiledi. Üç temel konuda değişiklik oldu. Bulaşıcılık, hastalık şiddeti ve aşılara karşı direnç değişti. Ülkemizde ilk Omicron vakasının bildirilmesinin ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yüzde 10'dan fazla vaka olduğunu açıkladı. Oxford Üniversitesi tarafından yayınlanan günlük verilere göre, Türkiye için yüzde 42,19'luk bir orandan söz ediliyor. Sağlık Bakanı'mızın açıklamaları Türkiye için durumu çok daha iyi ifade ediyordur. Ancak kesin olan şey Omicron'un çok kısa bir şekilde bu oranların çok daha üstüne çıkacağıdır" diye konuştu.
İki doz Sinovac ve ardından iki doz BioNTech aşısı olan gruba da dikkati çeken Prof. Dr. Zafer Kurugöl, "İki doz Sinovac ve daha sonra iki doz Biontech olmuş kişiler için şu anda alınmış karar son aşının ardından 6 ay sonra aşı yapılması gerektiği yönünde. Omicron varyantından korunmak için çok daha yüksek antikora ihtiyaç olduğunu göz önüne aldığımızda risk grubundaki kişilere 6 ayı beklemeden hemen üçüncü doz aşının yapılması gerekir. İki doz Sinovac artı iki doz BioNTech aşılı birçok kişi enfekte olmaya başladı, hatta ağır enfeksiyon geçirip yoğun bakıma yattı. Bu nedenle, sağlık personeli, 65 yaş üstü ve risk grubundaki iki doz Sinovac ve ardından iki doz BioNTech aşısı olmuş kişilere son aşıdan 6 ay sonra değil, 3 ay sonra güçlendirme dozu yapılması daha uygun olur" ifadelerini kullandı.
Önlemlerin sıkı tutulması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Kurugöl, "Nasıl olsa Omicron daha hafif diye düşünen gençler olabilir. Önlemleri almazsanız, yeni aşınızı olmazsanız, maskenizi takmazsanız, hastalığa yakalanma riskiniz yüksek. Bu enfeksiyonun hafif geçeceğinin bir garantisi yok. Ağır geçirmeyeceğinizi, yoğun bakımlık olmayacağınızı, hatta yaşamınızı kaybetmeyeceğinizi kimse garanti edemez. Bu yüzden lütfen gerekli önlemleri alalım, hatırlatma dozlarımızı yaptıralım, maske takmaya özen gösterelim. Bu şartlarda kapalı alanda yılbaşı kutlamak çok riskli" diye konuştu.
Prof. Dr. Tevfik Özlü ise Omicron varyantından korunmada mevcut salgın tedbirlerinin önemini vurguladı. Özlü, “Bulaşma açısından, kişisel korunma tedbirlerine çok uyumak lazım. Bu varyanta karşı da bizim yapacağımız şey aslında daha önceden bildiğimiz şeylerin aynısı, farklı bir şey gerekmiyor. Mümkün olduğu kadar kapalı alanlara, sosyal alanlara girmemek lazım. Kalabalıklara sokulmamak lazım. Diğer insanlarla mesafeyi korumak lazım ve sosyal alanlarda mutlaka maskeyi usulüne göre kullanmamız lazım. Bunlara dikkat edersek sorun olmuyor. Mesela biz her gün burada hastanede, poliklinikte, serviste, yoğun bakımda Covid pozitif hastalarla temas halindeyiz. Bunlara dikkat ettiğimiz için kendimizi koruyabiliyoruz. Yoksa biz hemen hastalanırız. Ama bunlar işe yarıyor. Yani bunlara uyduğunuz zaman kendinizi korumuş oluyorsunuz. Dolayısıyla Omicron’a karşı da yapılacak şeyler aşağı yukarı belli” diye konuştu.
Üçüncü doz aşının mutlaka yaptırılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Özlü, “Bunların dışında elimizde geçen yıl olmayan aşı var. Şu anda herkes ikinci, üçüncü doz aşısını yaptırmış olmalı. Eğer iki doz aşı yapılmışsa aradan 3 ay geçmişse mutlaka üçüncü dozları yaptırmak lazım. Çünkü yapılan çalışmalar Omicron’un iki doz aşıya rağmen aşıdan çok etkilenmediğini gösteriyor. Ama üçüncü doz aşıda etkilenme oranı yüzde 80’e kadar yükseliyor. İki doz aşıda yüzde 30, yüzde 40’larda ancak etkileniyor. Dolayısıyla üçüncü doz aşıları hızlı bir şekilde yaptırmakta yarar var. Bunlara dikkat edersek tekrar kapanmalar ve yasaklamalara gerek kalmadan bu süreci en az zararla atlatabiliriz diye düşünüyorum. Omicron'un daha hafif bir hastalığa neden olduğu söyleniyor. Gelen bilgiler bu şekilde, ama daha çok gençlerde hastalık yaptığı yönünde bilgiler var ancak bunlar yanıltıcı olabilir. Çünkü Afrika’da ortaya çıktı. Afrika'da nüfus zaten genç nüfus yani genel itibarıyla ve gençlerde zaten hafif seyrediyor. Avrupa'da da gençlerin çoğu aşısız. İhtiyarlar yaşlılarda aşılanma oranı daha fazla. Onun için gençlerde görülmesi, aşısız olmaları nedeniyle olabilir. Yani bu varyantın özelliği olmayabilir” dedi.
Kaynak: DHA
