Çin'in uzun yıllardan beri "ABD'den yararlandığını" ve bunun da bir önceki Başkan Barack Obama döneminde arttığını savunan Trump, Çin'in Dünya Ticaret Örgütünde "gelişmekte olan ülke" konumunda bulunmasının da bu ülkeye birçok avantaj sağladığını belirtti.
Trump, Çin'in, Güney Çin Denizi'ndeki tutumuna ilişkin, "Çin'in Pasifik Okyanusu'nda hukuksuz yollarla hak iddia ettiği topraklar, seyrüsefer serbestisini ve uluslararası ticareti tehdit ediyor. Ayrıca Çin, Hong Kong'un otonomluğunun korunmasına ilişkin dünyaya verdiği sözü de tutmadı." ifadesini kullandı.
ABD'nin, Çin ile "açık ve yapıcı" bir ilişki istediğini ancak bunu yaparken de ulusal çıkarları koruması gerektiğini belirten Trump, "Çin hükümeti sürekli olarak bize ve birçok başka ülkeye verdiği sözü tutmadı. Bu aşikar gerçekler görmezden gelinemez ya da bir kenara itilemez." görüşünü paylaştı.
Trump ayrıca, ABD'nin "fikri mülkiyetini" de korumak istediklerini vurgulayarak, "Ülkemizin önemli üniversite araştırmalarını daha iyi korumak için, potansiyel güvenlik tehdidi olarak gördüğümüz Çin'den gelen bazı yabancı vatandaşların da ülkeye girişini askıya alıyoruz." bilgisini verdi.
Trump, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından dolayı da Çin'i sorumlu tutarak, "Çinli yetkililer, DSÖ'ye karşı bildirim yapma sorumluluklarını yerine getirmedi ve dünyayı yanlış yönlendirmesi için DSÖ'ye baskı uyguladı." dedi.
Salgının başlarında DSÖ'yü dinlemeyerek Çin'e seyahat yasağı uyguladığını anımsatan Trump, şöyle konuştu:
"Çin'in DSÖ üzerinde mutlak bir hakimiyeti var. ABD, DSÖ'ye yılda neredeyse 450 milyon dolar fon sağlarken, Çin sadece 40 milyon dolar ödedi. DSÖ'den esaslı reformlar yapmasını istedik ancak onlar harekete geçmeyi reddetti. DSÖ, oldukça ihtiyaç duyulan reformları yapmadığı için biz de bugün DSÖ ile ilişkimizi sonlandırıyoruz. Bu örgüte sağlanan fonları, hak eden acil küresel sağlık durumlarına aktaracağız."
Dünyanın Çin konusunda bazı sorulara yanıt aradığına işaret eden Trump, bu salgın döneminde ABD'nin tedarik zincirinin dışa bağlılığının zararlarını da net bir şekilde gördüklerini vurguladı.
Trump, finansal piyasalar konusunda kurulan çalışma grubuna da, ABD finansal piyasalarında yer alan Çinli şirketlerin eylemleri üzerinde çalışma emri verdiğini bildirdi.
Çin'in bu hafta, Hong Kong'un 1984'te imzalanan Sino-İngiliz Ortak Deklarasyonu ile edindiği idari özerkliği ve özgürlüklerine zarar veren eylemlere kalkıştığını belirten Trump, "Çin'in son adımları göstermiştir ki Hong Kong artık yeterince otonom bir bölge değildir. Çin, 'iki sistem, tek ülke' formülünü, 'tek ülke tek sistem' olarak değiştirdi. Bu nedenle de, yönetimimine Hong Kong'a verilen politika ayrıcalıklarını kaldırılması talimatı veriyorum." diye konuştu.
Trump ayrıca, "ABD, Hong Kong’un otonomisine zarar veren Çin ve Hong Konglu yetkililere de yaptırım için gerekli adımları atacak." dedi.