Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile Süleyman Soylu arasındaki gerginlik devam ediyor. Özdağ, bugün yaptığı basın toplantısında Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na çağrıda bulunarak “Ahmet Davutoğlu’nun sokağa çıkamazlar diye vermiş olduğu 4 isimden birisi Haziran-Kasım 2015 arasındaki süreçte Süleyman Soylu’dur” dedi.
İşte Ümit Özdağ’ın Süleyman Soylu hakkında çok sert ifadeler kullandığı basın toplantısındaki o sözlerinden satır başları:
“Türkiye’nin en büyük sorunu sığınmacı meselesidir. 7 milyon 730 bin kayıtlı yabancı yaşamaktadır. Kayıt dışı olanlarla birlikte rakamlar 10 milyonu geçmiştir. Şimdi çok tehlikeli bir oyun oynuyor Süleyman Soylu ve ekibi. Süleyman Soylu basın toplantısında şöyle bir ifade kullandı; ‘15 Temmuz’da yarım bıraktıklarımızı tamamlayacağız’ dedi. Buradan soruyoruz 15 Temmuz‘da neyi yarım bıraktınız?
Süleyman Soylu ‘buramıza kadar geldi’ diyor. Süleyman Soylu içişleri bakanlığının başındaki kişi. Devletin bütün imkanları Süleyman Soylu’nun elinde eğer bir suç varsa bu suça hazırlık yapan unsurlara karşı neden hala adım atarak harekete geçmiyorsunuz. Yoksa ekonomiyi kurtaramadık. Kurtarma ihtimalimiz de yok onun için bir seçim mühendisliği yaparak Haziran-Kasım 2015 arasında olduğu gibi kamuoyunu manipüleye yönelik bir sürece mi hazırlanıyorsunuz? Süleyman Soylu Türkiye’nin milli güvenliği için tehdit haline gelmiştir. Süleyman Soylu pimi çekilmiş bir el bombası gibidir. Yapmış olduğu açıklamalar Türkiye’nin güvenliğini sağlamaya yönelik değil aksine Türkiye’de politik istikrarı tahrip edici açıklamalardır.
Ahmet Davutoğlu’nun sokağa çıkamazlar diye vermiş olduğu 4 isimden birisi Haziran-Kasım 2015 arasındaki süreçte Süleyman Soylu’dur. Ahmet Davutoğlu’na tekrar çağrıda bulunuyoruz. Ne oldu bu tarihler arasında? Gerçekten ne oldu? Bırakın parti oyunlarını onlardan bahsetmiyoruz. Daha büyük bir şeyler oldu. Ankara’da otogarın önüne bomba nasıl geldi? Bundan bahsediyoruz sayın Davutoğlu? Nasıl orada 100’den fazla insanımız öldü? Bundan bahsediyoruz sayın Davutoğlu. Siz cevabı biliyorsunuz. Artık bu cevapları Türk halkına vermek zorundasınız. Eğer siyasi parti genel başkanıyım diyor ve Türkiye’yi yönetme iddiası taşıyorsanız bunu söyleyebilecek yüreğe sahip olmanız lazım! Yoksa evinize dönün Türk halkı bu soruların cevaplarını 2023 seçimlerine kadar önüne çıkacak şeyleri görmek için de bilmek istiyor. Ve bu cevabı verebilecek kişilerden birisi de sizsiniz.”