Yarbayın eşi Nilüfer Tatar, cenazede eşinin ikinci defa tutuklanma kararına tepki gösterdi.
Amirallere suikast soruşturması kapsamında Poyrazköy’de ele geçirilen belgelere ilişkin gözaltına alınıp tutuklanan ve itiraz üzerine İstanbul nöbetçi 11. Ağır Ceza Hâkimliği’nce perşembe günü serbest bırakılan Deniz Yarbay Ali Tatar (42), Üsküdar Beylerbeyi’ndeki Deniz Assubay Hazırlama Okulu tesisleri lojmanlarındaki evinde önceki gün 10.30’da tabancayla başına ateş ederek yaşamına son verdi.
Bir kız çocuğu babası Tatar’ın cumartesi günü, hakkında yakalama talimatı çıktığını öğrenince bunalıma girerek intihar ettiği öne sürüldü. Karacaahmet Cemevi’nde dün ikinci vakti düzenlenen cenaze törenine katılan Ali Tatar’ın eşi Nilüfer Tatar, ”Kocamın katili Savcı Süleyman Pehlivan bu isimi aklımdan silmeyeceğim. Kocamı elimden aldı, şimdi ifadeye alsın” dedi.
Anne Satı Tatar da törene katılan komutanlara sarılarak, “Benim oğlum da sizin gibi askerdi” diye ağladı. Kardeşi Ahmet Tatar da tören boyunca gözyaşlarını tutamadı.
Son sözü “Hoşçakalın” Yarbay Ali Tatar’ın yakınları, “Cuma günü eşine psikolojisinin bozulduğunu söyledi. Psikologdan, pazartesi gününe randevu almışlar. Cumartesi günü de yakalama talimat gelince psikolojisi bozulmuş, intihar etmiş” dediler. Adının açıklanmasını istemeyen bir akrabası, cumartesi günü yaşadıkları şoku şöyle anlattı: “Cuma akşamı bir celp geldi. Yakalama kararıymış. Tekrar mahkemeye gitmesi gerekiyormuş. Ali Tatar, çok üzüldü. Zaten bunalımdaydı. Daha önce ağabeyine, ‘Çocuklarım size emanet. Hiç bir suçum yok. Benimle uğraşıyorlar’ diyordu. İntiharı kafasına koymuş gibiydi. Cumartesi günü, saat 11.00’de onu mahkemeye götürecektik. Eşi, yakınları da birlikte gidecekti. 10.30 gibi evden çıkmadan önce, ‘Midem çok kötü oldu. Banyoya gitmek istiyorum’ dedi. Banyoya girdikten sonra silah sesi geldi. Kapıyı açık bırakmıştı. Koştuk, kanlar içinde yerde yatıyordu. Henüz ölmemişti. Karısına, ‘Hoşçakalın’ dedi. Hastaneye kaldırırken yolda yaşamını yitirdi.”
Tatar, MİT ve İstanbul Emniyeti’ne gelen bir ihbar postasıyla başlatılan “Amirallere suikast” soruşturması kapsamında geçen 7 Aralık’ta Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı’na ifade verdi. Ali Tatar kendisi ile aynı soruşturmada ifade veren Teğmen Sezgin Demirel ile birlikte nöbetçi 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nce tutuklandı. Yarbay Tatar’ın avukatı nöbetçi 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz etti. Mahkeme, 16 Aralık’ta Tatar’ın tahliyesine karar verdi. Savcının itirazı üzerine bu kez mahkeme, 18 Aralık’ta Tatar hakkında yakalama kararı çıkardı. Yarbay Tatar, yakalanıp gözaltına alınacak, yakalama kararının yüzüne okunmasının ardından cezaevine gönderilecekti. Tatar’ın öldüğüne dair belgenin savcılığa ulaşmasının ardından hakkındaki kovuşturma düşecek.
Cemevinde tören Yarbay Ali Tatar için dün Karacaahmet Cemevi’nde tören düzenlendi. Tatar, bugün Ankara Kocatepe Camii’nde düzenlenen törenden sonra toprağa verilecek.
Selam durdular Yarbay Ali Tatar için dün cemevinde düzenlenen cenaze törenine silah arkadaşları da katıldı.
Üç sır ölüm Ergenekon soruşturması sürecinde, kritik noktalarda bulunan üç önemli isim intihar etmişti.
Emekli Albay Abdülkerim Kırcı İtirafçı eski PKK’lı terörist Abdülkadir Aygan’ın güneydoğudaki faili meçhullerin sorumlusu olarak gösterdiği asit kuyularına insanları atan kişi olarak işaret ettiği Jitemci Emekli Albay Abdülkerim Kırcı, Ankara Güvercinlik’te askeri lojmanlarda 19 Ocak’ta intihar etti.
Özel Harekât Dairesi Başkanı Behçet Oktay Özel Harekat Dairesinin 13 yıllık başkanı Behçet Oktay, 27 Şubat’ta tabancasıyla başına ateş ederek intihar etti. Oktay’ın Ergenekon soruşturmasında isminin geçmesi ve bir diziye silah kiralanması nedeniyle hakkında çıkan haberler nedeniyle çok zor günler geçirdiği belirtilmişti. Oktay, Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan İbrahim Şahin
in sağ kolu olarak gösteriliyordu.
Emekli Kurmay Albay Ali Bergütay Varımlı Milli Savunma Bakanlığı Teftiş Başkanlığı da yapan, Ergenekon Davası’nda ifade veren rütbeliler arasında bulunan Emekli Kurmay Albay Ali Bergütay Varımlı, 21 Kasım’da Göztepe’deki evinin 10’uncu katından atlayarak yaşamına son verdi. Varımlı, eski Deniz Kuvvetleri komutanlarından İlhami Erdil’in yargılandığı davada tanıklık yapmıştı.