Yargılandığı "Odatv" davasında Denetimli Serbestlik Yasası kapsamında tahliye olan gazeteci Soner Yalçın, Türkiye’de aydınların ve gazetecilerin üzerinde devlet baskısı olduğunu savunarak, "Gazetecilere de tıpkı milletvekilleri gibi söz söyleme dokunulmazlığı istiyoruz” dedi.
Gazeteci Soner Yalçın, Denetimli Serbestlik Yasası gereği bugün Levent Polis Merkezi’ne gelerek ilk tutanağına imza attı. Yalçın’a destek için Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Süheyl Batum ile İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve çok sayıda vatandaş karakol önünde toplandı. Burada konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ile CHP Milletvekili Batum, “Baskılarla aydınların susturulmaya çalışıldığını” iddia etti.
Soner Yalçın, saat 13.45 sıralarında Levent Polis Merkezi’ne geldi. İşlemin ardından karakoldan çıkan Yalçın, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yalçın, “Her hafta buraya gelip imza atmam gerekiyor ve bildiğiniz gibi yurt dışına da çıkış yasağım var. Bu kalabalığın burada olmasının sebebi, Soner Yalçın’ın fiziki zorluklar nedeniyle buraya gelip imza atmasına karşı çıkmak değildir. Biz burada bu nedenle değiliz. Burada ceberut devlet anlayışı; her daim aydını üzerine bir şüphe yaratıyor, aydını halka güvenilmez olarak tanıtıyor. Biz buna karşı çıkıyoruz. Bu ülkenin gazetecisi, aydını, sanatçısı bu toprağa bağlıdır. Bu topraktan kazıyarak da çıkaramazsınız. Aydını topluma güvenilmez olarak gösteriyorlar. Biz buna karşı çıkıyoruz. Karakol bizim karakolumuz; haftada 1 değil, her günde geliriz. Ama mesele bu değil. Mesele, aydın kıyımına son vermektir artık. Nasıl bir milletvekilinin dokunulmazlığı varsa, gazeteciye de aydına da söz söyleme dokunulmazlığı istiyoruz. Gerçeği yazana, söyleyene mutlaka eziyet ediliyor. Ya hapse atılıyor ya işsiz bırakılıyor ya da katlediliyor. Ve karakola getirilerek ‘bakın güvenilmez bir adam’ imajı doğurulmak isteniyor. Biz bunu kabul edemeyiz. Biz izin alarak düşünmeyiz, izin alarak yazmayız. Bedeli ne olursa olsun gerçeğin yanında dururuz ve durmaya da devam edeceğiz” diye konuştu.
Bir gazetecinin "Neden diğer sanıklara değil de size adli kontrol yapılıyor" sorusu üzerine Yalçın, "Onu mahkemeye sormanız gerekiyor. Bu dava, bir Soner Yalçın davası değil, bir düşünce davasıdır, bir gazetecilik davasıdır” dedi.
Yalçın, daha sonra Levent Polis Merkezi yakınındaki Beşiktaş Belediyesi’ne ait sosyal tesislere geçerek sevenlerine kitaplarını imzaladı. ‘Gazeteci tutanak imzalamaz, kitap imzalar’ sloganı ile düzenlenen programda Yalçın’a kitap imzalatanlar arasında İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ile Gazeteci Ümit Zileli de yer aldı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz