"Sosyal güvenlik reformu yapılmalı"
ANKARA (İHA) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Türkiye'de sosyal güvenlik sisteminin gün geçtikçe daha da kötüye gittiğini, bu nedenle bir sosyal güvenlik reformuna ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Sosyal güvenlik sistemine çeki-düzen verilmemesi halinde bunun faturasını gelecek nesillerin ödeyeceğini belirten Başesgioğlu, devletin kaynak aktardığı sosyal güvenlik kurumlarına "kara delik" yakıştırması yapanlara da tepki gösterdi.
Sosyal Güvenlik Danışma Kurulu Bakan Başesgioğlu başkanlığında toplandı. SSK Kavaklıdere Tesisleri'nde gerçekleştirilen toplantıya sivil toplum örgütü ve meslek örgütü temsilcileri katıldı. Toplantının açılışında konuşan Başesgioğlu, Türkiye'deki mevcut sosyal güvenlik sistemini ve yapmak istediklerini özetledi. Sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılması gerektiğini ifade eden Başesgioğlu, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı gibi sosyal güvenlik kurumlarının içinde bulunduğu durumun değişiklik yapılması gerektiğinin en iyi kanıtı olduğunu kaydetti. Başesgioğlu, Sosyal Güvenlik Reformu ile emeklilik sistemini garanti altına almayı, adil, eşit ve erişilebilir bir sağlık hizmeti sunmayı ve bilgi teknolojisine dayalı kurumsal yapıyı hayata geçirmeyi hedeflediklerini bildirdi. Türkiye'de 12 milyon 878 bin sigortalı kişiye karşın 7 milyon 870 bin emeklinin bulunduğunu anlatan Başesgioğlu, "Gerçek anlamda 4 kişinin bir emekliyi finanse etmesi gerekirken, Türkiye'de 1.6 kişi bir emekliyi finanse ediyor. Sisteme müdahale edilmezse sonuç daha da kötüye gidecektir. Türkiye'de her yıl 200-250 bin yeni emekli sisteme giriyor. Türkiye genç bir nüfusa sahip ama yaşlanma trendi önümüzdeki yıllarda daha hızlanarak devam edecektir. Şimdiden sisteme çeki-düzen vermeliyiz. Yoksa bunun bedelini gelecek nesiller daha ağır öder. Buna hakkımız yok" diye konuştu.
SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nın 2005 yılı rakamlarına göre 58 katrilyon lira (58 milyar YTL) giderleri bulunduğunu ifade eden Başesgioğlu, bu üç kurumun finansman açığının ise yüzde 4.5 civarında olduğunu bildirdi.
Tüm dünyada sosyal güvenlik kurumlarının gelir-gider dengelerinin eşit olmadığını ifade eden Başesgioğlu, devletin "sosyal devlet" olma anlayışına göre bu kurumları desteklemesinin normal olduğunu kaydetti. Sosyal güvenlik kurumlarına aktarına kaynağa, "kara delik" yakıştırması yapanlara tepki gösteren Başesgioğlu, "Bu kaynağın, 'çar-çur veya heba edilmiş' kaynak olarak gösterilmesini doğru bulmuyoruz. Ama bu kaynağın elbette makul seviyelerde olması gerekir" şeklinde konuştu.
Başesgioğlu, Sosyal Güvenlik Reformu'nun Genel Sağlık Sigortası, Emeklilik Sigortası, Primsiz Ödemeler ve kurumsal yapıdan oluştuğunu hatırlatarak, hazırladıkları 2 tasarın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşüldüğünü söyledi. Sosyal Güvenlik Reformu'nu en kısa sürede gerçekleştirmek istediklerini anlatan Başesgioğlu, "Bugün kimse, 'Benim rahatım bozulmasın' deyip, gelecek kuşaklara artarak devam eden yükü devretme anlayışında olmamalıdır. Sisteme çeki-düzen vermezsek 15-20 yıl sonra gelecek nesil bu sorunları daha ağır koşullarda tartışmaya devam edecektir. Türkiye'nin güçlü sosyal güvenlik kurumlarına ihtiyacı var" açıklamasında bulundu.
