HABER

Sosyal güvenlikte sorun var

ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mevcut sosyal güvenlik sisteminin giderek ağırlaşan sorunlarını gelecek nesillere ve kendi çocuklarına ödetmeyi hükümet olarak ve baba olarak asla kabul etmediklerini ifade etti.

Ekonomik ve Sosyal Konsey (ESK), 7 aylık aranın ardından bugün Başbakan Erdoğan başkanlığında yeni Başbakanlık binasında toplandı. Toplantı öncesinde bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, sosyal güvenlik sisteminin çeşitli yapısal sorunlarının bulunduğuna işaret etti. Türkiye'de farklı standartlara göre işleyen karmaşık bir sisteminin bulunduğunu ifade eden Erdoğan, 5 farklı sigorta rejiminin bulunduğunu hatırlattı. Erdoğan, farklı rejimlerde yer alan kişilerin sosyal sigorta haklarından farklı kriterlere göre yararlandıklarını ve tabi oldukları normların dağınık bir yapıda bulunduğunu kaydetti. Sosyal Güvenlik Sistemi'nin diğer bir önemli sorununun da sistemde gelirlerin giderleri karşılayamaması durumu olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, sistemin aktüeryal dengelerinin bozulmasından dolayı sosyal güvenlik kuruluşlarına her yıl bütçeden büyük miktarlarda transferler yapıldığını kaydetti. SSK, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur'a bütçeden yapılan transferler toplamının Gayri Safi Milli Hasıla'ya (GSMH) oranının yüzde 4.5 olarak gerçekleştiğini bildiren Başbakan Erdoğan, bu durumun finansman açısından sürdürülemez bir yapıya işaret ettiğini vurguladı. Sistemin giderek büyüyen açıklarının, önlem alınmadığı takdirde gelecek on yılları ipotek altına alacak boyutta olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, bu reformla sağlanacak tasarrufun ve sosyal güvenlik kuruluşlarının açıklarındaki düşmenin, 15 yıl sonra GSMH'nin yüzde 1'i düzeyinde olacağını açıkladı. Türkiye'nin nüfus yapısında önümüzdeki 25-30 yılda bir değişim gerçekleşeceğini ve nüfusun bu gidişle yaşlanacağını belirten Erdoğan, şu anda Türkiye'nin en önemli avantajlarından birinin genç ve dinamik bir nüfusa sahip bulunması olduğunu kaydetti. Başbakan Erdoğan şöyle konuştu: "Mevcut genç nüfus yapısına rağmen bu kadar büyük sorunlar yaşayan bir sosyal güvenlik sisteminin yaşlı nüfus sorunu yaşanmaya başlandığında sürdürülmesi asla mümkün olmayacaktır. Bundan, 20-30 yıl sonra alınması gereken önlemler ise, sizi temin ederim ki, bu reformla almakta olduğumuz önlemlerden çok daha ağır olacaktır. Mevcut sistemin giderek ağırlaşan sorunlarının bedelini tamamen gelecek nesillere, kendi çocuklarımıza ödetmeyi Hükümet olarak, bir baba olarak asla kabul etmiyoruz. Esasen sosyal güvenlik sistemimizin yaşadığı sorunlar ve bunların yarattığı olumsuz etkiler hiçbirimize yabancı değildir. Bu konular yıllardır tartışılmaktadır ve hepimiz birer vatandaş olarak günlük hayatımızda bu sorunlarla boğuşuyoruz. Hükümetimiz Acil Eylem Planıyla bu sorunları çözmeyi öncelikli bir görev olarak kabul etmiştir. Hükümet, sosyal güvenlik sisteminin bütün sorunlarını amaç, araç ve yöntem tutarlılığı sağlayacak tarzda, üçüncül bir bakış açısıyla ele almış ve kapsamlı bir reform programı hazırlamıştır."

SOSYAL GÜVENLİK REFORMU Sosyal Güvenlik Reformu ile ilgili bütün çalışmaların, sosyal tarafların, kamuoyunun ve basının her türlü öneri, eleştiri ve katkısına açık bir şekilde yürütüldüğünü belirten Başbakan Erdoğan, bu süreçte her katkının dikkate alındığını, titizlikle değerlendirildiğini ve hazırlanan kanun tasarı ve taslaklarına yansıtıldığını bildirdi. Adalet içinde kalkınma şiarıyla son 3 yılda uyguladıkları bütün politikalar değerlendirildiğinde bunların hiçbir zaman popülist, günü kurtarmayı amaçlayan politikalar olmadığının açıkça görüleceğini kaydeden Başbakan Erdoğan, göreve geldikleri günden beri Türkiye'nin uzun süredir çözülememiş, daha önceki hükümetlerin çözmeye bile yanaşmadığı bütün sorunlarını tek tek, sağduyu ve cesaretle ele aldıklarını ifade etti. Sosyal politikaların temel direği olan sosyal güvenlik sisteminin sorunlarını çözmek konusunda da hükümetin aynı azim ve kararlılığı gösterdiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ekonomide 4 yıldır hızlı bir toparlanma ve istikrar sürecinin yaşandığını, bu süreçte kesintisiz büyümenin sağlandığını, enflasyonun tek haneli rakamlara düştüğünü, bütçe açıkları ve borç stokunun Maastricht Kriterleri'ni sağlayacak düzeye indiğini, reel faizlerin yüzde 30'lardan yüzde 8'lere gerilediğini anlattı. Bu hızlı iyileşmenin üzerine oturduğu temel dayanağın kamu maliyesinde sağlanan istikrar olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, sağlanan mali disiplinin kazanımlarını sürekli kılacak her türlü önlemin, yakalanan istikrarı daha da güçlendireceğini vurguladı.

Başbakan Erdoğan, "Biz sosyal güvenlik reformlarını da bu sürece katkı sağlayacak en önemli reformlardan biri olarak görüyoruz. Sosyal Güvenlik Reform'nun öncelikli amacı bütün vatandaşlara aynı standartlarda, kaliteli ve kolaylıkla erişebileceği sağlık hizmeti sunmaktır. Tek çatı altında toplanmış, norm ve standart birliği sağlanan ve mali dengesi sağlam bir sosyal güvenlik sistemi oluşturmaktır. Buna ek olarak reformun diğer bir amacı sosyal yardım sisteminin yoksulluğu önleyecek ve etkilerini en aza indirecek şekilde yeniden yapılandırılmasını sağlamaktır. Hazırlanan reform taslağının 4 ana bileşeni mevcuttur. Bunlar emeklilik, genel sağlık sigortası, sosyal yardımlar ve primsiz ödemelerle yeni kurumsal yapı olarak sıralanmaktadır. Bu çerçevede Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanun Tasarısı hazırlanıp TBMM'ye sevkedilmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu Kanun Tasarısı ile Sosyal Yardımlar ve Primsiz Ödemeler Kanunu Tasarısı taslakları ise sosyal tarafların görüşlerine sunulmuştur. AB'ye üyelik sürecinde en kritik eşiği aşmış bulunuyoruz. İnanıyorum ki bu süreçte ülkemizin temel sorunlarından olan sosyal güvenlik alanında da ciddi adımlar atmanın artık zamanı gelmiştir" açıklamasında bulundu.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler