Sosyal medya üzerinden binlerce kadın sprem arıyor. 36 yaşındaki Louise ve 35 yaşındaki eşi Mary de onlardan biri. Louise ve Mary internetteki arayışlarında Facebook üzerinde çok sayıda grupla karşılaştı.
Bu gruplardaki profiller tıpkı flört sitelerindeki gibi. Üyeler yaşlarını, mesleklerini, cinsel sağlık durumlarını ve doğurganlık yeterliliğini paylaşıyor.
Tipik bir donör adayının paylaştığı postta “Londra’dan yapay ya da doğal döllenme. Yarı İngiliz, yarı İspanyol. Boy 1.80 cm. Koyu kahve rengi saç. Hiçbir sağlık sorunum yok. Hiç sigara ya da uyuşturucu kullanmadım. IQ test sonucum 129” gibi bilgiler yer alıyor.
“Merhaba, Midlands’dan %100 başarılı, yüksek sperm sayılı bir donörüm. Belirli sayıda insana yardım edebilirim. Daha fazla bilgi için mesaj atın”
Donör adayları, paylaştığı bilgiler içinde çeşitli kısaltmalar kullanıyor. Her bir kısatlma, çeşitli döllenme yöntemlerini ifade ediyor. AI (artificial insemination – yapay döllenme anlamına geliyor) Spermin şırınga ya da damlalıkla alınmasını ifade ediyor. PNI (partial natural insemination – yarı doğal döllenme anlamına geliyor) Alıcının içine mastürbasyon yöntemiyle alınmasını ifade ediyor. NI (doğal döllenme anlamına geliyor) Spermin seks yaparak alıcı tarafından alınmasını ifade ediyor.
Alıcıların paylaştığı bilgiler ise genellikle düğün fotoğrafları, aile fotoğrafları, finansal bilgiler gibi ayrıntılar içeriyor.
Sperm arayışındaki bir alıcının mesajı genellikle “Merhaba, ben ve eşim bir donör arıyoruz. (doğal döllenme istemiyoruz) İçki ve sigara içmiyoruz. Bir evimiz ve tam zamanlı işlerimiz var. Donörün çocukla kesinlikle iletişim kurmasını istemiyoruz. Sehayat masraflarınızı biz karşılayacağız. Etnik köken konusunda ayrım yapmıyoruz. Bizimle iletişime geçtiğiniz için teşekkür ederiz” şeklinde oluyor.
Sperm arayışındaki insanların çoğunluğunu lezbiyen çiftler oluştursa da, bekar kadınlar veya çocuk sahibi olmaya çalışan heteroseksüel çiftler de var.
Bağışçı arayan bekar kadınlardan biri ise ilanında “Merhaba, burada yeniyim. Herhangi bir donör var mı? Beyaz erkek arıyorum (mümkünse uzun boylu) 25 yaşındayım ve bekarım. Lütfen bana mesaj atın ve böylece birbirimizin beklentilerini ve isteklerini anlayabilelim” sözlerine yer verdi.
“Ben İngiliz doğumlu bir donörüm. İskoç ve Hint asıllıyım, İngiltere’de yaşıyorum. Master derecesinde iyi eğitimliyim. 38 yaşındayım. Kendi işimi yönetiyorum ve seyahat edebilirim. Saç rengim koyu kahve rengi. Göz rengim kahve rengi. Boyum 1.77 cm. Daha önce iki kadına sperm bağışladım ve ikisinin de bebekleri sağlıklı. Bunun haricinde bir tane de çocuğum var. Yalnızca yapay döllenme. Herhangi bir soru için lütfen mesaj atın”
Devam etmeden önce beklentilerin teyid edilmesi hayati önem taşıyor, zira özel bağışlarla ilgili bazı yasal düzenlemeler belirsizliğini koruyor.
Annenin ilişki durumu ve döllenme terchileri gibi faktörler bağışçıya bazı yasal yükümlülükler getirebiliyor. Konuyla ilgili hukuk uzmanları “Doğal döllenme yöntemiyle sperm bağışlayacak olan donörler, ebeveynlerin neyi kabul ettiğine bakılmaksızın her zaman çocuğun yasal babası kabul ediliyorlar” diyerek sperm bağışındaki yasal yükümlülüklerin altını çizdi.
Bununla birlikte eğer alıcılar HFEA (Döllenme ve Embriyoloji Kurumu) lisanslı bir kliniğe giderse, mevzuata göre verici herhangi bir ebevenylik yükümlülüğünden tamamen muaf oluyor. Bu yöntem aynı zamanda kapsamlı bir sağlık taraması da sağlıyor. Ancak bu yöntemin en büyük dezavantajı yüksek maliyeti.
İnternet üzerinden donör aramak ise, bir bağışçı ile tanışmanın en hızlı, en kolay yöntemi olsa da, kendi içinde bazı riskleri bar.
1 Nisan 2005 tarihinden bu yana sperm, yumurta veya embriyo bağışı ile hamile kalan kişiler çocuk 16 yaşını doldurduktan sonra donörün bilgilerine yasal olarak erişme hakkına sahip. Çocuk 18 yaşını doldurduğunda ise vericinin tam adını ve adresini öğrenebilir. Ancak alıcı ebeveynler bu tür bilgilerden haberdar değildir.
Chicago’dan 33 yaşındaki Michelle de Facebook üzerinden bağışçı bulan kadınlardan biri. Michelle ve 27 yaşındaki eşi Klara için çocuklarının gelecekte bağışçıyla iletişime geçebilmesi hayati önem taşıyor. Bu nedenle karşılarındaki en büyük zorluğun gerçekten güvenebilecekleri bir bağışçı olduğunu söylüyorlar.
Evlat edinen bir ailenin çocuğu olan ve biyolojik ailesiyle yetkişkinliğinde tanışan biri olarak Michelle’in kişisel deneyimi göz önüne alındığında bu faktörlerin ne denli önemli olduğunu söyleyen Michelle “Nereden geldiğimi bilmek benim için inanılmaz önemliydi. Asgari olarak istediğimiz şey, çocuğumuz yeterli yaşa geldiğinde bağışçısıyla en azından bir kere konuşabilmesi” dedi.
Şu an yaklaşık 5 yaşında bir oğlu olan Nortfolk’tan 39 yaşındaki Jessica da bağışçıyla sosyal medyada tanışan bir anne. O ve 42 yaşındaki eşi Vicky, ikinci çocukları için de tekrar Facebook’a başvurdu. İkilinin en büyük arzusu, ilk çocuklarına donör olan bağışçıyla tekrar buluşmak.
Alıcılar ve bağışçılar genellikle otellerde buluşuyor. Oteller formaliteyi korumanın ve güvenliği artırmanın bir yolu olarak tercih ediliyor.
Louise ve Michelle yapa döllenme tercih etse de, bazı alıcılar doğal döllenme fikrine açıklar. Bu tür alıcılar genellikle büyük tepki görüyorlar.
Bazı erkekler ise seks arayışında olduğu için doğal döllenme yoluyla bağış yapmak istiyor. 45 yaşındaki Michael yapay döllenme bağışçısı ve o da “Yalnızca doğal döllenme yapabileceğini söyleyen bir erkek sadece seks yapmak istiyordur” diyerek genel kanıyı doğruluyor.
Ancak bağışçıların çok büyük bir kısmı yapay döllenmede ısrarcı. Yapay döllenme cinsel tatmin getirmiyor ve 35 sterlinlik standart klinik ücreti almak anlamına gelmiyor. Peki o zaman erkekleri bağışçı olmak için ne motive ediyor? Gerçekten başkalarının bir aile sahibi olma hayallerine yardımcı olmak mı istiyorlar? Bu gerekçe bir çok bağışçının ortak gerekçesi.
Hampshire’dan 40 yaşındaki tır şöförü Steve “Benim için maliyeti yok ve insanlara yardımcı oluyorum” dedi.
Çocuk sahibi olan bazı bağışçılar ise bu duyguyu başka insanların da tatmasını istiyor. İki çocuk babası olan Michael “Baba olmak, hayatta başıma gelen en iyi şey. Ebevenyliğin tadını çıkarmak isteyen başka insanlara yardım etmek istiyorum” dedi.
44 yaşındaki Philipp ise iki çocuk babası ve “Çocuk sahibi olmak hep istediğim bir şeydi. Bu başkasına verebileceğim en güzel hediye” dedi.
Seks ve ilişki terapisti Miranda Christophers ise yardım etme arzusunun bir motivasyon olabileceğini söyleyerek “Bazı erkekler için bağışçı olmak, aile kurmak isteyenlere verebilecekleri en güzel hediye olabiliyor” dedi.