Soylu: En Ufak Bir Şey Varsa Üzerine Gidilmelidir

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında gözaltına alınan Çevre Bakanı Danışmanı Sadık Soylu ile ilgi olara açıklamada bulundu. Soylu, "Akrabamdır. 19 yıldır aynı görevleri ve birbirine benzer görevler yapıyor. Sadık Bey için de bütün herkes için de aynı şey geçerlidir. En ufak bir şey varsa bunun üzerine gidilmelidir. En ufak bir şey yapılacak bunun üzerine gidilerek, bu örtünmemelidir. Herkes için bu geçerlidir. Bu ülke bizden daha değerlidir.” dedi.Ak Parti Genel Merkez AR-GE Başkanlığınca düzenlenen 'Siyasal Kampanyalar ve Sosyal Medya Çalıştayı'nda' Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü 'Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu ile ilgili sorulara cevap verdi. ‘Soruşturmada adı geçen Sadık Soylu akrabanız mıdır?’ şeklinde sorulan soruya ilişkin Soylu, şunları kaydetti: “Akrabamdır. 19 yıldır aynı görevleri ve birbirine benzer görevler yapıyor. Sadık Bey için de bütün herkes için de aynı şey geçerlidir. En ufak bir şey varsa bunun üzerine gidilmelidir. En ufak bir şey yapılacak bunun üzerine gidilerek, bu örtünmemelidir. Herkes için bu geçerlidir. Bu ülke bizden daha değerlidir. Bu millet bizden daha kıymetlidir. Siyaset kendisine dikkat etmelidir. Ama siyaset kendisine dikkat ederken kendisine karşı yapılacak ve yapılan operasyonlara da dikkat etmelidir. Hepimizin akrabaları ve dostları var. Hepimizin yakınları ve arkadaşlıkları var."Kimsenin şu hayatta, şu saatte ve dakikadan ibaret olmadığını hatırlatan Soylu, “Bunları tamamı hukukun ve adaletin önünde tecelli edecektir. Bizim burada aradığım şey bir birey ve siyaset yapan insan olarak şudur; Adaletin ve hukukun tarafsız ve bağımsız bir şekilde sürdürülebilmesidir. AK Parti'ye girmeden önce de, Doğru Yol Partisi'ndeyken de o görevlerdeydi. Bugün de o görevlerde. Topluma karşı şeffaf olmalıyız. Hiçbir şekilde, ekşi yemedik ki, karnımız ağrımasın. Ekşi yemişsek de toplumun bunu bilmesi ve toplumla bunu paylaşmak, bir siyasetçinin en temel görevlerinden bir tanesidir. Çok nettir. Hiç öyle sağa sola kaçmanın bir anlamı yok. Ya herro ya merro. Bir siyasetçinin yapabileceği topluma karşı biri tek sorumluluğu vardır. O da dürüst olmak ve işini yapmaktır. Bunu gerçekleştirmekle mükelleftir.” ifadelerini kullandı.Devlet içerisinde alternatif ve paralel yapılanmaların oluşmasına dünyanın hiçbir devletinde, dünyanın hiçbir noktasında, dünyanın hiçbir karar mekanizmasında müsaade edilmeyeceğini söyleyen Soylu, “İstanbul emniyet müdürünün veya bir üst rütbelinin önemli bir şekilde haberi olmaksızın Türkiye'nin siyasi hayatının veya Türkiye’nin ekonomik hayatını bu kadar etkileyen önemli gördüğümüz, önemli bulduğumuz bir meseleyi haber vermeden oluşturulan bir yapı bellidir ki paralel devlet yapısıdır. Bunun başka hiçbir izahı yoktur. Dün Ergenekon ne yapıyorsa, dün Türkiye’de hangi şartlar ortaya konuyorsa bunun içinde bende olsam. Kim olursa olsun bu paralel devlet ayaklanmasıdır. Siyasetin buna müsaade etmemesi gerekir.” diye konuştu.Soylu, şöyle devam etti: “Dün 28 Şubat’ta hangi tavrı ortaya koyuyorsak. 27 Nisan bildirisinde hangi tavrı ortaya koyuyorsak. 12 Eylül 2010 referandumunda hangi tavrı ortaya koyuyorsak, 1960 darbesinde bizim babalarımız, dedelerimiz, yakınlarımız hangi tarzı ve tavrı ortaya koyduysa bugün aynı tavrı ortaya koymalıyız.