Müge Anlı'da işlenen Dursun Zehir olayıyla ilgili yeni gelişmeler yaşandı. 5,5 aydır kayıp olan Dursun Zehir'in cinayete kurban gittiği ortaya çıktı. 24 yaşındaki Yasin Şanal, Zehir'i 5 bin lira için öldürdüğünü, ilk önce taşla bayıltıp sonra da testereyle parçalara böldüğünü açıkladı. Şanal, Zehir'in torunu Kerim'in azmettirmesiyle cinayeti işlediğini belirtirken Pazar ilçesinde deniz feneri civarında kara ve denizde sürdürülen aramalarda, yaşlı adamın kayıp cesedine dair bir bulguya rastlanılamadı. Öte yandan geçtiğimiz günlerdeki bölümde Kerim'in sözleri Müge Anlı'yı çileden çıkarmıştı.
Cinayete kurban gittiği ortaya çıkan Dursun Zehir
Pazar ilçesinde, 6 Ekim 2021'de evinden çıkan ve bir daha haber alınamayan Dursun Zehir ile ilgili itirafçı iddiaları üzerine polis ekipleri harekete geçti. Zehir'in cesedinin gömülü olduğu değerlendirilen ilçe merkezindeki Kız Kulesi karşısında sahildeki kayalık alanda iş makinesiyle kazı çalışması başlatıldı. Kazı yapan ekipler, herhangi bir bulguya rastlayamayınca çalışma sona erdi. Aynı noktada polis dalgıçlar da su altında arama yaptı. Ekipler kadavra köpeğiyle de Dursun Zehir'in son görüldüğü belirtilen yerleri tarasa da sonuca ulaşılamadı.
Kuvvetli cinayet şüphesi üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, Dursun Zehir'in şüpheli torunu Kerim Bekar, arkadaşı Yasin Şanal ile taksi sürücüsü S.Y. ve Enes G., dün polis tarafından gözaltına alındı. Adliyeye çıkarılan 4 şüpheliden cinayeti itiraf eden Yasin Şanal ve Zehir’in torunu Kerim Bekar, tutuklandı. Diğer şüphelilerden taksi sürücüsü S.Y. mahkemece, Enes G. de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Tutuklanan Yasin Şanal, yürüyüş amaçlı gittiği sahildeki kayalık alanda Dursun Zehir'i başına taşla vurup öldürdüğünü, testere ile parçalara ayırdığını, cesedi de poşete koyup denize attığını itiraf etti. Yasin Şanal'ın sorgusunda şu ifadeyi verdiği öğrenildi:
"Parkta yanına gittiğim Dursun Zehir'e kendimi tanıtım. ‘Kerim’in sana mı borcu var?’ dedi. Ben de ‘Evet' dedim. Yanlış hatırlamıyorsam 200 TL civarlarında bir para söyledim ama asıl amacım üzerindeki 5 bin TL’yi almaktı. Dursun Zehir’in üzerinde 5 bin TL olduğunu da bana Kerim söyledi. Dursun amcaya 'gel seninle şöyle biraz yürüyelim' diyerek kolundan tuttum ve deniz fenerinin oraya doğru yürüdük. Orada bir taşla bayıltma amaçlı başına vurdum. Zaten direkt düştü. Ben de onu alıp fenerin olduğu kuyuya doğru çektim. Onu o şekilde orada tekrar bırakıp gittim. Sahile testere ve Kerim’in olaydan 2 gün önce parkta bulunan çalılıkların altına bıraktığı çöp poşetlerini alarak döndüm. Ceket cebindeki 5 bin TL’yi aldım. Testere ile önce sol bacağını diz üstünden pantolon ile birlikte kestim. Sonra cesedi parçalara ayırdım"
Parçalara ayırdığı cesedi denize attığını söyleyen Yasin Şanal'ın, "Cesedin parçalarını 5 poşete koyup ağzından bağladım. Taş da bağladığım poşetleri denize fırlattım. Yaklaşık 5-6 dakika poşetleri izledim. Poşetler yavaş yavaş denizin dibine çöktü. Olay yerindeki testereyi de deniz suyunda yıkayarak olay yerinden ayrıldım. Kerim'le buluştuk, ‘arkanda kanıt falan bıraktın mı?’ deyince ben de olan biten her şeyi anlattım. Kerim’in azmettirmesiyle üzerindeki parayı almak için Dursun Zehir’i öldürdüm. Ben her ne kadar Dursun Zehir’i parçalayıp denize attığımı söylesem de Kerim Bekar' da dedesini, Taşlıdere mevkiinde bulunan çay fabrikasının civarında ki meşeliğin oraya gömeceğini söylemişti. Üzerime atılı suçlamayı bu şekilde kabul ederim. Olay nedeniyle pişmanım" dediği belirtildi.
Dedesi Dursun Zehir’in kaybolmasıyla alakalı ilk olarak karakola kendisinin gittiğini de söyleyen Bekar “Dedemi o akşam Yasin isimli arkadaşıma borcum olduğunu bu sebeple parkta borcumu ödeyeceğimi söyledim. Kendisi bana bu hususu sormadı. Sabah kendisi bana hiçbir şey demeden evden ayrılıp gitmiş. Bende dedem evden gittikten yarım saat 40 dakika sonra üstümü giyinerek dedemi evde kontrol edip çıktım. Evden çıktıktan sonra 12.30’a kadar internet kafede oyun oynadım. Annemin arayarak dedemin evde olmadığını söylemesiyle bende dedemin arkadaşlarının dükkanlarına baktım. Pazar da biraz turladıktan sonra dedemi tekrar bulamayınca internet kafeye geri döndüm. Saat 13.30’a kadar oyun oynadıktan sonra annem tekrardan beni arayarak ‘Dedeni bulamıyoruz, dedeni ara’ deyince internet kafeden çıkarak tekrar aynı arkadaşların dükkanlarına baktık. Sonra annem yine aradı ve polise git dedi. Bende 16:50 gibi karakola gittim. Karakolda bana 1. Dere yakınlarından kimse var mı onlar gelsin deyince bende karakoldan ayrıldım. Anneme bu durumu anlatıp 24 saat geçmesi gerekiyormuş, ondan sonra gelip kayıp ilanı verebilirsiniz şeklinde beyanda bulunduklarını söyledim. Dedemi bulamayınca ertesi gün kayıp ilanı vermek için karakola geldik” ifadelerini kullandı.
Yasin Şanal’ın dedesini öldürdüğünü TV Programında öğrendiğini ifade eden Bekar “Yasin’in dedemi öldürdüğünü aramak için çıktığımız TV programında öğrendim. Bir arkadaşım beni arayarak bu durumu söyledi. Ben Yasin Şanal isimli şahıs ile hiç sahil kenarında buluşmadım. Genelde internet kafede akşam üstleri buluşurduk. Yasin’in iddialarını kabul etmiyorum. Yasin bana herhangi bir para, dedeme ait telefon veya ceket vermedi. Ben parka herhangi bir çöp poşeti bırakmadım. Kendisini de tehdit etmişliğim yoktur. Dedem kaybolduktan sonra park olayını anlatmamın sebebi Yasin’in böyle bir iş yapacağını düşünmemem ve dedemin bizi terk ettiğini düşündüğümden dolayıdır” şeklinde konuştu.
Yasin Şanal’ın kendisine yönelik "Beni azmettirdi" ifadelerini de kabul etmeyen Bekar “Olaydan 2 ay sonra Yasin bir internet oyunundan 5 bin TL kazandığını daha sonra valiz ile internet kafeye gelerek ‘Ben İstanbul’a gidiyorum’ şeklinde beyanlarda bulunduğunu hatırlıyorum. Ayrıca iletişim kaydında Enes ile konuştuğum gözükmektedir. Ancak Yasin benim telefonumu ‘Şarjım bitiyor, dakikam yok’ diyerek Enes’e attığını ve Yasin’in benim telefonumdan Enes ile konuştuğunu hatırlıyorum. Benim olaydan sonraları taksiye binip otelde konaklayabilmemin sebebi de Araklı’da dedemin evinde bulmuş olduğum 10 bin TL paradır. Ancak bu olayın dedemin öldürülmesi olayı ile alakası yoktur. Enes isimli şahsı da tanımıyorum. Taksici Serkan Yoğurtçu’nun da bu olayla alakası yoktur. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Yasin sürekli iftira atarak bizi bu olayın içerisine çekmeye çalışmaktadır” diye konuştu.
İtiraflar doğrultusunda öldürülen Dursun Zehir'in cesedinin 5 parçaya bölündüğü öne sürüldü. Ekiplerce, kayıp ceset parçalarının bulunması için yeniden arama çalışması başlatıldı. Pazar ilçesinde deniz feneri civarında kara ve denizde sürdürülen aramalarda, yaşlı adamın kayıp cesedine dair bir bulguya rastlanılamadı.
Müge Anlı'da geçtiğimiz günlerde yayınlanan bölümde Kerim'in, "En son dedemin evine anahtarla girmiş olabilirim." demesi Müge Anlı'yı çileden çıkardı. "Dede'nin evine ne zaman ve nasıl gittin" sorusuna "Hatırlamıyorum" yanıtı veren Kerim, ağzından bir şey daha kaçırdı.
"Annemin anahtarını almış olabilirim" diyen Kerim'e, Anlı, "Gizlice mi aldın?" diye sordu. Kerim'in yanıtı "Evet" olunca, neden gizli saklı dedesinin evine girmeye çalıştığı da merak konusu oldu.