ANKARA (İHA) - Saadet Partisi (SP), 27 Kasım 2005 tarihinde büyük kongreye gitme kararı aldı. Anayasa Mahkemesi'nin ihtar yazısı üzerine harekete geçen parti yönetimi, büyük kongre tarihini 27 Kasım olarak belirledi. SP'de Genel Başkan adaylığı için Numan Kurtulmuş'un ismi ön plana çıkmaya başlarken, eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın da Kurtulmuş'a vize verebileceği belirtiliyor.
SP Genel İdare Kurulu (GİK), büyük kongre tarihini 27 Kasım 2005 Pazar günü olarak kararlaştırdı. SP'de gözler Genel Başkan adaylığı için onay verecek olan Necmettin Erbakan'a çevrildi. Erbakan'ın partinin yeni Genel Başkan adayının kim olacağı konusunda henüz kararını vermediği öğrenildi. Ancak partinin bazı üst düzey yöneticilerin de Numan Kurtulmuş ismine sıcak baktığı ifade ediliyor. Erbakan'ın yakın kurmaylarından Oğuzhan Asıltürk ve Mete Gündoğan'ın ise Kurtulmuş'un adaylığına yoğun muhalefet ettiği kaydediliyor. Kurtulmuş için iş dünyasından birçok ismin de devreye girdiği ve Erbakan'ı ikna etmeye çalıştığı konuşuluyor. Zamanının büyük bölümünü İstanbul'da geçiren Kurtulmuş'un kongre tarihinin belirginleşmesinin ardından Ankara'ya daha sık geleceği bildirildi.
SP'nin mevcut Genel Başkan Vekili Recai Kutan'ın artık göreve devam etmek istememesini göz önünde bulunduran Erbakan'ın, Kurtulmuş'un adaylığına vize verebileceği belirtiliyor. Parti içinde Kurtulmuş ismine soğuk bakan isimler ise, rakip bir genel başkan adayı çıkarmaya hazırlanıyor. Mete Gündoğan'ın genel başkan adaylığı için nabız yokladığı ve önümüzdeki dönemde adaylığını kamuoyuna açıklayabileceği öğrenildi. Partide saflar önümüzdeki günlerde netlik kazanacak. Altınoluk'ta yaz tatilini geçiren Erbakan, Ankara'ya döner dönmez kongre sürecini yakından takip edecek.
Kurtulmuş, 2002 yılında Mehmet Bekaroğlu ile birlikte genel başkan yardımcılığı görevinden istifa etmişti. Kurtulmuş ve Bekaroğlu, 3 Kasım seçimlerinde partinin barajın altında kalmasından parti yönetimini sorumlu tutmuş ve Erbakan'ı istifaya davet etmişti. Kurtulmuş ve Bekaroğlu, "Genel Başkan ile birlikte tüm Başkanlık Divanı üyeleri seçim sonuçlarını iyi değerlendirmeli ve istifa etmelidir. Bu davada hiç kimse layusel (dokunulmaz) değildir. Herkes kendine çeki düzen vermek zorundadır" uyarısı yaparak yönetimden istifa etmişti.