NASIL İLK 11'DE? (ŞANSAL BÜYÜKA)
Aptal değilim, gözlerim görür, Allah’a şükür kafam da fena çalışmaz... Gördüğümü, duyduğumu düşünürüm ölçerim, biçerim, tartarım... Doluya koyarım, boşa koyarım, bakarım... Ama ilk onbirde gördüğüm Emenike‘yi boşa koydum almadı, doluya koydum tutmadı... Ciddi meraktayım... Emenike, sezonun en önemli maçlarından birinde ilk onbir şansı bulacak kadar önemliyse aylardır niye kadro dışı kaldı, niye hatırlanmadı... Ya da bu kadar uzun süre kenara bırakılacak oyuncuysa, o zaman nasıl oldu da ilk onbirde yer aldı...
4 TANE VAR AMA...
Fenerbahçe’nin dört santrforu var... Sow, Emenike, Fernandao, Van Persie... Dördünü toplasanız, Fenerbahçe adına gerçek bir santrfor ortaya çıkmıyor... Emenike ile Sow bir saat oyunda kaldı, bir hareket yapmadan oyundan alındı...
REAL, BARÇA DEĞİL
4. dakikada da gol yersin, 4. saniyede de... Bunlar futbolun içinde var... Ama karşılık vermek için bir çaba harcarsın, bir atak yaparsın... Doksan dakikada tek pozisyona girmeden maçı tamamlamazsın... Karşındaki takım Real Madrid değil, Barcelona değil... Kaldı ki Barcelona‘yı bile gün geliyor, dörtlüyorlar... Sen sıradan bir takım karşısında pozisyon bile bulamıyorsun... Hadi anladık, Fenerbahçe bu sezon savunma ağırlıklı futbol oynuyor... Ama Krasnodar karşısında onu da yapamadın... Krasnodar, ceza alanı çevresinde biraz etkili ve becerili olabilse, daha ilk maçın sonunda tur adına dükkan kapanırdı...
F.BAHÇE'DE NE İŞİN VAR?
Diyelim ki Başkanın kötü, yönetimin kötü, hocan kötü, transferlerin kötü... İnsan herşeye rağmen bir futbolcu refleksini ortaya koyar, bir tepki verir... Kendi arasında çift kale maç yapanların bile bir hırsı, bir isteği, bir iddiası oluyor... Sen koca Fenerbahçe’nin anlı- şanlı formasını giyiyorsun, biraz oyna be arkadaş, biraz oyna, biraz hırslan, biraz tepki ver... Varsa, biraz becerini ortaya koy... Ne o var, ne bu var... O zaman adama sorarlar, senin Fenerbahçe’de ne işin var...
AKIL ALIR GİBİ DEĞİL (ERMAN TOROĞLU)
Rakip öyle aman aman bir rakip değil. İki ay maç yapmamalarına rağmen 60-65 dakika iyi mücadele ettiler.
Sonra oyundan düşmeye başladılar. Aslında tam randımanlı ve antrenmanlı olsalar Fenerbahçe için İstanbul'da çok daha tehlikeli olacaklar gibi gözüküyor. Çünkü çabuk geliyorlar, oyuna çabuk çıkıyorlar. Fenerbahçe'de garip olan şu;
Fernandao iyi değil diyorsun, Van Persie kötü diyorsun, Emenike ile başlıyorsun... E, Emenike hepsinden kötü. Bir ceza veriyorsun, sonradan tekrar onu oynatıyorsun. Akıl alır gibi değil.
BİR KİŞİ YOK
Futbolcu, teknik adam ve yönetim arasında Fenerbahçe'de bir şeyler oluyor. Oluyor da ne oluyor! Olduğu gibi takıma yansıyor. Böyle bir Rus takımına karşı Fenerbahçe'nin bir tane pozisyonu yok. Böyle bir durumda Fenerbahçe için ne yazarsınız? Zorluyorsunuz iyi bir şeyler bulayım diye cımbızla çekseniz yok. Türkiye'de pompayla gidiyor. Hoş pompayı biraz fazla veriyorlar bir gün tam patlayacak lastik ortalık yangın yeri olacak. Bakıyorum ve soruyorum, Fenerbahçe'de kim iyi oynadı diye. Bir kişi yok.
EN İYİ HAKEM
Böyle soğuk havada böyle bir stat ve böyle bir zemin... Neyse ki bizde de böyle statlar olmaya başladı. Fenerbahçe bu takıma İstanbul'da gol atar. Yemeden bitirir mi? Bitirirse zaten tur atlar. Son zamanlarda seyrettiğim en iyi hakem. Hiç zorlanmadan tıkır tıkır maçı yönetti. Mümkün olduğu kadar da oynatmaya çalıştı. Öyle ufak tefek faullere düdüğü üflemedi
ADVOCAAT KATKISI (AHMET ÇAKAR)
Şimdi tüm Fenerbahçe camiasına soruyorum; Dick Advocaat'ın geldiği günden bugüne Fenerbahçe'ye o beyefendi kişiliğinden başka ne gibi bir katkısı olmuştur? Mesela Bursa'da forvette Aatif ile başlayıp, dün gece aylardır oynamayan Emenike'yi sahaya sürmenin ne tür bir mantığı olabilir? Ayrıca tüm dünya ezberledi: Fenerbahçe kendi sahasında karşılayacak, kapanacak, yakaladığı toplarla da sağ veya sola atılacak Lens ya da Alper Potuk içeri kesecekler, o da gol olacak. Fenerbahçe'nin oynadığı başka hiçbir taktik yok. Ama bu taktik maç berabere veya Fenerbahçe lehine giderken, iyi...
BEKLESEN NE OLUR
Fenerbahçe tuhaf bir gol yedi. 1-0 geriye düştükten sonra beklesen ne olur, beklemesen ne olur! İlk devre sonu istatistiklerine bakıyoruz, kaleye atılan bir şut yok. İsabetli tek bir orta yok. Belki de koskoca bir Fenerbahçe gole en yakın pozisyonu son dakikada Alper Potuk'la buldu. Hepsi bu... Sürekli top kayıpları, yardımlaşmanın olmaması, özellikle Şener'in arkasına atılan toplar Fenerbahçe için çok daha büyük sıkıntı yaratabilirdi.
İSTANBUL'DA TURU GEÇER
Allah'tan Krasnodar, kalite ve kapasitesi sınırlı bir takım. Bizim Süper Lig'de oynasalar ilk 8'e zor girerler. Birkaç oyuncusu dışında hepsi sıradan oyuncular. Ama gel gör ki Fenerbahçe'yi yenmeyi başardılar. İki takımın kadro kalitelerine baktığımızda ben Fenerbahçe'nin turu İstanbul'da geçeceğine inanıyorum. Bence bu Krasnodar, Zorya'dan daha iyi bir takım değil. Sorun turu geçip geçmemek değil. Sorun ortaya konan futbolda. Takımdaki konsantrasyon düşüşü ve kenarda sadece izleyen, basın toplantılarında da oyuncularını suçlayan bir hoca var. Ama ne gariptir ki başta Fenerbahçe Başkanı ve camia adama aşıklar.
EMENIKE'YE ŞANS (GÜRCAN BİLGİÇ)
Advocaat'ın ilk 11 tercihinde Emenike'ye şans vermesi elbette eleştirilecektir. Taktik olarak baktığınızda, kontratak oyununda, hızlı bir oyuncuya güvenmesi normal ama kendi prensiplerinde Van Persie'yi iyi çalışmadığı için kadroya almıyorsanız, Emenike'ye bu şansı getiren nedir?
MAÇ BÖYLE BİTSİN
İlk 45 rakip kaleye şut bile çekemeden bitti Fenerbahçe adına. Gerçi, Ruslar'ın da öyle kazanacak gibi halleri yoktu ama planları vardı. En azından orta sahayı ayağa paslar hızlı geçmeyi başarıyor ve kalabalık oluyorlardı. Şener'in adamını unutması, Volkan'ın topa atlamayı tercih etmemesi, tabelayı değiştirdi. Açıkcası devre bittiğinde, "Eğer böyle oynayacaklarsa, maç böyle bitsin" dedik.Topun Fenerbahçe'de olduğu ikinci 45'te de net pozisyon çıkmadı.
GUARDI DÜŞTÜ
Krasnodar, dakikalar ilerledikçe maç eksiğini hissetmeye, fizik olarak geriye düşmeye başladı. Onlar oyun aklını kalabalık olarak beklemekte ve gol yemeden maçı bitirmekte yoğunlaştırdılar. Boksta bu duruma "guardı düştü" denir. Ama Fenerbahçe kadrosunun da bu bitkinliği zorlayacak gücü de planı da kalitesi de yoktu. Lens ve Alper'in sırtına binerek veya Kjaer'in tecrübesiyle, böyle bir maçta ancak bu kadar yürüyebiliyorsunuz.
EMENIKE'NİN SIRRI NE? (UĞUR MELEKE)
Martynovich topu rakip ceza alanına kadar taşıyıp golü attırırken Emenike elleri belinde izliyor. İlk yarıda 4 hücum Emenike’de ölüyor. 17’de Mehmet’in kazandığı top, ilk yarının Fenerbahçe adına en kritik anı. O topu da Emenike kaybediyor. Advocaat’ı anlamakta güçlük çekiyorum doğrusu. İş disiplini olmayan, arkadaşına saygı duymayan, hatta spor ahlakı tartışmalı Emenike’nin 3 ay sonra sahaya çıkmasındaki sır ne?
SOUZA ORTALIKTA YOK
HER iki ekip için de sezonun en kritik maçı. Gruplarda kötü bir sonucun telafisi vardı, burada yok. Her oyuncunun, özellikle de tecrübelilerin kendilerini göstermeleri, sorumluluk almaları gereken gün. Ama Souza ortalıkta yok. İlk 30 dakikada sadece 10 kez topla buluşuyor, devreyi 19’la tamamlıyor. Mevkidaşı Kabore 42, partneri Mehmet 34’ken üstelik. İkinci yarıda biraz kıpırdadı ama ilk yarıda hayaletti adeta. Souza hata yapmıyor, çünkü hiçbir şey yapmıyor!
KALİTESİ DÜŞÜK (RÜŞTÜ REÇBER)
Dün Fenerbahçe ne avantaj sağlayabilecek skoru elde edebildi ne de ikinci maç için bana umut verdi. 90 dakika boyunca oturduğum koltukta iki kere heyecanlandım. Bu heyecanlandığım dakikaların biri 63 diğeri 89’du. Bu da Fenerbahçe’nin oyun kalitesinin ne kadar düşük olduğunu ortaya koyuyor.
VOLKAN’A BORÇLU
Rakibi küçümsemek adına konuşmuyorum, sonuçta buraya kadar hak ederek gelmişler. Ancak futbol anlayışları çok basitti: Topun arkasına 11 kişiyle geçmek, rakibi orta alanda karşılamak, kazanılan toplarla kanatları kullanarak pozisyona girmek.. Dün Fenerbahçe’ye karşı attıkları gol, Volkan’ın kurtardıkları ve değerlendiremedikleri diğer pozisyonlar dahil tüm girişimleri bu şekildeydi. Advocaat ise tüm bunları kenardan izledi. Maç 1-0 bittiyse ve F.Bahçe tur şansını halen devam ettiriyorsa Advocaat bunu Volkan’a borçlu! Kaptan, her iki yarıda birer önemli kurtarış yapıp skoru bu şekilde tutmayı başardı.
KAFASINDA F.BAHÇE BİTMİŞ
Dün 2 aydır oynatmadığı futbolcuyu sahaya sürmesi, Fernandao’yu yedek oturtması, Van Persie’yi kadroya almaması, çok eleştirdiğimiz ancak bu maçta oynatılması gereken Ozan-Josef-Topal üçlüsünün bozulması ve Advocaat’ın oyunu kenardan iyi izleyememesi beni en çok hayal kırıklığına uğratan noktalardı. Sanki bu skora razıymış gibi bir görüntü çizmesi, yaptığı değişikliklerde bile bir üretkenlik içerisinde olamaması bende, Hollandalı’nın kafasında F.Bahçe’nin bittiği izlenimi uyandırdı.
YAKIŞMAYAN GOL (İLKER YAĞCIOĞLU)
Maçın hemen başında Play Station'da bile yenmeyecek bir gol yiyerek 1-0 geriye düşmek teknik direktör Advocaat'ın bütün oyun planlarını bozdu. Rakip stoper topu aldı. Emenike peşine takıldı. Birkaç adım attıktan sonra durdu. Bomboş giden stoperleri Hasan Ali ve defansın da dengesini bozunca iki pasla Fenerbahçe golü yemiş oldu. Bu ligin en iyi takım savunması yapan takım dediğimiz Fenerbahçe'ye yediği bu gol hiç yakışmadı..
RAZI OLDUK
Maçın genelinde de rakibe çok fazla pozisyon verdik. Kaleci Volkan Demirel olmasaydı ve rakip biraz daha dikkatli pas tercihleri yapabilseydi skor daha da artabilirdi. Ofansif yönden etkisiz kaldığımız maçta 1-0'a razı olduk. Turu Kadıköy'e bıraktık..
ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL (OKTAY DERELİOĞLU)
Fenerbahçe'nin dün oynadığı futbola baktığımızda Krasnodar karşısında alınan 1-0'lık yenilgiye Sarı-Lacivertliler'in üzülmemesi lazım. Böyle kötü bir oyunla Fenerbahçe, Krasnodar deplasmanından avantajlı skorla dönüyor bence. Fenerbahçe'nin bu futbolu tur için umut veriyor mu? Elbette hayır. Fenerbahçe özellikle hücum bölgesinde çok etkisiz kaldı.
Advocaat'ı anlamak mümkün değil. Emenike aylardır yok. Kadro dışı. Böylesine önemli bir maçta ilk 11'de sahaya sürüyorsunuz..
BALIK BAŞTAN KOKUYOR
Saha dışındaki yanlışlar maalesef saha içine böyle yansıyor. Maçın için söylenecek çok fazla şey olmadığını düşünüyordum.
Fenerbahçe ilk şutu 60'tan sonra attı. Bireysel yetenekli oyuncuların girişimleriyle bir takım asla bir iyi bir takım olamaz. Bugün kadro zenginliği olarak Fenerbahçe'de forma bulamayacak bir çok oyuncuyu sayabilirim. Takımın yüzde 60-70'i Fenerbahçe'de oynayacak kalitede değil. Fenerbahçe'de oynadıkları için şükretmeliler. Orta sahada oyunu değiştirecek yaratıcı bir oyuncu yok. Hep aynı tip defansif ağırlıklı futbolcular var.
Maalesef balık baştan kokuyor..