Doç. Dr. Savaşçı, burundan sprey şeklinde uygulanan İntranazal Covid aşısının etkinliği ve kaç doz uygulanacağına ilişkin değerlendirmede bulundu. Doç. Dr. Savaşçı, koronavirüsün damlacık yoluyla bulaştığını anımsatarak, vücuda özellikle burun ve ağız yoluyla giriş yaptığını söyledi. Doç. Dr. Savaşçı, "Burada da bağışıklık hücrelerimiz var bizim. Siz ilk başta aşıyı burundan uygularsanız oradaki bağışıklık hücreleri daha aktif hale gelecektir ve vücudun savunma sistemine daha fazla bir uyaran yapacaktır. Hem koruyuculuk oranı yüksek olacaktır hem virüsün giriş yollarını da bloke ettiği için daha yüksek koruyuculuğa ulaşıp toplumda kısa sürede net bir sonuç elde etme ihtimalimizi arttırmış olacağız" dedi.
Doç. Dr. Savaşçı, Türkiye'nin çok önemli bir atılım yaptığını belirterek, "Virüsün girdiği yoldaki bağışıklık sistemi hücrelerini daha fazla uyarırsak tabii ki antikor oranı çok yüksek olacak, hem toplum içindeki bulaşma daha da azalacak hem de daha koruyucu hale gelecektir. Daha yüksek koruyuculuğa ulaşabilir, uygulaması da kolay, yan etki profili de az olacaktır. Türkiye bu aşı ile dünya üzerinde çok atılım yapmış bir ülke boyutuna gelebilir. Burundan uygulanan aşıda da kişiler koronavirüse yakalanabilir; ama koruyuculuk oranları yüzde 100 olursa, antikor seviyeleri de çok yüksek olursa ve topluma yayılma olayı da engellenebilirse virüsü alma ihtimalleri çok düşük olur, onun için koruyuculuk oranı çok yüksek olabilir" diye konuştu.
Doç. Dr. Savaşçı, sprey aşıda klinik deneylere ilişkin de "Faz 1 bittikten 3 ay sonra Faz 2 başlar, dolayısıyla bu aşı en erken sonbaharda uygulanacaktır. Aşının kimlere uygulanacağı, yan etki profilleri Faz 2 çalışmasında ortaya çıkacaktır; şu an için biraz erken aşamadayız. Bu çalışmalarda Faz 2 çalışmaları çok önemlidir. Hem yan etki hem koruyuculuk oranları hem de kaç doz uygulanacağı anlamında Faz 2 çalışması bize sprey aşıda yön verecektir" ifadelerini kullandı.
(DHA)