"Statükocu güçler sorunun çözümüne engel"

ANKARA (ANKA)- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in dün DTP Grubu'na yaptığı ziyaretin ayrıntıları belli oldu. Çelik'in ziyareti sırasında Türkiye'de "statükocu güçler"in sorunların çözümü önünde engel teşkil ettiğini, bu nedenle de yeni yapılacak sivil anayasaya destek istediği belirtildi. DTP Genel Başkanvekili Nurettin Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde Abdullah Gül'ün "ezberi bozacak" açıklama yapmasını istedi.

Nurettin Demirtaş, DTP Genel Merkezi'nde yapılan Kongre Komisyon toplantısına verilen arada gazetecilerin Hüseyin Çelik'in ziyaretine ilişkin sorularını yanıtladı.
Demirtaş, "Sayın Bakan'ın ziyareti tamamen bir hayırlı olsun, nezaket ziyaretidir. Ziyaret esnasında sohbetlerimiz oldu, kendisinin Türkiye'de demokrasinin gelişmesi yönünde sivil anayasanın oluşturulmasının çok önemli olduğu yönünde beyanları oldu" diye konuştu.

Çelik'in ziyaretinin Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde bir destek turu olmadığını dile getiren Demirtaş, TBMM'de dün gerçekleştirilen görüşmede "statükocu güçler sorunun çözümünü güçleştiriyor dedi mi" şeklindeki bir soruya ise "Doğrudur, tam olarak öyle olmasa bile Türkiye'de bu bir gerçek, Statükocu güçler, demokrasinin gelişmesi önünde sürekli engel olmaktadır. Katı devlet anlayışına sahip olan güçler bunun başında CHP geliyor, militarizmin nasıl bir etkide bulunduğunu çok yakın tarihte gördük ve muhtıralarla ülkenin yönetilmeye çalışıldığını gördük" karşılığını verdi.

Demirtaş, "AK Partinin de statükodan yana bir sıkıntısı var. Bunu Hüseyin Çelik de dile getirdi" dedi.

"GÜL TÜRKİYE'NİN EZBERİNİ BOZACAK AÇIKLAMA YAPMALI"

Grup Başkanı Ahmet Türk'ün Grup Toplantısı'nda Gül'e oy verilmesi için belli şartlar öne sürdüğünün hatırlatılarak, "DTP Gül'ün Kürt sorunu konusunda nasıl bir açıklama yapmasını bekliyor" şeklindeki bir soruya Demirtaş şu yanıtı verdi:

"Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri Kürt sorunu. En önemli sorun dediğimiz zaman sadece bizim sorunumuzmuş gibi algılanmaktadır. Bu Türkiye'nin sorunu. Bunu aslında farklı kavramlarla adlandırsa da sivil toplum örgütleri, diğer partiler bu sorunun mutlaka çözülmesi gerektiğini ifade ediyorlar. Çözümün yöntemlerine ilişkin herkesin farklı görüşleri var. Dolayısıyla bunu sadece biz dile getirmiyoruz. Ama nedense biz dile getirdiğimizde sadece ve sadece, bu sorun eksenli siyaset yaptığımız üzerinde duruluyor ve her gün can mal kan kaybına yol açan bu sorun üzerinde durmamızın çok özel sebepleri var. Bölge insanları ile çok yakın bağlarımız var. Her gün yaşanan olaylardan çok ciddi düzeyde etkilenmektedir. Çözüm yöntemlerini geliştirecek olan parlamentodur. Parlamento zemininde sorunun ele alınması tartışılması, çözüm yöntemlerinin üretilmesi gerekiyor. Hiçbir tabuya yer verilmeden, hiçbir düşünceye kısıtlama getirilmeden, parlamento ve kürsüde bu sorunun ele alınması gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanının yaklaşımı Türkiye'de bütün farklılıkları kucaklayan, farklılıklara, çokluğa sadece kendi penceresinden bakmayan, parti kaygılarının ötesinde, Türkiye'nin sunni bir biçimde yaratılmış olan korkularını, paranoyalarına karşı ezberi bozabilecek, bir yöntem ile bir yaklaşım göstermesini bekliyoruz."

"VETO YETKİSİNİ KULLANMALI"
Demirtaş, yeni Cumhurbaşkanının "diller, kültürler üzerinde yasak koyan" yasaları veto etmesinin önemine de değinerek, "Sivil anayasanın nasıl olacağını bilemiyorum. Nasıl olması gerektiği üzerinden çalışma yapıyoruz. Şayet farklılıkları kucaklamayan, düşünceler, diller ve kültürler üzerinde yasak koyan her türlü yasa kesinlikle ortadan kaldırılmalıdır" dedi.

MHP'DEN KÜRT SİYASETİNE SAHİP ÇIKMA İSTEMİ
Nurettin Demirtaş, kimlik siyaseti yaptıklarını ancak bunun etnik siyaset anlamına gelmediğini belirterek, "Keşke bugün bizden çok MHP çıksa bunu savunabilse. Bir halk varsa, sen bu halkın varlığını kabul etmişsen haklarını da kabul etmek zorundasın" dedi.

"HÜKÜMETİN YAPMASI GEREKENLERİ CUMHURBAŞKANININ YAPMASINI BEKLEMİYORUZ"
Nurettin Demirtaş, hükümetin yapması gerekenleri, Parlamento'nun yapması gerekenleri Cumhurbaşkanı'nın yapmasını beklemediklerini ifade ederek, "Bunun ayırdında olduğumuzu ve karıştırmadığımızı ifade etmek istiyoruz. Sayın Gül ne yapabilir? Bütün ‘Ülkeye biz herkesi kucaklayacağız' mesajı verdi. Bu mesajların içeriğinin daha somut bir ifadeye kavuşturulması için, şunu bekliyoruz. Bütün farklılıkları kucaklayacak. Farklılıkları hoşgörüyü getirebilecek bir yaklaşımı bir mesajı kendisinin vermesini, kimlikleri, dilleri, kültürleri reddeden anlayışa kesinlikle ödün vermediğini ifade etmesi, Türkiye'nin alışıldık ezberini bozacak bir mesaj vermesi, bunun motive edici gücü vardır. Bunun kadar yarın anayasa tartışmalarının ki bu tartışmalara bizlerde katılacağız katkı sunacak sivil anayasanın etkili bir şekilde oluşturulması gerekiyor" dedi.