HABER

STK'lar değişiklik önerisini açıkladı

İSTANBUL (İHA) - İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Davut Ökütçü, 301 konusuna farklı duruşları olan kuruluşların ortak bir uzlaşı kültüründe bir araya geldiğini ifade ederek, "Düşünce ve ifade özgürlüğü önündeki sınırlar indirgenmeli" dedi.

TCK 301. maddeyle ilgili tartışmaların Türkiye'nin gündeminden kaldırılmasına ve bu konuda kaotik ortamın düzelmesine katkıda bulunmayı amaçlayan TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD, İKV, TZOB, TİSK, HAK-İŞ, MEMURSEN, TVYD, TÜRK- İŞ konuyla ilgili görüşlerini ve değişiklik önerisi metnini TOBB Plaza'da bir basın toplantısında açıkladı.

Burada bir konuşma yapan İKV Başkanı Davut Ökütçü, Başbakan'la yapılan temaslarda 301 konusunda hükümetin TSK'lardan gelecek öneriler doğrultusunda tavrını netleştirdiği izlenimini aldıklarını söyledi.

Bu nedenle 301 konusunda farklı duruşları olmasına karşın uzlaşı kültürü içinde bir araya geldiklerini anlatan Ökütçü, şöyle konuştu: "TCK 301. maddesine ilişkin ortak bir öneri hazırladık. Hükümete sunduğumuz öneri şu şekilde: Türklüğü, Türkiye Cumhuriyetini, TBMM'yi, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini, devletin yargı organlarını askeri veya emniyet teşkilatını alenen tahkir ve tezyif eden 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç teşkil etmez. Maddenin gerekçesi: Yanlış anlamalara ya da tereddütlere neden olan, teknik olarak uygulama sorunları yaratan 'Türklük' kavramından, Anayasanın 66. maddesinde tanımlandığı şekilde 'Türk devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk'tür" ifadesi bağlamında "Türk Milleti" olarak anlaşılması; "Türklük" ibaresinin madde metninde korunarak, gerekçe metninde bu tanımlamanın açıkça belirtilmesi gerektiği imzacı kurumların ortak görüşüdür. Maddenin mevcut halinde korunan varlıklar iki ayrı fıkrada düzenlenmişken tek fıkrada düzenlenmesi uygun bulunmuştur."

"Maddeye aşağılama yerine anılan varlıkları tahkir ve tezyif kastı ilave edilmiştir" diyen Ökütçü, konuşmasına şöyle devam etti: "Böylece bu kastı taşımadan açıklanacak ifadelerin suçun kapsamı dışında tutulması sağlanacaktır. Böylece, suç, somut ve yakın tehlike suçun niteliği kazanmış olacaktır. Maddenin mevcut halinde iki ayrı fıkrada ön görülen ayrı cezaların verilmesi düzenlenmesine yer verilmemiş maddede korunanlarla ilgili olarak, maddenin belirlediği suçu işleyenlere tek ve aynı ceza verilmesi uygun bulunmuştur. Yine maddenin mevcut halinde üçüncü fıkrada yer alan hususa metinde yer verilmemiştir. Türk milletinin aşağılanmasının yurt dışında ya da yurt içinde gerçekleştirilmesi arasında öngörülecek ceza bakımında bir fark olmadığı düşünülmüştür. Maddenin gerekçe bölümünde Türkiye'nin ilk imzacıları arasında yer aldığı AB insan hakları sözleşmesi koşullarına ve şiddet ve hakaret içermediği müddetçe insanların düşüncelerini ifade etmeleri gerektiğini savunan AİHM içtihatları doğrultusunda maddenin yorumlanmasının gereğinin belirtilmesini benimsenmiştir."

Öneriyi açıklayan Ökütçü, daha sonra basın mensuplarının sorularını cevapladı. Ökütçü, "Dink cinayetinin ardından mı bu öneriyi gündeme aldınız?" şeklindeki soruya şöyle karşılık verdi: "Yurttaşımızın ölümünden büyük üzüntü duyduk. Ama bu düzenleme için Dink suikastından önce çalışmalarımız başlamıştı. Dink cinayetini de dikkate alarak daha fazla hızlandırılmasını istiyoruz. Dünyanın neresinde olursa olsun, başka ülkenin kanunlarına bağlı olsa bile, ceza veriliyor. Türkiye Cumhuriyetinde vatandaşlık bağıyla bağlı olan vatandaşları kast ediyoruz. Tahkir, tezyif konusunda ise hakaret, alaya alma küçültme ve bir sınırlama olduğu için kasıt aranması gerekir dedik"

Ökütçü, "Peki bu öneri hükümet tarafından uygulanacak mı?" sorusuna ise şöyle cevap verdi: "Aynen yayınlanacak diye bir kural yok. Toplumun diğer kesimlerinden gelen taleplerde dikkate alınmalı. Biz düşüncenin özgür olmasının gerektiğinin altını çizdik. Taleplerimizi dile getirdik. Bu bir öneri. Öneri halinde hükümete sunulmuştur. Benim düşüncem bu maddenin Türkiye'nin gündeminden bir an önce çıkmasıdır. Bu konuda netlik olsun. Ben reform sürecinin hızla gelişmesinden yanayım. Temennim seçimlerin bunu engellememesidir"

Bazı sivil toplum örgütleriyle anlaşmaya varılmadığı konusundaki soruya da Ökütçü, "İlk başta Türk Tabipler Birliği ve DİSK de aramız da vardı. Ancak sonrasında ayrıldılar. Türk Tabipler Birliği 301. maddenin tamamen kaldırılmasını istiyor. DİSK başkanı ise nedenini sürekli televizyonlarda sürekli açıklıyor. Ben burada onun adına konuşmak istemiyorum" cevabını verdi.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler