Stratejimizi başarıyla uyguladık
ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs müzakerelerinde masada hep bir adım önde olma stratejisini başarıyla uyguladıklarını söyledi.
Erdoğan, muhalefetin eleştirilerine de cevap vererek, "Kritik bir kavşağı dönmekte olduğumuz bir zamanda tam bir mutabakatla müzakereler sürdürülürken etrafı toza dumana bulamaya kalkışanlar kendi siyasi varlıklarını yaralamışlardır" dedi.
Başbakan Erdoğan AK Parti Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, uzun zamandır hem Türkiye'nin hem de Rauf Denktaş ve KKTC Hükümeti'nin sürdürdüğü hazırlıkların meyvesini verdiğini ve New York'ta gerçekleştirilen müzakerelerde bir uzlaşma zemininin yakalandığını kaydetti. New York'ta atılan tarihi adımla birlikte Ada'da adil ve kalıcı çözümü getirecek sürecin de başladığını belirten Erdoğan, gelinen bu noktanın Türkiye ve KKTC'nin önünde yeni ve hayırlı ufuklar açtığına inandıklarını söyledi. 10 Şubat'tan itibaren gerçekçi ve dikkatli yönetilmesi gereken yeni bir sürece girdiklerini dile getiren Erdoğan, önlerinde bütün tarafları bekleyen zorlu bir müzakere trafiği bulunduğunun bilinci içinde olduklarını ifade etti. Erdoğan önümüzdeki müzakere süreci için de aynı hassasiyetle çalışacaklarını vurguladı.
New York müzakerelerinde Türk tarafının dünya kamuoyunun hayranlığının kazanan bir diplomasi performansı ortaya koyduğuna işaret eden Erdoğan, "Bu başarılı performansın ortaya konmasında gerek devletimizin ilgili kurumlarının, gerekse KKTC Cumhurbaşkanı ve Hükümeti'nin ortak bir kararlılık ve anlayışla hareket etmesinin büyük rolü olmuştur. Buradan sayın Cumhurbaşkanımıza, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'a, Sayın Genelkurmay Başkanımıza, KKTC Hükümeti'ne teşekkürlerimi sunmak istiyorum" diye konuştu.
Erdoğan konuşmasında bundan sonraki müzakere ve anlaşma süreci ile ilgili de bilgi verdi. Tarafların 22 Mart tarihine kadar Annan Planı üzerinde müzakere yapmayı taahhüt ettiklerini kaydeden Erdoğan, müzakerelerin 19 Şubat'ta Ada'da başlayacağını söyledi. Bu tarihe kadar anlaşılamayan noktalar kalması halinde BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın tarafları, garantör ülke ve anavatanlar Yunanistan ve Türkiye'yi uzlaşı için biraraya getireceğini belirten Erdoğan, 29 Mart tarihine kadar hala çözülememiş konu kalması halinde Annan'ın kendi yetkisini kullanarak metni finale kavuşturacağını anlattı. Erdoğan, metnin 21 Nisan'da iki tarafta ayrı ayrı referandumlarla halkın oyuna sunulacağını açıkladı. 1 Mayıs'a kadar anlaşmayı hedefleyen bu yöntemin, Annan'ın talebi üzerine Türk tarafınca geliştirilmiş bir mekanizma olduğunu dile getiren Erdoğan, Türkiye ve KKTC'nin bundan sonra da Genel Sekreter'e yapıcı destek vermeye devam edeceğini kaydetti. Uluslararası camiadan Rum-Yunan tarafını daha yapıcı olmaya teşvik etmesini ve Türk tarafının yapıcı adımlarını desteklemesini beklediklerini ifade eden Erdoğan şunları söyledi:
"Türkiye Cumhuriyeti tarihinin gelecek zamanlarında önemi çok daha iyi anlaşılacak olan bu büyük gelişmenin, Türk diplomasisinin altın sayfaları arasına yazılacağına bütün samimiyetimle inanıyorum. Henüz sonuçlanmış olmasa da Kıbrıs'ta Türk tarafının düne göre bugün çok daha iyi bir noktada olduğu ve elini bundan önce hiç olmadığı kadar güçlendirdiği aşikardır. Türk tarafı olarak masada hep bir adım önde olma stratejimizi başarıyla uyguladık. Bu noktanın Türk diplomasisi için de ufuk açıcı ve heyecan kazandırıcı bir deneyim olduğunu sanıyorum". Erdoğan, yaşanan gelişmelerin zafer havasında sokulmasının da yanlış olacağı uyarısında bulundu.
Türkiye'de çözümsüzlükten medet umma dönemini bu tarihi adımla tamamen kapatıp meselelerin üzerine gitmede irade koyma cesaretini gösteren aktif bir dış politika kimliğini hayata geçirmenin tam sırası olduğunu savunan Erdoğan, "Gerek Kıbrıs'taki görüşmelerde gerekse Türkiye'nin önündeki AB üyeliği sürecinde hep birlikte bu yeni kimlikle dünyanın karşısında başımız dik, elimiz güçlü olarak yerimizi almak sorumluluğu içinde olmalıyız" dedi. Devletin tarihten gelen diplomatik birikimine de Dışişleri Bakanlığı mensuplarının deneyim ve yeteneklerine de sonuna kadar güvendiğini kaydeden Erdoğan, her meselenin bir çözümü olduğuna ve Türkiye için çözümlerin çözümsüzlüklerden çok daha yararlı olduğuna devlet ve millet olarak inanmaları gerektiğini dile getirdi.
Bu önemli milli meselenin halli yolunda attıkları tarihi adımın coşkusunu kendileriyle paylaşmayanlar, sürdürdükleri çetin müzakere diplomasisini 'Kıbrıs'ta taviz veriyorlar' yaygaralarıyla karalamak isteyenler çıkabileceğine işaret eden Erdoğan, gerçek bu kadar ortadayken siyaseten söyleyecek sözü olmayanların tek dayanağının kara çalma stratejileri olacağını bildirdi. Erdoğan şöyle konuştu:
"Kritik bir kavşağı dönmekte olduğumuz bir zamanda, üstelik devletin tüm kurumları ve KKTC yetkilileri arasında tam bir mutabakatla müzakereler sürdürülürken etrafı toza dumana bulamaya kalkışanlar ne yazık ki kendi siyasi varlıklarını yaralamışlardır. Milletimizin kendi öz değerleriyle, Türkiye'nin geleceğini düşünenlerle kendi siyasi geleceğini düşünenleri çok iyi ayırt edeceğini biliyorum. Dünyanın yaşadığı önemli değişimleri iyi izleyemeyen ve önümüzdeki döneme ilişkin hiçbir projeksiyonu olmayanlar Türkiye'nin zaaflarından en kısa zamanda arınarak gücünü artırmasının gereğini elbette anlayamayacaklardır. Onlara tavsiyem dünyadaki gelişmeleri yakından izlemeleri ve iyi okumalarıdır. Miadı dolmuş politikalarla bugünün değişen dünya şartlarına uyum gösteremeyeceğimiz ve menfaatlerimizi koruyamayacağımız açık ve kesin bir gerçektir. Hızla yaklaşmakta olan bir geleceğin başımıza saracağı problemlere karşı, daha geçen yüzyılın problemlerinde bile kurtulamamış bir Türkiye'nin ne şansı olabilir, bunu hesaplıyor musunuz? Hiçbir fikriniz yoksa lütfen Türkiye'nin önünü açmak üzere atılmı0ı destek vermeye devam edeceğş adımlara saygı gösterin ve destek olun. Biz bu çatı altında sizi dinlemeye hazırız. Biran önce gelin ve Türkiye'yi kronik problemlerinden arındırmak ve geleceğe hazırlamak üzere vücuda gelen bu milli mutabakat içinde fikirlerinizle, projelerinizle yerinizi alın. Gelecek nesiller sizden bunu bekliyor. Unutmayın ki milletimiz sadece iktidardan değil muhalefetten de ülkesine hizmet etmesini bekliyor".
"AK PARTİ'NİN SİYASET ANLAYIŞI GERİLİMDEN VE ŞUURSUZ ÖFKELERDEN BESLENMİYOR" Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin siyaset anlayışının 'gerilimden ve şuursuz öfkelerden' beslenmediğine işaret ederek, milletvekillerini 'gün beyliklerle uğraşma zamanı değil, Türkiye'nin dev sorunlarıyla uğraşma zamanıdır' uyarısını yaptı.
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmanın son bölümünü yerel seçimlere ayırdı. AK Parti'nin içeride ve dışarıda Türkiye'nin bahtını açma yolunda sahici bir siyaset izleyerek büyük adımlar attığını belirten Erdoğan, 14 aylık AK Parti iktidarı döneminde Türkiye'nin gücünü dünyaya daha çok hissettirdiklerini kaydetti. 28 Mart'ta yeniden milletin iradesine başvurulacağını ifade eden Erdoğan, 28 Mart günü halkın yüzünün bir kez daha güleceğini söyledi. "28 Mart seçimleriyle birlikte AK Parti sadece kemiyyet olarak, sadece sayısal olarak değil, keyfiyet olarak da büyüyecektir" diyen Erdoğan, yerel seçimlerin Türkiye için bir milat olacağını bildirdi. AK Parti'nin siyaset anlayışının 'gerilimden ve şuursuz öfkelerden' beslenmediğinin altını çizen Başbakan Erdoğan, siyasetlerinin milletin dayanışma ruhundan, milletin kimliğinden, yaşama üslubundan, emeğinden ve alınterinden beslendiğini vurguladı.
Konuşmasında belediye başkan adaylarına ve milletvekillerine de uyarılarda bulunan Erdoğan, tüm aday adaylarının ilan edilen adayın etrafında birleşmesi gerektiğini dile getirdi. Parti organlarının kılı kırk yararak adayları belirlediğine işaret eden Erdoğan, hiçbir zaman tekelci akla hizmet etmediklerini söyledi. Belediye başkan adaylarında yüzde yüz isabet sağlamayabileceklerine dikkat çeken Başbakan Erdoğan, "Biz de insanız. Biz hata payını en aza indirme gayreti içindeyiz. Bu, bir matematik olay değil. Onun için mutlaka doğrudur diyemiyoruz. Bizim gayretimiz üzerinde ittifak edilen düşünceyi iktidar yapmaktır. İnsana ait kararlarda hata ihtimali vardır. Bizim kararlarımızda da hata ihtimali olabilir ama birlikte düşürnmek, düşündüğünü paylaşmak hata ihtimalini en aza indirir" ifadelerini kullandı.
Milletvekillerine de seslenerek 'Zaman beyliklerle uğraşma zamanı değil, Türkiye'nin dev sorunlarıyla uğraşma zamanıdır' diyen Başbakan Erdoğan, hiçbir milletvekilinin AK Parti mensubu olduğunu unutmaması gerektiğini vurguladı.
Seçim kampanyasına Batman ve Siirt'ten start vereceğini de duyuran Erdoğan, kampanya boyunca 50 ildeki mitinge katılacağını bildirdi. Erdoğan, konuşmasının sonunda Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı'nın Meclis gündeminde olduğunu hatırlatarak, yerel yönetimler, il özel idareleriyle ve büyükşehirlerle ilgili düzenlemelerin de bir ay içerisinde Meclis gündemine geleceğini açıkladı.
