Stresi içşelleştirdiğinizin 8 göstergesi

Stres, hormonal dengemizi bozabilir, iç organlarımızı yorabilir ve uyku, beslenme ve egzersiz gibi fiziksel ihtiyaçlarımızı ihmal etmemize neden olabilir. Strese dayalı durumlar kanser ve kalp hastalıklarına kadar uzanarak daha tehlikeli durumlara yol açabilir.

Bazı durumlarda stresimizi içe attığımızı ya da kontrol altına aldığımızı düşünsek de farkına varmadan onu içselleştirebiliriz.

Bunu yaparak, beden sağlığımıza zarar veririz. Bu genellikle duygularını göstermekten rahatsız olan insanlarda daha yaygın görülen bir durumdur. Aynı zamanda işkolik ya da sağlığını arka plana atan insanlarda da bu duruma rastlanılmaktadır.

Siz de stresi içinize mi atıyorsunuz? İşte bunu anlamanın 8 yolu:

1. Sindirim sisteminiz kontrolden çıkmışsa
Bu sorun birçok yolla kendini gösterebilir. Karın ağrısı ya da krampları, mide bulantısı, ishal, gaz ağrısı ya da hazımsızlık strese bağlı rahatsızlıklar olarak ortaya çıkabilir. Aşırı stres mide ülserine yol açabilir. İştah da stresle bağlantılıdır, kilo alıp vermenize neden olabilir.

2. Hızlı sinirleniyorsanız

Eğer öfkeniz eskisine göre çok daha hızlı beliriyorsa, en yakınınızdakilere parlıyorsanız, bu aşırı stresin belirtisidir. İçe atılan stres, toleransınızı düşürür ve tahammülünüzü zorlar. Daha sakin olmak için çabalasanız da enerjiniz buna el vermeyebilir. Sakinleştikten sonra ise kendinizi daha kötü hissedersiniz.

3. Göğüs bölgenizde gerginlik, ağrı ya da sıkışma hissediyorsanız

Sık sık yaşanan kalp çarpıntısı da stresin bir belirtisidir. Nitekim kalp çarpıntılarınız sonrası kalp sorunu yaşadığınızı düşünerek daha fazla endişelenebilirsiniz. Yaşanan tek bir göğüs ağrısı stresli olduğunuzun kanıtı olabilir.

4. Devamlı yorgun hissediyorsanız

Konsantre olmakta zorlanıyorsanız, bütün gece deliksiz uyuduktan sonra bile yorgun hissediyorsanız bu stres seviyenizin arttığı anlamına gelebilir. Bu yorgunluk durumu daha fazla kafein almanıza ve doğal olarak durumu daha da tetiklemenize yol açabilir.

5. Cinsel isteksizlik yaşıyorsanız

Bırakın sevişmeyi, partnerinizin size dokunmasını bile istemiyorsanız bu stresin etkilerinden biri olabilir. Stres vücutta cinsel arzularınızı salgılayan kimyasalları azaltır. Bunun yanı sıra erkek ve kadınlarda doğurganlığı azaltabilir.

6. Bağışıklık sisteminiz bozulmuşsa

Eğer hastalıklara daha hızlı yakalanıyorsanız, bakterilerden çabuk etkileniyorsanız ya da deri hastalıkları yaşıyorsanız bu da direkt olarak stres ile bağlantılı olabilir.

7. Bağımlılıklarınız başlamışsa

Alışkanlığınız ister yemek, ister sigara ister alkol/uyuşturucu olsun, eğer bunları normalden fazla yapmaya başladıysanız ya da çevrenizdekilerden gizli bir şekilde yapıyorsanız stres seviyeleriniz normalin üstüne çıkmış olabilir.

8. Kronik baş ağrıları çekmeye başladıysanız

Bu ağrılar ufak sızlamalardan migren ağrılarına kadar gidebilir. Ağrı boynunuzun arkasında ya da göz çukurlarınızda hissedilebilir. Bu genellikle kafanızın içinde tuttuğunuz stresin başınıza vurması olarak yorumlanır.

Kaynak: iheartintelligence