YURTHABER

Bolu
Şehirler
Şehir Seçiniz
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Düzce
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kilis
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Şanlıurfa
Siirt
Sinop
Şırnak
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Su değirmeni zamana direniyor

Bolu'nun Göynük ilçesinde yarım asırdır hizmet veren su değirmeni, gelişen teknolojiye rağmen eski günlerini arasa da hizmet vermeye devam ediyor - Değirmenin sahibi Mustafa Ergen: - "Eskiden çuvallar dolusu ekmeklik buğday öğütülüyordu. Şimdi ise tarla sahipleri buğdayları tüccarlara veriyor. Buğday verip fırından hazır un ve ekmek alıyor. Eskiden ekmeklerin bir tadı vardı şimdi o tat da kalmadı"

Bolu'nun Göynük ilçesinde bulunan 53 yıllık su değirmeni, gelişen teknolojiye rağmen hizmet veriyor.

Bayındır köyü Ilıca Mahallesi'nde Mustafa Ergen (75) tarafından çevreden toplanan taşlarla 1966 yılında yapılan su değirmeni, köylünün un ve hayvan yemi ihtiyacını karşılamaya devam ediyor.

Eşi Ayşe Ergen ile değirmenin çarkını döndüren Mustafa Ergen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarihi değirmenlerin son günlerini yaşadığını belirterek, "Eskiden hemen hemen her derede değirmen vardı. Şimdi traktörlerin arkasına takılan değirmenlerle insanlar kendi ihtiyaçlarını karşılıyor. Eskisi gibi su değirmenlerine iş kalmadı." diye konuştu.

- "Para değil, hak alıyorum"

Değirmene öğütülmek için getirilen üründen para almadığını anlatan Ergen, "Ürünler değirmene çuvallarla getiriliyor. Su yardımı ile dönen değirmen taşının içerisine boşaltılıyor. Çıkan ürünler tekrar çuvallara dolduruluyor. Doldurulan ürünlerden öğütme ücreti olarak bir ölçek ürün alınıyor. Yani yapılan çalışma karşılığında para talep etmiyoruz. Ben hakkımı az alıyorum ancak motorlu değirmenler hak çok alıyorlar. Eskisi gibi öğütmeye kimse gelmiyor artık." diye konuştu.

Değirmenin elektrik olmadığı için her zaman kullanılmadığını belirten Ergen, yağmurların olduğu zamanlarda, dere sularının yükseldiği zamanlarda çalıştıklarını, yazın ise dere sularının azalması nedeniyle değirmenin yaklaşık 3 ay çalıştığını ifade etti.

- "Eskiden ekmeklerin bir tadı vardı"

Su değirmenlerinin eskiden çok kazandırdığını anlatan Ergen, "Şu an o kadar kazanç sağlamıyor. Zevkli bir yanı da kalmadı. Bizim değirmenden başka bölgede su değirmeni de kalmadı. Kurulduğu günden beri bu değirmende uğraşıyoruz. Eskiden çuvallar dolusu ekmeklik buğday öğütülüyordu. Şimdi ise tarla sahipleri buğdayları tüccarlara veriyor. Buğday verip fırından hazır un ve ekmek alıyor. Eskiden ekmeklerin bir tadı vardı şimdi o tat da kalmadı." dedi.

Ergen, su değirmenlerinde öğütülen buğdaydan yapılan ekmeklerin buram buram koktuğunu belirterek, "Ama şimdiki satın aldığımız unlar kokmuyor. Bizim unlarımız tarladan geldiği gibi öğütüldüğünden hiçbir katkı maddesi bile bilinmezdi. Vatandaş buğdayı yıkardı, getirir ve öğütürdük. Çok güzel ekmek olurdu, ekmekler buram buram kokardı." şeklinde konuştu.

- "Bu işi yapacak kimse kalmadı"

Ayşe Ergen de eşiyle yıllardır değirmende çalıştığını, eşine çay ve yemek yaptığını anlatarak, eskiden iş yoğunluğu nedeniyle geç saatlere kadar çalıştıklarını, şimdi ise bu yoğunluğun olmadığını, kendilerinden sonra bu işi yapacak kişinin de bulunmadığını kaydetti.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler