Su orucu nasıl yapılır? Faydaları nelerdir?

Son zamanlarda oldukça popüler olan su orucu kısa zamanda büyük kilolar verdirmesi ile biliniyor. Sağlık açısından nasıl değerlendirildiği de oldukça önemli. İşte su orucu hakkında tüm bilgiler...

İnanılmaz Diyet : Su Orucu Nedir?

Su orucu kilo vermek için uygulanan diyet yöntemlerinden biri haline geldi. Birçok insanın su orucunu deneyip çok fazla kilo verdiği görseller popüler olunca haliyle merak konusu oldu. Peki , su orucu nedir? Bu diyete “oruç” denmesi nedeniyle dini bir yönü olduğu düşünülebilir. Ancak su orucu manevi olarak tutulan ramazan orucundan biraz daha farklı. Kilo verme ve tedavi amaçlı oruç teknikleri geliştirilmiştir. Su orucu da ülkemizde son derece popüler hale gelen oruç tekniklerinden biridir. Halk tarafından şifa orucu olarak bilinen su orucu, yalnızca su tüketilerek uygulanan bir oruçtur.Su orucu dendiğinde insanlar genellikle uygulamaya çekinmektedir. Aslında bu bir noktada doğru bir yaklaşım çünkü her insanın sağlık durumu çok farklıdır ve bilinmeyen şeyden korkulması oldukça doğal bir durumdur. Su orucu bazı insanlar için uygun olmayabilir.

Su Orucu Nasıl Uygulanır?

Su orucu gündeme geldiğinden beri birçok insanın sorduğu ilk soru : Su orucu nasıl tutulur? Şeklindedir. Su içmek dışında başka bir şey tüketmeyerek uygulanan su orucunun süresi 24 - 72 saat arasındadır. Bu sürenin üzerine çıkıldığında sağlık sorunları oluşabileceği için mutlaka bir doktora danışarak su orucu tutulması doğru olur. Eğer uzun süre yapılacaksa ancak bir klinik gözlem altında vitamin ve mineraller ile desteklenerek yapılabilir.

Su Orucu Tutmaya Başlandığında Vücutta Neler Olur?

Su orucu , dini veya manevi nedenlerle tutulabiliyor olsa da genellikle su orucu yapan kişiler zayıflamak için bu yöntemi tercih etmektedirler. Su orucu tutmaya başlandığında vücutta bazı değişimler olmaya başlayacaktır. İşte sırasıyla o değişimler :

Su orucuna başladıktan sonraki ilk 6 saat içerisinde vücut öncesinde alınan tüm gıdaları sindirmeyi bitirmiş olacaktır.

Vücutta bulunan tüm gıdalar tükendikten sonra vücut, kısa vadeli enerji deposu olan karaciğer ve kaslardaki glikozun depo formu olarak bilinen glikojeni parçalayarak glukoza dönüştürmeye başlar.

Salınan bu glukoz vücudun temel işlevlerinde enerji olarak kullanılmaya devam eder. Glukoz bazen 72 saate kadar yeterken genelde 12-24 saatte tükenir.

Glukozun tükenmesinin ardından açlık krampları ve şiddetli gıda tüketme isteği başlar. Yine aynı nedenden kaynaklı vücutta daha kızgın ve öfkeli hissetme gibi duygu değişimleri meydana gelir. Çünkü enerjisini glukozdan salgılmaya alışan vücudun glukoz kaynakları tükenmiş durumdadır. Bu durum halk arasında “şekerim düştü, elim ayağım titriyor.” gibi cümlelerle ifade edilse de bunlar başlıca glukoz yoksunluğu belirtileridir.

Şiddetli açlık ataklarına baş ağrısı, halsizlik ve bulantı eklenebilir. Ancak bu belirtiler ortalama 2 günde ortadan kalkar.

İlk günler atlatıldığında açlık duygusu ortadan kalkar. Vücut kendini daha enerjik hissetmeye başlar.

İlk 2 gün en zor evredir. Üçüncü güne gelindiğinde ketosis evresi denilen evreye gelinir. Bu evrede vücutta başka enerji kalmadığından vücutta depolanan yağları yakar.

Karbonhidratlara erişimi kalmayan vücut yağları kullanmaya başlar ve bu sebepten her gün yaklaşık yarım kilo (0,50 kg) yağ yakımı olur. Bu sayede su orucu ile zayıflama gerçekleşmiş olur.

Su Orucunun Yararları ve Oluşturabileceği Zararları Nelerdir?

Kilo vermek için su orucu yöntemi dendiğinde birçok insan korkmaktadır. İnsanlar genelde kas kaybı yaşamaktan, metabolizmalarında yavaşlama olmasından genel olarak sağlıklarını kaybetmekten korkarlar. Bu korku oldukça doğaldır ancak insan vücudunun çok dayanıklı olduğu da unutulmamalıdır. Yaygın görüşün aksine yemek yemek bırakıldığında açlıktan düşüp bayılma gibi şeyler olmaz. İnsan vücudu enerjiyi korumak ve kullanmak söz konusu olduğunda çok dayanıklıdır. Bunun birçok örneği bulunmaktadır. Milyonlarca yıldır yeryüzünde varlığını sürdüren insan vücudu buna uygun tasarlanmıştır. Buna örnek henüz gıda depolamasının olmadığı binlerce yıl öncesinde gıda bulunduğunda tüketilir ve ardından uzun açlık dönemleri yaşanırdı. Ancak son yıllarda bir öğün dahi atlansa ciddi sağlık sorunları yaşanacağı zannedilmektedir. Bilinenin aksine su orucu faydaları da bulunmaktadır. İşte su orucu faydaları:

• Hassas bağırsak sendromu. İshal, gaz, gastrit, kabızlık veya iştah kaybı gibi sindirim sorunlarını çözmede yardımcı olur.
• Diyabet hastalığına,
• Yüksek tansiyona,
• Yüksek kolesterola,
• Kalp hastalığına iyi gelir.

Bunların yanında birçok kronik hastalığa iyi geldiği söylense de bu konuda kesin bilgiler bulunmamaktadır. Diyetisyenlerin önerisi genellikle sağlıklı bir beslenmeyle yavaş yavaş kilo verilmesi yönündedir. Su orucunun yaratabileceği bazı sağlık riskleri de vardır.

Su Orucu Zararları Nelerdir?

• Mineral ve vitamin kaybı nedeniyle oluşan şikayetler.
• Gut hastalığı,mide ekşimesi, diyabet ve kronik böbrek hastalığı gibi hastalıkların üzerinde olumsuz etkiler yaratma.
• Yanlış ve hızlı kilo kaybına bağlı oluşan sorunlar
• İnsülin direnci ve diyabet riskinin artışı.
• Halsizlik, yorgunluk ve kızgınlık hissi.

Henüz kesin bir bilgi olmasa da bu tarz sorunlara yol açabilmektedir. Özellikle aşağıda sıralanan özellikler sizde mevcutsa su orucu yapmanız tavsiye edilmez.

• 18 yaş altı bireyler,
• Çok kilolu kişiler,
• Hamile veya emziren kadınlar,
• Tip1 diyabet hastalığı olanlar,
• Kalp hastalıkları olanlar,
• Migreni olanlar,