Suçiçeğinin Zararları

Dermatolog Uzm Dr. Ayşegül Sema Gözübüyük, "Su çiçeğini ağır geçiren çocuklarda yan etki olarak zatürre, beyin iltihabı, iç organ tutulumu dahi olabilir" dedi. Özel hastanede görevli Gözübüyük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, suçiçeğinin çocuklarda sıklıkla görülen viral kökenli bulaşıcı bir hastalık olduğunu söyledi. Hastalığın sıklıkla 5-10 yaşlarındaki çocuklarda kendini gösterdiğine dikkati çeken Gözübüyük, hastalığın temastan 15-20 gün sonra kızarıklık, su dolu kabarcıklar ve kabuklanma şeklinde ilerlediğini ifade etti. Suçiçeğinin ilk etapta ateşle kendini gösterdiğini kaydeden Gözübüyük, şunları söyledi: "Çocuklarda kaşıntı yapabilir. Sonrasında gövdede ve saç derisinde sulu kabarcıklar çıkar. Kaşıntı, bu sulu kabarcıklardan kaynaklanır. Bakteriyel enfeksiyon eklenirse iz kalma ihtimali artar. Çocuğun kaşımaması için tırnakları kesilmeli ve törpülenmelidir. Çocukta su çiçeğini gördüğümüz zaman okula veya kreşe göndermemeliyiz. Bulaşıcı olduğu için diğer arkadaşlarına da kolayda bulaşır. Özellikle solunum yolu ile bulaşır. Kış sonu, ilk bahar başı en sık görüldüğü mevsimdir." Suçiçeği olan çocukla temasta bulunulursa 72 saat içinde aşı yapılabileceğini aktaran Gözübüyük, "Bu aşı yüzde 80-85 koruyucudur. Tedavisinde ağrı kesici, kaşıntı önleyici losyonlar, kremler, merhemler kullanılabilir. Çok fazla ise su çiçeğine yönelik ilaçlar verilir" diye konuştu. Suçiçeğini ağır geçiren çocukların ailelerinin çok dikkatli olması gerektiğini belirten Gözübüyük, "Suçiçeğini ağır geçiren çocuklarda yan etki olarak zatürre, beyin iltihabı ve iç organ tutulumu dahi olabilir. Suçiçeği geçiren hamilelerin ilk 3 ayında çok dikkatli olması lazım çünkü bu durum bebekte anomalilere sebep olabilir" şeklinde konuştu. Hemen hemen herkesin suçiçeği çıkardığını dile getiren Gözübüyük, şu ifadelere yer verdi: "Suçiçeğini çoğunluk çıkarır ama aşısı olanlarda hafif seyreder. Çocuklar suçiçeği olan birisi ile yan yana geldiği zaman ellerini güzelce yıkamalı. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirici vitaminler alabilir. Kaşınma sırasında enfeksiyonla mücadele edilir. Kaşıntı önleyici şuruplar verilebilir. Kaşımayınca enfeksiyon daha az olacağı için iz bırakma durumu da azalır. İz bırakmayı önleyici kremler de kullanılabilir. Erken tedavi ile iz bırakma durumu oldukça azalır."