HABER

Süheyl Batum, saldırı için MİT'i eleştirdi

Ankara'da yaşanan saldırılarla ilgili konuşan CHP Milletvekili Süheyl Batum, "LAW silahı ile AKP'ye saldırıldı.

Ankara'da yaşanan saldırılarla ilgili konuşan CHP Milletvekili Süheyl Batum, "LAW silahı ile AKP'ye saldırıldı. Eğer Ankara'nın göbeğinde birileri AKP'ye LAW silahı ile saldırırsa istihbarat örgütü başkanı ne iş yapar?" dedi.

Uludağ Üniversitesi Kamu Yönetimi Topluluğu’nun düzenlediği 5. Kamu Yönetimi Günleri'ne katılan CHP Milletvekili Süheyl Batum, 'Türkiye'de Başkanlık Rejimi ve Cumhuriyet' konulu bir konferans verdi. Rektörlük A Salonunda düzenlenen program öncesi Batum, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

Batum, çözüm sürecine ilişkin Parlamento'nun toplanması konusundaki soru üzerine, "Nasıl bir karar alacak Parlamento? PKK teröristleri olursa gözünüzü yumun, onlara bir şey yapmayın, şimdi böyle bir suçlu varken suçluyu görmeyin diye, Parlamento nasıl bir karar çıkartır? Nasıl bir kanun yapar? Şimdi bunu ileri süren bir adalet bakanından, bir Hüseyin Çelik'ten bahsediyoruz. Diğer taraftan da CHP'yi suçlayan Başbakan'dan." ifadelerini kullandı.

Bu süreçten utanç duyduklarını ifade eden Batum, sözlerine şöyle devam etti: "Kimse analar ağlamasın, susun diye bizi kimse ikna etmeye çalışmasın. Bu ahlak dışı oyun herkesin göz önünde oynanıyor. Genç işsizlerin sayısı ilk defa 30'lar seviyesine çıktığında Başbakan, 'Karımı türbanla GATA'ya sokmamışlardı' dedi. Kimse ne gün oldu, nasıl oldu diye sormadı. 15 gün bunu tartıştık. Bu Balyoz kararı ortaya çıktığında Başbakan 'beni dinliyorlar' dedi ve bir ay bunu tartıştık. Şimdi de bu ahlaksız rezilane, müdahale ortaya çıkınca LAW silahı ile AKP'ye saldırıldı. Eğer Ankara'nın göbeğinde birileri AKP'ye LAW silahı ile saldırınca istihbarat örgütü başkanı ne iş yapar? Apo ile anayasa yapmanın dışında bunun bir işlevi yok mu? Bu bir oyundur, biz buna alıştık, merak etmeyin, olay sona gelince sizin de bilmediğiniz, Başbakan'a belki bir suikast vuku bulur ve burayı bile 5 bin polisle basabilirler."

ERGENEKON SORUŞTURMASINI ELEŞTİRDİ

Ergenekon savcıları ile ilgili soruya da Süheyl Batum şöyle cevap verdi: "Çok net bir şekilde söylüyorum, bir yargılama insanın vicdanını kanatmayan yargılama, şu şekilde olur; bir genelkurmay başkanı ve gazetecileri ve 3 tane milletvekiline müebbet hapis cezası istiyorsun. Suç ne; cebir ve şiddetli yolu ile hükümeti yıkmak. Peki bu cebir nedir. Genelkurmay başkanı internet sitesi açmış. İnternet sitesi açmak cebir ve şiddetin bir unsuru sayılıyor. Eskiden beri tabir vardı, 'gıdıklayarak öldürmek', şimdi bu hakimler 'gıdıklayarak öldürdün' gibi internet sitesi kurarak cebir şiddeti kullandın diyor. Yargılamanın sonunda bu silahı aldın, Ahmet'e verdin, bu silahı aldın şu yolu çevirin, şunları öldürün diye bir şey çıkmadı, ama ne sen belgeler bulundurdun evinde. Bundan sonra da cebir şiddet yolu ile hükümeti yıkmak. Bunu yazsa yazsa bugünün hakim ve savcıları yazar. Bunlardan da hukuku nasıl böyle çarpıttınız, nasıl bu hale inanılmaz bir hale soktunuz diye birilerinin hesap sorması lazım. Yarın birileri size şu mikrofonu şuraya tuttun, cebir şiddet yolu ile hükümeti devirmeye çalıştın derse birinize ne kadar korkunç, insafsız ve ahlak dışı bir şey olursa Genelkurmay başkanına da internet sitesi kurdun diye cebir ve şiddet yolu ile 'sen bu hükümeti devirmeye çalıştın' demek aynıdır."

GENEL AF SÖYLENTİLERİ

Genel af söylentileri için de Süheyl Batum şunları söyledi: "Bu konuları Parlamento'da konuşalım' dediklerinde 'Üç beş Mehmet öldü diye Parlamento mu toplanırmış diyen kralın soytarıları Parlamento yasa yapsın, karar alsın diyor. Ama bir boyuta ilk defa rehine mantığı düşünüyor. Bu ülkede rehine mantığı çalışıyor. Bugün şunları, bunları mahkum edeyim arkasından diyeyim ki bunlar da terör suçlusu, Apo da terör suçlusu. Şimdi birine olmaz hepsine birden genel af yapalım hepsini kurtaralım demek için yapılmış bir durumdur bu."

RAKI SÖYLEMİ

Başbakan'ın söylediği rakıyı suda içme sözlerinin hatırlatılmasına da Süheyl Batum, "Rakıyı içmek değil de 'rakı içmem' diyerek halkı dolandırmak daha kötüdür. Rakıyı sula da içebilir, susuz da, ama ben rakı içmem deyip de halkı dolandıranlar daha büyük günah işliyor. Onlara sorun önce 'siz bunları derken nasıl halkı dolandırıyorsunuz' diye. Hiç mi ayıp değil mi deyin, ben de rakıyı sulu mu susuz mu içiyoruz bunun cevabını veririm." şeklinde cevap verdi.

"SIRRI SAKIK YANLIŞ YAPTI"

Sırrı Sakık'ın Devlet Bahçeli ile ilgili konuşmasına da değinen Süheyl Batum, şunları söyledi: "Eğer Türkiye'de insanların Türk, Kürt, Alevi, Sünni, Çerkez, Laz şu bu diye Gürcü diye birbirine girmemesini istiyoruz. İnsanların gerçekten birbirini severek, Türk milletinin birer ferdi olarak yan yana yaşamasını istiyoruz. Bunu yaşarken çok hassas davranmamız lazım. Biz bu kadar şehit varken, Öcalan'ın ablasını, kardeşini annesini çağırıp elini öpmeyin diyorduk. Biz de hiçbir zaman Türkiye'de insanların Türk, Kürt diye kimseyi huzursuz edecek şeylerin söylenmemesi gerekiyor. Ama Sırrı Sakık bunu ikinci kez yaptı. Daha önce de 'Kafkaslardan, dağdan gelenler bağdakini mi kovuyor' diye söyledi. Bunu ikinci kere yaptı. Bu süreçte insanları birbirine düşman etmeden çıkmak lazım. Zaten ben bu süreçte daha çok para kazanayım, güç kazanayım, iktidar kazanayım çocuklarıma bol bol gemi alayım diyen insanlar var zaten. Amerika bizi sevsin bize bol para versin diyenler var. Bizler bari bu süreçte dikkatli olalım. Ama Sırrı Sakık, bunu söylemiş, Allah kahretsin şöyle demiş veya iyi demiş gibi değerlendirmememiz lazım. Ama Sırrı Sakık yanlış yaptı.

(CİHAN)

En Çok Aranan Haberler