Mossad ajanları 1997 yılında Hamas lideri Halid Meşal’e bir suikast girişiminde bulunmuş, başarısız olan operasyonun “Duet Berlin” isimli romana konu edildiği söylenmişti.
Romanın yazarı kitabında anlattıklarının tamamen kurgu olduğunu ifade etmişti. Ancak Haaretz, Dubai operasyonuyla ilgili ortaya çıkarılan noktaların “Duet Berlin”de anlatılanlarla gösterdiği benzerliğe dikkat çekti.
İngiliz gazetesi Times, Cumartesi günkü haberinde Mossad’ın Ortadoğu’nun genelinde gizli operasyonlar başlattığını bildirmişti. Gazeteye konuşan eski bir Mossad ajanı Dubai suikastının detaylarının eski bir operasyona benzediğini doğrularken, bilgisayar sistemlerindeki gelişmeyle sahte belge hazırlamanın, belgeleri çalmaktan daha zor olduğunu ifade etti.
Daily Telegraph gazetesi de Steven Spielberg'in gerçek bir hikayeden yola çıkarak çektiği Münih filminde Mossad'ın suikast timlerinden bahsedildiğini anımsattı. Filmde, Mossad tarafından oluşturulan bir tim, 1972 Münih Olimpiyat Oyunları sırasında İsrail ekibini hedef alan saldırının Filistinli sorumlularının peşine düşüyordu.
İngiliz Independent gazetesinde de eski Mossad ajanlarının operasyondaki “profesyonelliği” tebrik eden açıklamalar yaptıkları hatırlatıldı.
Eski bir ajanın, “Bunun bir Mossad operasyonu olması mantıklı görünüyor” sözlerine yer verilen gazetede İsrail’in Hamas düşmanlığını paylaşan Mısır gibi ülkelerin de operasyona destek vermiş olabileceği dile getirildi.
Ancak bu görüşte olmayanlar da var. Geçmişte Mossad’ın tarihiyle ilgili bir çalışma yapan Yossi Melman, CIA ya da MI6’in de aynı taktikleri kullanabileceğini dile getirirken, bir başka eski ajan Rami Yigal, ekibin dikkatsiz tavırları dolayısıyla operasyonun sorumlusunun Mossad olamayacağını savundu.
Bir Hamas komutanına Dubai'de düzenlenen suikastte pasaportları kullanılan İngiliz vatandaşları isyanda.
Gerçek pasaportlarının ellerinde olduğunu belirten bu kişiler, Mossad'ın niçin kendilerini seçtiğine anlam veremediklerini söylüyor.
BU KARELER HOLLYWOOD FİLMLERİNİ ARATMADI
Hamas komutanı Mahmud Abdurrauf el Mabhuh 19 Ocak'ta Dubai'de lüks bir otelde film gibi bir suikasta kurban gitmişti. Hamas esrarengiz ölümden İsrail istihbarat örgütü Mossad'ı sorumlu tutmuştu. Ancak Dubai polis şefi Dhahi Halfan Tamim, İsrail'le bağlantılı bir ipucuna ulaşamadıklarını açıklamış, suikasta ismi karışan 11 kişinin Avrupa paraportları taşıdığını belirtmişti.
Dubai polisi, ajanların taşıdığı İrlanda pasaportlarının sahte olma olasılığının yüksek olduğunu, pasaportlarda kullanılan fotoğraflarda gözlük kullanıldığını ve gülerek poz verildiğini ifade etmişti. İngiltere ve İrlanda'da pasaportlarda bu tip fotoğrafların kullanılması yasak.
Dün İngiliz Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada, ilk verilere göre suikastte kullanılan İngiliz pasaportlarının da sahte olduğunu belirtmişti.
Bugün İngiliz Daily Mail gazetesinde çıkan haberde ise pasaportları klonlanan kişiler konuştu. Pasaportları klonlanarak kullanılan İngiliz vatandaşlarından bazıları hayatta değil, ancak bazıları ise pasaportlarının kullanılarak Hamas komutanı Mahmud Abdurrauf el Mabhuh'un öldürüldüğünü gazetelerden öğrenmiş. IT uzmanı Melvyn Mildiner. Pasaportu klonlandı. Sahte pasaportundaki fotoğraf ona ait değil.
Suikastte pasaportu kullanılan Melvyn Mildiner, Mossad'ın niçin kendisini kurban olarak seçtiğine anlam veremediğini belirterek, hayatından endişe ettiğini söyledi.
IT uzmanı olarak çalışan Mildiner, "Pasaporttaki fotoğraf bana ait değil. Benim gerçek pasaportum evimde duruyor. Hayatımda Dubai'ye gitmediğim için pasaportumda Dubai mührü de bulunmuyor" şeklinde konuştu.
TERÖRİST OLDUĞUMU ÇOCUKLARIMDAN ÖĞRENDİM
Yine pasaportu klonlanarak suikastta kullanılan İngiliz vatandaşı 54 yaşındaki Michael Lawrence Barney, "İşten eve döndüm. Çocuklarım bana "Gazeteleri gördün mü?" diye sordu. Başka birisinin fotoğrafı yanında benim ismim yer alıyor ve bir suikast planında yer aldığım belirtiliyordu. Tek kelimeyle şoke oldum" dedi. Barney şöyle devam etti: "Hemen pasaportumun evde olup olmadığını kontrol ettim. Yerinde duruyordu ama birileri benim ismimi kullanmış ve beni dünyaya terörist olarak ilan etmişti."