İSTANBUL İZÜ Hukuk Fakültesi Dekanı prof. Dr. Mustafa Ateş'in moderatörlüğünü yaptığı 'Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi' başlıklı panele konuşmacı olarak Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Karatepe, Yükseköğretim Kurulu "Üniversite hocası olduğum için beni daha çok üniversiteler davet ediyor. Üniversitelerin fikir kulüpleri tarafından davet ediliyorum. İster istemez gençlik bu konuyu gündeme getiriyor. 18 yaşını dolduranların milletvekili olması konusunda sorular soruyorlar. Ben de bunu anlatmaya çalışıyorum onlara. Anlatırken de kendimden örnek veriyorum. Ben 40 yıla yakındır üniversite hocasıyım. Kendimi hep diri ve canlı hissediyorum. 'Bunun sebebi de hep gençlerle beraber olmamdır' diyorum onlara. Genç insanlar yeni icatları, buluşları, sistemleri, gündeme gelen aletleri, bütün her şeyi bizden daha iyi biliyorlar. Gençleri kendime örnek alıyorum. Ben gençlere yetişmeye çalışıyorum. Yetişmeye çalıştıkça gençler gibi düşünüyorum, kendimi genç hissediyorum. Bu nedenle eğer parlamentoda 18 yaşını doldurmuş genç insanlar olursa diğer parlamenterler de benim yaptığım gibi onlara bakarlar ve onlara yetişmeye, onları anlamaya çalışırlar. Türkiye genç nüfusu çok fazla olan bir ülke. Böylece parlamentoda çıkan kararlarda gençlerin talepleri ve ihtiyaçları dikkate alınır. Bu nedenle genç insanların milletvekili seçilmesini ben hem demokrasimiz bakımından hem de parlamentomuzun Türkiye'nin ihtiyaçlarına uygun kararlar alması bakımında çok elverişli olacağını düşünüyorum. Üniversitelerde Türkiye'de şimdi bizim kurmaya çalıştığımız cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini ve başkanlık sistemini anlatıyorum, kıyaslıyorum ve neticede yasama meclislerinin oluşumu meselesine gelince gençlerin parlamentoya girmesi, seçilme yaşının 18'e inmesini anlattığımda en yüksek alkışı bu konuda alıyorum çünkü karşımdaki genç insan kendisine değer verilmiş olduğunu, kendisinin ihtiyaçlarının dikkate alınmış olduğunu görüyor ve buna seviniyor. Sevindiği için de alkış alıyorum bu konuda."
Demokratik bir toplumda anayasaların azami uzlaşmayla değiştirilmesi gerektiğini söyleyen Yükseköğretim Kurulu "Demokratik ülkelere baktığımızda Güney Afrika'da, Doğu Avrupa ülkelerinde ve başka birçok ülkede anayasalar yapılırken yada değiştirilirken önemli siyasal aktörler, partiler ve eğilimler müzakere masasına davet edilir, katılanlarla müzakere sürdürülür. Eğer katılmıyorsa yola devam edilir. Azami uzlaşma hedeflenir ama ister istemez demokrasilerde oy birliği sağlanamadığı için mümkün olan ve makul bir uzlaşmayla anayasalar değiştirilir. Şu an yapılan anayasa değişikliğinde ideal olan Türkiye'de önemli 4 siyasi eğilimin bir araya gelerek anayasayı değiştirmesiydi. 2012 bu denendi ama uzlaşarak yeni anayasayı çıkaramadılar. Her parti kendi taslağını ortaya koydu. 2016'ya geldiğimizde de yine bir uzlaşma çağrısı yapıldı ama Cumhuriyet Halk Partisi ile Halkın Demokratik Partisi bu müzakereye katılmak istemediler. AK Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi bir hükümet değişikliğini ve kısmen de yargı ile ilgili bir takım hükümlerde uzlaşarak anayasa paketini hazırladılar. Burada da yine yöntem olarak değerlendirirsek bütün kesimler davet edildi ama müzakere ancak katılanlarla yapıldı. Demokrasilerde anayasa değiştirmek için makul ideal oran en yüksek olandır. Ama bunun en düşük tabanı mecliste 330'dur, halk oylamasında da yüzde 50'yi geçen çoğunluktur. Bunlar gerçekleşirse bu demokratik bir yöntemle gerçekleşmiş olur. Ama halkın evet oyu ne kadar yüksek olursa anayasanın istikrarı o kadar güçlü olacaktır."
Türkiye'nin çok önemli bir eşikte olduğunu söyleyen İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut ise şöyle konuştu:
"Türkiye çok önemli bir eşikte. Türkiye halkın karar vereceği bir anayasa değişikliğiyle karşı karşıya. Biz bugün üniversitemizde bu anayasanın mimarları olan bu yeni anayasanın yazılmasında özellikle teknik düzeyde bizim üniversitemizde de öğretim üyesi olan Prof. Dr. Şükrü Karatepe ve Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. Yavuz Atar'ın da çok önemli katkılar verdiği bir panel organize ettik. İstanbul Üniversitesi'nden Haluk Alkan hocamız da yine bu panelde yer aldı. O da anayasanın yapım sürecinde teknik düzeyde çok önemli katkıları oldu. İstedik ki bizim hem öğrencilerimiz, hem hocalarımız hem de bütün İZÜ camiası bu konuda bilgilensin."
Türkiye geleneğinde güçlü liderliğin önemli olduğunu söyleyen Bulut sözlerini şöyle noktaladı:
"Türkiye yeni bir döneme giriyor inşallah. Yani güçlü liderlik, özellikle yürütmenin milletvekilleri dışından olacak olması ve tabi Türkiye'de bizim geleneğimizde bu güçlü liderliğin ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu millet güçlü lider etrafında etkin bir yönetimle önümüzdeki hedeflerine yürüyecek. Bu çerçevede çok güzel bir panel oldu. Anayasada seçilme yaşının 18'e inmesi durumuna gençler olağanüstü bir ilgi gösterdi. Türkiye genç bir nüfusa sahip dolayısıyla bu anayasa değişikliğiyle beraber Türkiye'nin yepyeni bir dinamizm kazanacağını ve Türkiye'nin önümüzdeki dönemde dünyadaki değişime öncülük edeceğini düşünüyorum. Gerçekten çok daha güzel, verimli ve etkili dönemlere giriyoruz inşallah. Memleketimiz için, bölgemiz için ve dünya için hayırlı olsun."
()
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz