Sulak alanlar oksijen deposu
SAMSUN (İHA) - Sulak alanların tropikal ormanlarla birlikte yeryüzünün en yüksek oranda oksijen üreten ekosistemleri olduğu bildirildi.
Sulak alanlar tarih boyunca üzerinde veya yakınında yaşayan insanlar için refah ve güven kaynağı oldu. Eski çağlarda Mısırlılar, Mezopotamyalılar, Çinliler gibi birçok topluluğun iç içe yaşadığı sulak alanlar, bulunduğu bölge ve ülkenin yanı sıra dünyanın da doğal zenginlik müzeleri olarak kabul edilmektedir. Türkiye'de de özellikle su kuşlarının yaşam alanı olarak uluslararası öneme sahip sulak alanlar olan Manyas (Kuş) Gölü, Sultan Sazlığı, Kızılırmak Deltası, Seyte Gölü, Göksu Deltası, Burdur Gölü, Gediz Deltası Uluabat Gölü ve Akyatan Gölü Ramsar Sözleşmesi ile 1994 yılından itibaren koruma altına alındı.
Tropikal ormanlarla birlikte yeryüzünün en yüksek oranda oksijen üreten ekosistemleri olan sulak alanlar, bu özellikleriyle çok sayıda bitki ve hayvan türünün yetişmesine ve üremesine de ortam oluşturmaktadır. Pek çok sulak alan balıkların yumurta bıraktığı, geliştiği ve yaşadığı ortamlar olmuştur. Su rejiminin dengelenmesine önemli katkı sağlayan sulak alanlar, yeraltı kaynaklarını da besler. Aşırı yağışlarda toprak tarafından emilmeyen fazla suyu depolayarak yavaş ve düzenli bir şekilde bıraktıkları için taşkınları önlemektedir. Sulak alanlar çevrenin nem oranını yükselterek başta yağış ve sıcaklık olmak üzere, yerel iklim üzerine olumlu etkiler meydana getirir.
