HABER

Suriye sınırındaki mayınlı arazi tartışması

ANKARA (İHA) - CHP İzmir Milletvekili Erdal Karademir, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'e, Suriye sınırındaki mayınlı bölgenin temizlenmesi işinin TSK'nın "biz bu görevi memnuniyetle yaparız" güvencesine rağmen, ısrarla yabancılara, özellikle İsrailliler'e verilmek istendiği iddialarının doğru olup olmadığını sordu.

Milli Savunma Bakanı Gönül'ün cevaplaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na yazılı soru önergesi veren Karademir, hükümetin 13 Haziran 2005 tarihli 2005/8982 sayılı kararnameyle Türkiye'nin Suriye sınırındaki 780 km uzunluğunda ve 2 Kıbrıs büyüklüğündeki, 508 dekarlık arazinin mayınlardan temizlenmesi karşılığında 49 yıllığına yabancılara yap- işlet-devret yöntemiyle verilmek istendiği, ayrıca, "bölgede organik tarım faaliyetlerinin yürütüleceği" yönündeki haberleri hatırlattı. TSK'nın "biz bu görevi memnuniyetle yaparız, 35 milyon dolara gerekli teçhizatı almamız kabildir. Bu teçhizatı aldıktan sonra biz bu mayınları 2 sene içinde temizleriz." açıklamasına rağmen AK Parti iktidarının sınırdaki bu arazilerinin, yabancılara özellikle İsrailliler'e vermek istemesini düşündürücü bulan Karademir, mayınlı arazilerin haritasıyla ilgili Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün "kayıp" olduğunu söylerken Milli Savunma Bakanı Gönül'ün "Söz konusu mayın tarlası krokisi sayısal ortama aktarılmıştır" açıklamalarının çelişki yarattığını kaydetti. Karademir, Gönül'ün cevaplaması istemiyle şu soruları yöneltti:

"Suriye sınırındaki 780 km uzunluğunda ve 508 dekarlık arazinin, TSK'nın 'biz bu görevi memnuniyetle yaparız' güvencesine rağmen, ısrarla yabancılara, özellikle İsrail'lilere verilmek istendiği iddiaları doğru mudur? Sınırdaki mayınlı arazilerin temizlenmesi ve yap-işlet-devret yöntemiyle işletmesinin 49 yıllığına yabancı şirketlere kiraya verilmesinin, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı sayın Abdullah Gül'ün, Kızılcahamam'da açıkladığı 'BOP içinde, ABD ile birlikte hareket etme' politikalarıyla bir ilgisi var mıdır? 'Bölgede organik tarım faaliyetlerinin yürütülmesi' ihale koşullarında açıklandığına göre, 508 dekarlık söz konusu arazide, organik tarıma uygunluğuna ilişkin bir çalışma yapıldı mı? Yapılmış ise, 508 dekarın ne kadarında organik tarım faaliyetleri gerçekleşebilecektir? Organik tarım ürünlerinin ciddi pazarlar bulduğu bir ortamda, bölgede, kamu eliyle organik tarımın geliştirilmesi ve bölgedeki topraksız ve az topraklı vatandaşlarımıza toprak tahsisi yapılması gerekirken, temizlenmiş tarım topraklarının, yabancılara devredilmesi sizce doğru bir işlem midir? Sayın Gül'ün, Kızılcahamam'da açıkladığı gibi, "Mayınlı arazilerimize ait mayın haritalarının kayıp olduğuna dair" iddialar doğru mudur? Sınırlarındaki toprakların işletmesini yabancılara devreden bir başka ülke var mıdır?"

En Çok Aranan Haberler