Suudi Arabistan’da bir 'Hataylı berber' vakası daha

Suudi Arabistan’da müşterisinin dükkânında bıraktığı sigara paketinden çıkan esrar nedeniyle uyuşturucu madde satıcılığıyla suçlanan 21 yaşındaki Hataylı Berber’in ailesi perişan oldu.
Suudi Arabistan’da Allah’a küfrettiği gerekçesi ile idam cezasına çarptırılan Hataylı berber Sabri Boğday, uzun çabaların sonunda idam sehpasından kurtulmuştu. Yaşanan bu olayın ardından Hatay bu günlerde yine Suudi Arabistan’da berber olarak çalışan 21 yaşındaki Übeyit Kahraman’ın Breda’daki hapishane yaşadığı acı dolu günlerin sona ermesini bekliyor. 6 yıl önce Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’dan babası Hüseyin Kahraman (43) ile birlikte Suudi Arabistan’a giden Übeyit Kahraman (21) 4 yıl babasıyla aynı lokantada çalıştı. Son 2 yıldır Suudi Arabistan’ın Breda kentinde açtığı berber salonunu işleten Übeyir Kahraman bir müşterisinin traş olurken dükkânında bıraktığı sigara paketindeki esrar maddesi nedeniyle yaklaşık 1 aydır hapishanede kendi için verilecek cezayı bekliyor.
Oğlunun suçsuz yere hapishaneye alındığını gözyaşları ile anlatan anne Aytaç Kahraman (39), Başbakan Recep Tayip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’dan yardım istedi. Yaklaşık 2 yıldır oğlu Übeyir’in berber olarak Breda kentinde çalıştığını aktaran Anne, oğlunun hapishaneye alınma nedenini şöyle anlattı: "Oğlumun dükkânda 2 farklı müşterisi varken kapıdan bir Suudili içeri giriyor. Beni hemen traş et diyor. Oğlum sırada müşterisi olduğunu biraz beklerse kendisine de sıra geleceğini söylemiş. Ama Suudili ısrar edince aralarında tartışma yaşanmış. Suudili tartışma sonunda dükkândan çıkarken “Ben sana gününü gösteririm” diyerek tehdit etmiş ve uzaklaşmış. Aradan 10 gün geçtikten sonra yine aynı Suudili yine salona gelmiş. Oğlum kendini traş etmiş ve Suudili traş parasını ödeyip dükkandan ayrılmış. Ancak çıkarken yanında getirdiği sigara paketini dükkandan bırakmı. Aradan 10 dakika geçmeden Suudili Polisler dükkana gelmiş arama yapmış, Traş olan Suudilinin bıraktığı sigara paketinin içinde esrar bulmuşlar. Oğlumu hemen tutuklayarak hapishaneye götürdüler. Oğlum uyuşturucu madde satmaktan suçlandı."
Oğlunun kendisini rehdit eden Suudilinin oyununa geldiğini aslında suçsuz olduğunu ağlayarak anlatan Anne Aytaç Yıldırım, aynı kentte bulunan Babası Hüseyin Kahraman’ın dahi bir ayda sadece bir kere oğlu ile görüştüğünü söyledi. Eşinin, hapishanedeki oğlullarının sürekli kırbaçla dövüldüğünü kendine söylediğini anlatan Aytaç Kahraman, "Biz gözümüz gibi baktığımız oğlumuza bir fiske dahi vurmazken onlar nasıl benim oğlumu döverler. Babası sadece bir kere gördü oğlumu. Babasına hapishanenin çok kötü olduğunu ve sürekli sırtına kırbaçla vurulduğunu söylemiş. Yüreğim yanıyor. Riyat’taki Türk Konsolosluğuna başvurduk. Ancak konsolosluk sadece kefil ile olan sorunlarda devreye gireceğini söyledi. Avukat tutmak istedik. Avukatta bizden 7 bin TL istiyor ancak güvence veremiyor. Biz aylıkla geçimini sağlayan bir aileyiz. Bu kadar parayı bulmamız imkansız. Oğlum halen mahkemeye çıkarılmadı. Ne kadar o hapishanede kalacağı yada ne ceza alacağı belli değil. Benim kuzum dayanamaz. Dövülmeye dayanamaz. Bize yardım edin." dedi.
Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a seslenen Anne Kahraman, "Sende annesin. Ne yaşadığımı bilirsin. Acı içindeyim. 21 yaşındaki oğlum bilmediği bir yerde acı çekiyor. Gece gözüme uyku girmiyor. Hükümetimizden bize yardımcı olmasını istiyorum." şeklinde seslendi.
Anne Aytaç Kahraman, suçsuz yere bir iftiraya kurban giden oğlunun hapishaneden çıkması halinde bir daha Suudi Arabistan’a göndermeyeceğini söyleyerek oğlunun geçen yaz kendine bıraktığı giysilerine sarılıp ağladı.