Taksicilerin Akbil İsyanı

AKBİL uygulamasına karşı çıkan taksiciler eylem yapmaya hazırlanıyor. İstanbul Atatürk Havalimanı Taksiciler Kooperatifi Başkanı Fahrettin Can, “Burası halk otobüsü değil AKBİL uygulayamazsın” diyerek uygulamaya tepki gösterdi.

İstanbul’daki taksiciler Ağustos ayında hayata geçmesi planlanan İstanbul Kart, AKBİL ve kredi kartı uygulamasına tepki gösterdi. Taksiciler yasanın çıkması durumunda eylem yapacaklarını belirtti. Taksilerin özel mülk olduğunu belirten İstanbul Atatürk Havalimanı Taksiciler Kooperatifi Başkanı Fahrettin Can, “Taksiler özel mülktür. Özel mülklerde böyle bir şey kullanılması mümkün değildir. Burası halk otobüsü değil AKBİL uygulayamazsın. Böyle bir şey olması mümkün değil. Belediyelerimizin taksicilerle uygulamak istediği çok şey var. Ne yapacağımızı şaşırdık. Bundan birkaç gün önce biliyorsunuz lüks araçlar ile taşımacılık geçirdiler, UKM’den. Bunların her ikisine de karşı çıkacağız. Taksiler toplu taşıma aracı değildir. Taksiciler özel mülktür. Özel mülklerde böyle bir şey kullanılması mümkün değildir. Burası halk otobüsü değil AKBİL uygulayamazsın. Böyle bir şey olması mümkün değil” dedi.

Belediyenin çıkarmayı düşündüğü AKBİL uygulaması için Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açtıklarını belirten Fahrettin Can, “Biz önce Sayın Belediye Başkanı’mızdan bir randevu talep ettik. Belediye Başkanımızın bize olan cevabından sonra mutlaka birtakım gelişmeler olacaktır. Bu konuyla alakalı Bölge idare mahkemesine dava açtık ve yürütmenin durdurulmasını istedik. Çünkü taksiler toplu taşıma aracı değildir. Büyükşehir Belediyemizin fiyatlarımızı, tarifelerimizi, duraklarımızı hatta eğitimimizi yapıyor. Biz bunlardan şikayetçi değiliz. Tasarruf hakkı taksiciye aittir. Çünkü bu taksiler taahhütlü olduğu için insanlar buna yıllardır yatırım yapmaktadır. Büyükşehir Belediyemiz taksileri belediye otobüsü gibi görmekten acilen vazgeçmelidir” diye konuştu.

“KARAR ÇIKARSA EYLEM YAPARIZ”

Kararın uygulamaya geçmesi durumunda İstanbul’da büyük bir eylem yapacaklarını söyleyen Fahrettin Can, “Sayın Belediye Başbakanı’mızın özellikle mahkemelerden önce bizi anlamasını bekliyoruz. Eğer Belediye Başkanımız bu konuyu düzeltmese çok büyük eylemler olacak” şeklinde konuştu.

Karara tepki gösteren taksi sürücüsü Hüseyin Yılmaz ise, “İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yapmak istediği şeyler taksici esnafını büyük derinden yaralamaktadır. Ticari taksiler toplu taşıma aracı değildir. Toplu taşıma aracı olmamasına istinaden belediyenin bunda tasarrufu olmamasına rağmen, bu tasarrufu kendiymiş gibi kullanmaya çalışıyor. Yani belediyenin hiç mi para bulacak yeri yok da kala kala taksicinin üzerinden AKBİL ile para toplayıp da mı yatırımlarını yapacak. Bu gerçekten taksici esnafını üzmüştür. O zaman biz şöyle yapalım İBB İstanbul kart diye kart çıkardı. Bütün alışverişleri bununla yapalım. Bakkaldan, muhallebiciden, manavdan biz İstanbul Kart ile yapalım. Bankaları kapatsınlar, bütün alışverişi İstanbul AŞ.’nin bünyesindeki İstanbul Kart ile yapalım. Yüklemeleri yapsınlar. Biz bankaya para yatırmayalım. Büyükşehir’e yatıralım yani belediye bu taksici esnafından ne istiyor ben bunu anlamıyorum. Korsan yasası çıktı, taksici korsan yasasından muzdarip. Eğer taksiciliği bitirmekse bu projenin adı bizde bunu bilelim. Bunu bize söylesinler. Biz Başbakanımızın taksici dostu olduğunu biliyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanımızın bize uyguladıklarından kendisinin haberi olmadığını düşünüyorum. Buradan da Başbakanımıza sesleniyoruz. Sayın Başbakan’ım, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Kadir Topbaş’ın çalışmalarını, meclis kararlarını tekrar gözden geçirmesini kendisinden rica ediyorum” dedi.

Normal günde paralarını zor aldıklarını belirten Yaşar Doğan da, “Biz bu konuda rahatsızız. Rahatsız olmamızın sebebi ise biz normal bir günde normal paramızı bile alamıyoruz. Bir de burada ki en büyük sıkıntı şu olacak. Vatandaş binecek taksiye, gideceği yere gideceğiz. Akbili basarken “Ağabey kusura bakmayın yokmuş içinde, ben bir evden alıp geleyim” diyecek ve gidiş o gidiş olacak. Bu bizim için çok büyük sıkıntı. Belediye otobüsünde bile her 10 kişiden 4’ünde akbil sıkıntısı var” dedi.

Bu uygulamanın Türkiye şartlarında gerekleşemeyeceğini söyleyen Ahmet Kara ise, “Biz günlük yaşayan, günlük geçinen insanlarız. Biz şimdi yolcudan para alamadığımız zaman bir ay sonra belediyeden aldığımız zaman petrole gittiğimizde peşin alıyoruz. Zaten kenarda paramız yok bizim. Birikimimiz yok bizim. Bu uygulama kesinle olamaz” diye konuştu.